ŞİDDETLE KINIYOR VE ELEŞTİRİYORUM!

         Geleceğimizi felaket senaryoları üreterek karartan siyasetçiler, bizlere olabilme ihtimalli tehlikeleri göstererek 1Kasım seçimlerinde oy talep etmektedirler. Son zamanlarda meydana gelen terör olaylarını,7 Haziran da gerçekleşmiş olan seçim sonuçları ile ilişkilendirip “tek başımıza iktidara gelebilseydik bütün bu olaylar olmazdı ”algısı eşliğinde 1 Kasım seçimlerine göndermeler yaptıkları görülmektedir. Bu durumu, Türk siyasetinin içine düşürüldüğü seviyesizlikten dolayı şiddetle kınıyoruz!

                   Siyasal muhalefetin hırsızlıktan, yolsuzluktan ve terör olaylarından dolayı, Ülkemizin içine düşürüldüğü durumu, çarpıcı tespitler yaparak, ”hesap soracağız”, hırsız ve yolsuzluk yapanları “adaletin önüne çıkaracağız ”şeklindeki öfke dolu yavan söylem; seçmende gelecek adına, ”öfke ve şiddet” çağrıştırdığından olsa gerek       ciddi bir karşılık bulmamıştır. Muhalefete yönelmesi beklenen oylar, ”ne olur ne olmaz ”gerekçesi il yerlerini muhafaza ettiği görülmektedir. Türk seçmeni “yağmurdan kaçarken doluya tutulmamak” adına ”Denize düşen yılana sarılır ”teslimiyetinin kucağına itilmiştir. Bu durumun meydana gelmesine vesile olan siyasileri şiddetle eleştiriyor ve kınıyoruz!

                   Küresel plan ve projeleri dünya genelinde uygulamaya çalışan gelişmiş ülkelerin yapmak istediklerini okuyup algılayamayan, Küresel plan ve projelere, haksız adaletsiz dayatmalara siper olabilecek savunma ve saldırı mekanizmalarını geliştiremeyen siyasetçilerimiz, Soğuk savaş dönemlerine ait siyaset adamı profilinden sıyrılamadılar. Dolayışı ile, devletin derinlerindeki istihbarat arttıkları ile işbirliği yoluna giderek, Siyaset yapısını komitacı bir anlayışa büründürdüler. Küçük bir azınlığın devamlı seçilmesi için, siyasi teşkilatları sürüleştirdiler. Böylece, okumayan, sorgulamayan, hiçbir şekilde tartışmayan, sadece mevcut yapıyı onaylayan, cehaletten beslenen müesseseler oluşturdular. Ülkeyi ve milleti felaketin eşiğine getiren bu anlayışı şiddetle kınıyor, sonsuzca eleştiriyoruz.

                   Siyasal iktidarınızın devamını sürdürebilmek adına, paralel Yapı’lar icat ettiniz. Devletin omurgasındaki tecrübeli bürokratları tek tek tutukladınız. Kameralar önünde, cezaevlerinde, yandaş medyanızla itibarsızlaştırdınız. Birçoğunu uyduruk delil ve gerekçelerle mahkûm ettirdiniz. Bu devlet erkânından boşalttığınız yerlere, din hizmetleri için yetiştirilmiş, devlet Millet kavramlarından bihaber insanları istihdam ettiniz. Dolayışı ile orta doğudaki bedevi vahşetini bilgisizlik ve becerisizlik yüzünden ülkemize taşıdınız.

                   Bedevi menkıbeleri ile yetiştirilmiş insanlarla 21 yy da koca Türkiye Cumhuriyetini yönetebileceğinizi sandınız ve hala sanıyorsunuz! Ülkemize ve Milletimize büyük bedeller ödettiniz, ödetmeye devam ediyorsunuz! Sizi ülkemiz, milletimiz ve çocuklarımız adına kınıyor ve şiddetle eleştiriyoruz!

                   Ülkemiz ve Milletimiz sonuçlarını kestiremediğimiz bir belirsizliğe bir felakete doğru sürüklenmekte olduğunu görebiliyoruz. Geleceğimizi, güvenliğimizi garanti edecek, ekonomimizi düzlüğe çıkaracak, mutlu ve huzurlu bir geleceği vaat edecek siyaset anlayışını bekliyoruz. İçinde bulunduğumuz onca olumsuzluklara rağmen mevcut iktidara alternatif olma becerisi sergileyemeyen, bunca olumsuzluklara rağmen, plan proje ve programlar yaparak seçmeni kendi lehine çeviremeyen, bıkkın yorgun ve tükenmişlik sergileyen siyaset yapısının ”sen bilirsin Türkiye ”çaresizliğini kınıyor ve şiddetle eleştiriyorum.

                   Herkesin kardeşçe yaşayabileceği, kendini özgürce ifade edebileceği, kimsenin kimseyi ötekileştirmediği, mutlu ve huzurlu bir Türkiye diliyor, Kınama ve eleştirilerime rağmen sizlere oy vermek durumunda kaldığım için kendimi kınıyor ve eleştiriyorum.