
Hain üretimine son kahramanlara selam
Kahraman ve hain üretmek boynumuzun borcu olmuş!.
Ülkücülerin özellikle en çok kullandığı hain sözcüğüdür.
Herkes kendi penceresinden bakarak hain veya Kahraman üretmektedir...
Bu sözcüğün karşılığı harekette kişiye göre değişiyor. 12 Eylül'den önce kahramanlar üreten ülkücü hareket,12 Eylül'den sonra sadece hain üretmektedir. Ayrılıklar başladı başlayalı, bu sözcük çok kullanılmaktadır. Aslında bu sözcüğü ilk defa,Başbuğumuzu ceza evinde satanlar için 1991 ayrılığını yapanlar, yani Muhsin Yazıcıoğlu ve onunla ayrılanlar kullanmışlardır.
Muhsin Yazıcıoğlu partiden ayrıldığında,rahmetli Başbuğa sormuştum?
Cevabı aynen şöyleydi; Oğlum ülkücülük nasip işidir, bu arkadaşların harekette nasibi buraya kadarmış.
Evet!. Bu iş nasip işidir...
Daha sonra her ayrılana hain damgası vurulmuş ve bu böyle devam etmektedir. Bunu niye yazıyorum?
Hain lafını basitce kullanmak taraftarı asla değilim,özellikle bir sürü sıkıntılar çekmiş gençliğinin yarısı cezaevinde geçmiş insanlara , bu damgayı vurmak hakkaniyetli bir bakış değildir.
Hain damgası vuranlar, birgün aynı çizgiye gelmektedirler. Ölçü nedirki; Şimdilerde bakanlık teklifini reddeden Ahmet Kenan Tanrıkulu ve Meral Akşener Kahraman olmuştur.
Bakanlığı kabul eden Tuğrul Türkeş hain olmuştur,bence bu sözcük çok ağır bir sözcüktür ve kullanılması bence yersizdir. Rahmetli Başbuğdan dinlemiştim; 12 Eylül'de mahkemeye gidip gelirken,bazı arkadaşlarımız hakkımızda bir sürü yalan yanlış itiraflarda bulundular,rahmetli bunlara rağmen hiç kimseye hain dememiştir. Hain dediği özellikle iki kişi vardır,bunlara hain deme sebebide yalan yanlış orada burada tevzirat yaptıkları içindir.
Ülkücüye hain lafını zor kullanan bir lider,aksine önüne gelene hain diyen bir hareket. Vallahi kimse kimsenin demesi ile hain olamayacağı gibi,bir kaç kişinin ilan ettiğide Kahraman olamaz. 55-60 yaşına girmiş bir ülkücü düşünün,ömrünün 15 yılı ceza evinde geçirirmiş, daha sonra kendine göre doğru sebepler üreterek hareketi terk etmiş,böyle insanlara hain demenin manası olmadığına inanıyorum. Sıkıntılı bir süreçten geçerek,büyük işkenceler gôren Muhsin Yazıcıoğlu hainmidir? Geçmişte MHP genelsekreterliği yapan, şimdilerin CNN ve milliyet yazarı Taha Akyol nedir...
12 Eylül'de rahmetli Başbuğu emniyete götürmeden iki gün saklayan ,Yaşar Okuyan Halil Şıvgın nedir? Hareketi 12 Eylül'den sonra Avrupa'daki ülkücülere hedef göstererek,hareketin heyecanlı kalmasını sağlayan daha sonra genelbaşkan Devlet Bahçeli ile ters düşen Ozan Arif hainmidir...
Diğer bir genelbaşkan adayını tercih ettigi için , partilerinden ihraç edilen veya siyaset yapma şansı elinden alınanlar hainmidir... Bu konularda verecek bir sürü örnek var...
Genelbaşkan'ın açıkça benim yol arkadaşım değil , ülküdaşımızsın diyerek yol verdiği insanlar hainmidir.
Hain lafını hakedenler varmı? Hemde çok var...
Yinede bu sözcüğü kullanmamak gerekir. Yoksa artık Kahraman üretemediğimiz için,bol bol hain üretiyoruz.
Aslında hainliği Türk milletinin düşmanlarında,Türk vatanını bölmek için işbirliği yapanlarda aramak gerektiğine inanıyorum.
Allah'a emanet olunuz
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.