Mansur yavaş ve Mustafa Sarıgül

Ne yazsak algı farklılıkları yada gurup taassubiyet’leri doğal olarak farklı bakış açıları ile yorumluyorlar.

Ben bunu doğal karşılıyorum. Hatta beni sevmeyenleri yada muhalefet edenleri anlayışla karşılıyorum.

Her yiğidin bir yoğurt yeyiş tarzı vardır, olmalıdır da.Buna duruş yada ilke’de diyebilirsiniz.

Aylarca yazdık ne olur İstanbul’u, İzmir’i, Ankara’yı ciddiye alalım ciddiye aldığımızı iddialı adaylarla belirleyebilirsiniz dedik. Bizimkiler ne yaptı? Önce Ankara’yı mutlak alacağımız adayı partiden uzaklaştırdılar!

Yazmıştım Bahçeli kolay ikna olan bir siyasetçi, hele hele korkular üzerinden, dedikodular üzerinden yakınındaysanız onu kolay kandırabilirsiniz bu yazdıklarım hareketin tecrübesiyle sabit olan şeyler!

Yanındakiler çapsız, kerametsiz adamlar olunca korkuları davanın kaybetmesi değil, koltuklarını kaybetme korkusu öncelik alıyor ve önce etkili, cesur dava adamlarını merkezden uzaklaştırıyorlar!

Seçimden sonra her şeyi detaylı konuşacağız şimdi konumuz başlık olsun.

Evet, Mustafa Sarıgül kulaklarımla dinlediğim konuşmayı her dar toplantıda yapmaktan çekinmiyor!

Meral Akşener’e minnet ve şükran ifadeleri ile borçlu olduklarını dolayısı ile bizde MHP ye borcumuzu Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Meral balayı destekleyerek öderiz diyor!

O zaman insanın aklına satılan ve pazarlanan şeylerin gelmesi normal değimli?

Demek ki ortada gizli gizli görüşülmüş, anlaşmalar yapılmış ve bu çerçevede birileri bir şeylerden vazgeçmiş yorumu yapmamız çok mu paranoyak yaklaşım olur?

Mansur Yavaş’a kızanlar, onu ihanetle suçlayanları bende adalete davet ederek diyorum ki ben sizle beraber olurum ancak MHP den aday olmam ama diye devam eden gizli görüşmelerin kodlarını Sarıgül açıklarken neden susarsınız, Mansur’a gösterdiğiniz tepkiyi Akşener’e neden göstermezsiniz?

Mansur Yavaş’ın gidişini hafifletecek çok gerekçesi var. Kovuldum diyor, git nerden aday olursan ol diyerek dalga geçtiler diyor. Yalanda demiyor zira bunlar açık açık yapıldı hep birlikte seyrettik!

İşte ben bu yüzden Mansur Yavaş’ı hiç suçlamamaya karar verdim, onun hakkında yazma hakkım eğer ona haksızlık yapılırken, aleyhine yazanlar sahip çıkmış olsalardı şimdi Mansur’a değil onlara inanırlardı!

Ankara’da olsaydım hiç düşünmeden Mansur Yavaş’a oy verirdim ve gider onunla çalışırdım, dolayısı ile onunla olan ülküdaşlarıma asla kem gözle bakmayacağımı şimdiden ifade etmiş olayım! İstanbul için kılını kıpırtatma’yanların Mansur’a söz söyleme hakları bana göre yoktur.

Ankarada oylar CHP’ye değil tam aksine ülkücülere gidecektir. Burada kullanılan Ülkücüler değil tam aksine CHP’dir inancındayım. Ama aynı şey İstanbul için geçerli değildir.

Ben İstanbul da yaşıyorum oyum MHP ye olacaktır, zira Sarıgül’le ilişkimiz oy verdikten sonra bitecek Mansur Yavaş’la ise oydan sonra ilişkimiz daha da gelişecek ülkeye ve ülkücüye hayırlar getirecektir…

Adalet herkese lazım, Ülkücüleri hesaba katmayanlar bir kere olsun bedel ödesinler ve görsünler ki ülkücüler inek değil, salak hiç değil Ülkücüler önemli, akıllı oyun kurabilen değerli siyasetçilerdir.

Mansur Yavaş’la verilecek bir mesajda budur. Dedim ya ben Mansur beyle şu ana kadar bir kere yüz yüzede gelmedim, telefonlada konuşmadım. İstenseydi Mansur beyle Devlet beyin arası düzeltilirdi zira Devlet beye açık seçik küfredenler görüyorsunuz, Bahçeli safında gözükmektedirler!

Gözükmektedirler diyorum vallahi münafık ve riya temelli bir ilişkidir bu beraberlik pozları!

Ülkücüyüm ZULMÜ ALKIŞLAYAMAM, ZALİMİ SEVEMEM, GELENİN KEYFİ İÇİN GEÇMİŞİME SÖVEMEM…