PARTİLER,ADAYLAR...

 Merakla beklenen aday listeleri belli oldu. Bir süre partiler aday olamayanların istifa veya eleştirileri ile sarsılır; sonra her şey unutularak gerçek gündeme dönülür.

Siyaset böyle bir şeydir işte , hakka, hukuka bakmaz,vicdanı yoktur. En temel belirleyici, sadakattir. Partiye, fikre, düşünceye veya bir inanca sadakat değil, lidere sadakat. Böyle olunca da taban siyasetten beklediği verimi alamaz. Çünkü, halk siyasetin baş aktörü değil, figüranı durumuna getirilmiştir. Sadece önüne konulan adaylara oy verir, onları belirleyebilme imkanına haiz değildir.

Adayların seçim çevrelerinde nasıl bir potansiyele sahip olduklarını söylemek için çok erken. Ancak partilerin sürpriz yapmadığı söylenebilir. Her parti klasik çizgisine uygun bir liste çıkardı. AKP’de sarayla Başbakanlık arasında bir gerilim bekleniyordu. Bu olmadı. Davutoğlu bir iki şahsiyetlilik belirtisinden sonra teslimiyeti seçerek CB’nın özel kalemi rolüne razı oldu.Bundan sonra bu çerçevenin dışına çıkması çok zor. İktidar partisi olduğu için aday gösterilemeyenlerden en az zarar görecek parti. Çünkü iktidarın elinde vekilliğin dışında başka havuçlar da var. Aday listelerine bakıldığında iktidar partisinin milli görüş ağırlıklı bir liste oluşturduğu söylenebilir.Hem Güneydoğu’da hem diğer illerde Kürt meselesinde HDP ile aynı çizgide olan en az yirmi isim var. Bunlar benim ilk bakışta gördüklerim. Birkaç gün sonra daha net bir analiz yapılabilir.

MHP listesinde İhsanoğlu ile Durmuş Yılmaz dışında sürpriz isim yok. Ümit Özdağ’ın aday gösterilmesi, özellikle terör konusunda MHP’ye ciddi katkılar sağlar. Geriye kalanlar ise bilinen isimler. Keşke 20-25 yıldır mecliste olup akılda kalan tek bir icraatı olmayan isimler yerine birkaç yeni isim ikame edilebilseydi. Bu MHP’ye de yeni bir heyecan, yeni bir kan getirirdi.

CHP bir çok ilde adaylarını ön seçimle seçti. Bu tür seçimlerde toplumsal karşılığı olanlardan ziyade –örgütlü- olanlar kazanır. CHP gittikçe Atatürk’ün partisi olmaktan uzaklaşıp bir mezhep partisi görüntüsüne bürünüyor. Kılıçdaroğlu ve CHP’yi yakın gelecekte bekleyen en büyük tehlike budur. Dilin,kültürün veya mezhebin etnikleşmesi sadece siyaseti değil toplumu da parçalar. Partiler zamanla HDP’nin birer farklı versiyonu haline gelirler.

BBP seçime SP çatısı altında girecek. Siyaset acımasız bir iştir; hayalciliği, romantizmi kaldırmaz. Son derece gerçekçi olmayı gerektirir. BBP kendi açısından doğru olanı yaptı,son ana kadar MHP ile ittifakı zorladı. MHP bu çağrıları karşılıksız bırakınca alternatif arayışlara yönelmek zorunda kaldı. İttifak görüşmeleri sırasında da SP politbürosunu yakından tanıma imkanı buldu.Böylece AKP’nin nasıl bir ruh ikliminde neşv-ü nema bulduğunu da daha iyi anladı. İttifak biraz daha erken ve daha geniş bir katılımla yapılabilse, sürpriz yapabilirdi. Şimdi ne yapar sorusunun cevabını daha çok diğer partilerin aday listelerindeki sarsıntılar belirleyecek.

Her şey durulduktan sonra önümüzdeki günlerde daha net şeyler söyleyebileceğiz. Türkiye için tahmin yürütmek için çok erken. Ama kendi yaşadığım il için(Elazığ) şimdiden tahminimi söyleyebilirim. AKP geçen seçime göre en az 20 bin oy kaybeder. Sonuç 3 AKP, 1 MHP olur.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi