Hüseyin Özcihan

Hüseyin Özcihan

MİLLİYETÇİ CENAHTA SİYASET MANZARALARI

Abartılmış beklentiler, saçma – sapan vaatler, seçmen ve taraftar nezdinde hayal kırıklıkları zaman zaman öfke ve nefret dolayısıyla sevgisizliği, saygısızlığı belirgin kılmaktadır. Bu durum ülkemizde siyasete çok acımasız ve değişik biçimlerde yansımaktadır. Örneğin; siyasi sorumluluk makamında olanlar, başarısızlıklarından dolayı hain – ajan emperyal işbirlikçi, beceriksiz ilan edilirken, seçmen ve üyeler nezdinde cahil, iş bilmez anlamaz ve fitne şeklinde tanımlanmaktadırlar. İdeolojik hareketlerde bu durum daha da acımasız şekle büründüğü gözleniyor. Yönetimi, yöntemi ve gidişatı eleştiren düşünce ve fikir adamları anında dışlanıyor, siyasi çevreden uzaklaştırılıyor, aşağılanıyor, disiplin cezaları ile itibarsız kılınmaya çalışılıyor. Dolayısıyla mevki ve koltuğu muhafaza adına her türlü çirkeflik ve rezillik sergilenebiliyor.

Eline tutuşturulan notu okuyamayan, kendini sağlıklı bir biçimde ifade edemeyen, ülkenin içinde bulunduğu sosyal gerçeklerden haberi olmayan, jakoben tarzı komitacılık ile her türlü fitne – fesat oyunları uygulayarak mevki – makam ele geçiren siyasetçilerin ne kendilerine ne de ülkemize herhangi bir faydaları asla olmamıştır bundan böyle de olmayacaktır. Bunlar mevki ve makamlarını koruman adına her türlü olumsuzlukla işbirliği içine girecek kadar şahsiyet ve ahlak yoksunu oldukları tutum davranış ve uygulamalarından anlaşılmaktadır.  

 Biz siyasette beklentileri olabilirlik sınırlarında tutmak, kalabalıklara daha mütevazi daha alçak gönüllü projelerden bahsetmenin doğru olacağı inancındayız. Daha da önemlisi siyasette aklın öncellenip kullanılmasının seçmen kitlelerinin eğitimine büyük katkılar sağlayacağını düşünmekteyiz.

Bizim nezdimizde siyasetçi ülkenin sosyo – politik gerçeklerinden haberli olacak. Ülke kaynaklarını nasıl ve nerede kullanacağını, ne kadarı ile neler yapabileceğini kestirebilmelidir. Dolayısıyla siyasetçi ülkenin sosyo – ekonomik profilini çok etraflı analiz edip ortaya koyabilmelidir. Daha sonra ülkenin görünen ve bilinen ekonomik kaynaklarını en verimli hangi yol ve yöntemler kullanılarak sağlıklı sonuçlar alacağını hesaplayabilmelidir. Politikalarını bu gerçeklik üzerine bina etmelidir. Bu durum dünyada milliyetçiliğin gerekleri arasında sayılmaktadır.

Soğuk savaş dönemlerinden kalma korumacı ve savunma psikolojisi ile hareket edilen siyasi anlayışın seçmen nezdinde “iktidar olabilir” algısı yoktur. Ancak kalabalıklar “bir köşede dursun lazım olurlar” algısı ile hareket ettikleri seçim sonuçlarında anlaşılmaktadır.

Sonuç olarak siyasetçi kendini 21 YY siyasi gerçeklerine uygun tanımlamalı, ifade etmelidir. Ülkenin ve temsil ettiği siyasi hareketin içinde bulunduğu sosyo – politik durumu herkesin anlayabileceği şekilde anlatıp ortaya koymalıdır. İçinde bulunulan sosyal, siyasi, psikolojik durumu anlamlı ve anlaşılır şekilde izah etmelidir. Öfke patlamaları yerli – yersiz, saçma – sapan çıkışlarla yapılan ve yapılacak olan hatalar siyasal hareketi seçim barajının altına sürükleyeceğini açık ve net olarak göstermektedir.

HÜSEYİN ÖZCİHAN 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Özcihan Arşivi