Partiler aday listelerini 18 Eylül’de yüksek seçim kuruluna teslim ettiler. 7 Haziran’a göre listelerde en büyük değişikliği AKP yaptı. Daha önce vekilliğe üç dönem sınırı getiren AKP, bu ilkesinden vaz geçerek listesini eskilerle doldurdu. İki yüz civarında adayın yaşının ellinin üzerinde olması eskilerin listelere taşınmasından kaynaklanıyor.

İktidar partisinde en büyük değişiklik Güneydoğu listelerinde yapıldı. Diyarbakır,Bingöl,Van gibi illerde büyük değişiklikler yapıldı. Yeni isimlerle farklı bir netice alınabilir mi,hiç sanmıyorum.

Diyarbakır’da liste başına Galip Ensarioğlu getirildi. Aynı aşiretten Salim Ensarioğlu’da bağımsız aday. Üçüncü sıra adayı ise(listede karışıklık olmasına rağmen) Hüda-par’a yakın bir isim. Ancak üçüncü sıra ile ilgili ihtilaf var,aynı soyadı taşıyan engelli bir adayın mı yoksa Hüda-Par’a yakın sendika başkanı kişinin mi aday yapıldığı belli değil. Diyarbakır listesi önceki seçime göre daha iyi. AKP 7 Haziran’da ikinci milletvekilini 6 bin oyla kaybetmişti, bu defa bu milletvekilliğini alır,üçü de zorlar.

Diğer illerde yapılan tercihler de ise önemli bir değişiklik beklenmiyor.

Muş’ta birinci sıra adayı yerini korudu sadece 3. sıra adayı değiştirildi. Birinci sıra adayının aşiretinin büyük ekseriyeti HDP’ye oy veriyor. Geçen seçim de yanlış tercihti,bu seçim de yanlış tercih, bu ilde AKP tek milletvekilini bile kaybedebilir.

Van’da ise önemli bir değişiklik olmaz. Beşir Atalay’ın liste başı yapılması,şehir dengelerinin dikkate alınmaması bir defa daha HDP ye yarayacak.Atalay'a büyük tepki var. Halbuki aday adayları içerisinde 15-20 bin oy potansiyelini temsil eden isimler vardı.Sözgelimi Küresin aşiretinden Servet Yenitürk aday yapılmadı, yapılsa AKP geçen seçim aldığı oy oranı ve vekil sayısının üstüne çıkabilirdi.

Elazığ’da aday listesi neredeyse baştan sona değişti.Hedef 7 Haziran’da 3 AKP, 1 MHP şeklinde olan tabloyu değiştirebilmek.Adayların tamamının aynı ilçeden olması,şehir merkezi ile batısındaki seçmenin hiç dikkate alınmaması ciddi bir handikap. AKP 7 Haziran tablosunu koruyabilirse büyük başarı olur. MHP bir milletvekilini alır ancak 3-5 bin civarında oy kaybeder.AKP’den MHP ye gelen bir kısım seçmenin gere döneceğini gözlemliyorum. HDP geçen seçim bir Milletvekilini birkaç bin oyla kaybetti. CHP’nin hiçbir şansı ve iddiası yok. Tanınmamış bir adayla seçime girerek seçmenlerinin HDP ye yüklenmesinin önünü açtı.CHP oyları HDP ye akarsa sürpriz olabilir aksi takdirde HDP bir miktar oy kaybeder.

Bingöl’de geçen seçim AKP çok yanlış bir liste oluşturmuştu. Bingöl halkının hiç tanımadığı bir hanım  aday liste başı yapılmıştı.Buna rağmen seçmen tercihini AKP’den yana yaptı.Tablo 2 AKP, 1 HDP şeklinde oldu. Bu seçim AKP daha iyi bir liste ile seçime gidiyor bir miktar oyunu artırır milletvekili dağılımı değişmez. HDP’nin etkin olduğu yerlerde genellikle iki partili seçim oluyor. HDP ye oy verenlerle, onun karşısında olanlar… Karşıtlar hangi parti güçlü ise orada toplanıyorlar. Dolayısıyla bölgede AKP ye giden oylar arasında diğer partilerin oyları da var. Bu biraz da diğer partilerin bölgede parti faaliyetlerini askıya almaları,vatandaşla birebir temas kurmamaları ile alakalı. Söz gelimi Bingöl iki dönem MHP’ye belediye başkanlığı vermiş bir il. Ama bugün orada MHP yok. Yazıcıoğlu ile Bingöl’de yaptığımız mitingleri hatırlıyorum, mübalağasız her seferinde on bin kişinin üzerinde kalabalıklara hitap etti.Genç gibi bir ilçede Yazıcıoğlu gelmiş diye yer yerinden oynadı. Bölgede BBP’nin sempatisi MHPden de CHP’den de büyük.Bölge halkı Yazıcıoğlunda Müslümanlığı, mertliği,yiğitliği,kendisini görüyordu. Muhalefet partileri bölge halkının psikolojisine,beklentilerine dikkat etmiyor.Ankara’da oturarak, hiçbir emek sarfetmeden dünyayı yönetmek istiyorlar. Siyaset, dokunmaktır,vatandaşla göz göze, diz dize gelmek,tanış olmaktır. Sofrasına oturup ekmeğini paylaşmak, çayını, kahvesini içmektir. Bu bölgelerde bunun çok büyük önemi var.Konformist liderler bölge halkını HDP nin kucağına itti.

Bölge ile ilgili 1 Kasım tahminleri yapmaya devam edeceğim.Şu an ki durum 7 Haziran tablosunun korunacağını gösteriyor.Yapılan operasyonlar henüz bölgede seçmen tercihlerini değiştirecek bir etki oluşturmadı. AKP 7 Haziran’da HDP’ye kayan oylarının bir kısmını geri alabilirdi. Bunun için terörle mücadelede kararlı olduğuna, bu defa bu işi bitireceğine toplumu inandırması gerekiyordu. Toplum Apo ile münasebetler devam ettiğine göre yine eskiye dönülecek, biz PKK ile baş başa kalacağız tereddüdü içinde. Bu tereddüt giderilebilirse bölgede tablo AKP lehine değişebilir. Ama bu seçimde öyle bir ihtimal gözükmüyor.