Orta okul 3. Sınıftayım Kıbrıs barış hareketi var,bizde bir gurur bir ôvünç , o zaman sadece radyo var , millet radyonun başında...
Girne'ye Türk askeri ayak bastı...
Beşparmak dağlarında kontrol bize geçti...
Anayoldan takviye askerler gidiyor...
Biz askerlere yiyecek veriyoruz...
Asker zafer işareti ile Kıbrıs'a doğru yol alıyor...
Gazetelerde Karaoğlan fırtınası esiyor.

Milliyetçilik duygularımız had safhada...
Alparslan Türkeş ve Ülkü ocakları
Vatan millet din ve devlet,ocağa ilk adım atıyoruz...
Karşınızda bir slogan; iki eli zincire vurulmuş bir esir Türk...
Altında bir yazı...
ESİR TÜRKLERİ UNUTMAYINIZ.

Evet Ülkü ocaklarında akşam sohbetleri,haftada bir Ankara veya Konya'dan gelen seminerciler.

Milletimizin kurtarıcısı biz olacağız...
Dokuz Işık...
Alparslan Türkeş...
Esir Türkler ...
Tarım kentleri...
Sovyetler birliği...
Komünizm, faşizm , emperyalizm...
Bir olur bin diriliriz...
Kanımız aksada zafer islamın...
Türküz MÜSLÜMANIZ UYGARIZ...
Rehber kuran hedef Turan ...
Buna benzer sloganlar...
Genç genç Abi'lerimiz...
Bilgili öngörülü sabırlı başkanlarımız...
Bildiri yazmaya hazır,teksir makineleri...
Ekmegimizi paylaştığımız Ülküdaşlarımız...
Birbirine İmrenen gençler...
Yazıya çıktığımız geceler...
Kavga ettigimiz gündüzler...
Sık sık gittiğimiz mahkemeler...
Arasıra uğradığımız nezarethaneler...
Değişik zamanlarda misafir olduğumuz tevkif evleri...
Ziyarette kusur etmeyen ziyaretçiler...
Herkesin bulamadığı cezaevine koli ile gelen Samsun maltepeler...
Çocuğa bile tölerans göstermeyen cahil gardiyan...
Bize tölerans göstermeyen solcu öğretmenler...
Bizi biraz kollayan sağcı öğretmenler...
Ülküdaşını koruyan var ise hakim savcı polis bekçiler...
% 4 oyla iktidar bekleyen il ilçe başkanları...
Genelmerkez'den emir bekleyen Ocak başkanları...
Slogan atmaya hazır ülkücü gençlik...
Yani Ülkücülüğün körpe tarafı, bugünden çok çok iyiydi,Ülkücülüğün amatör yanı nede güzeldi.

Dışarıya siyaset yapan...
Arkadaşına ülkücülük yapan ülkücüler...
Karşılıksız sevenler...
Aklından değil vekillik,muhtarlık bile geçirmeyen ülkücüler...
Haddini bilen,haddini bilmeyenlere haddini bildiren ülkücüler...
Davası için ölmeye hazır yüzler...
Tabanı gibi düşünen...
En kötü günlerde bile tabanına ümit veren bir lider.

Ya şimdi!. vekillik derdine düşmüş cümle alem...
İlbaşkanı ilçe başkanı yada başkan olmak istiyor her gelen...
Kalmamış artık karşılıksız seven...
Birbirine siyaset yaptırıyor bu düzen...
Dış Türklermi git oradan...
Memleket bölünüyormu DERTMİ...
Düşmüşüz koltuk derdine...
Kendi fikri olmayan bir güruh...
Yalandan itaatler...
İdealizm'mi balık baştan kokar...
Sonuçta Mehmet ağa benim için beş dakika daha Yaşar.

Yani hey gidi günler hey,

HABİB YALÇIN