
TÜRKMEN DAĞINDA NELER OLUYOR?
Rusların Türkmen dağını bombalaması kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Milliyetçi çevreler tepkilerini dile getirdiler. MHP/BBP cenahından yardım kampanyaları başlatıldı. Bunlar doğru şeyler, ama yetmez.
Savaş silahla,strateji ile,akılla,uluslararası destekle yürür. Birkaç bin insanın elinde hafif silahlarla savaş kazanması düşünülemez. Baştan beri Türkiye’nin Suriye politikası yanlıştı. Milli menfaatlerden çok kişisel hırsların önde olduğu bir siyaset yürütüldü. Her şey Esat gitsin düşüncesi üzerine oluşturuldu. Esat gittikten sonra ne olacağı, bunun Türkiye ve Ortadoğu’da hangi sonuçlara neden olacağı hiç düşünülmedi.
Türkiye düşünmedi ama düşünenler vardı. Esat gittikten sonra zincirleri kopan etnik kümelerin ne yapacağı başta ABD olmak üzere bazı çevreler tarafından biliniyordu. Hesaplarını bu gruplar üzerine yaparak, Esat sonrasının parçalı Suriye’sini planladılar.Etnik ve mezhep temelinde parçalanan bir Suriye’nin Türkiye ve çevrede tsunami etkisi yapacağını biliyorlardı.Suriye ve Irak üzerinden Ortadoğu’nun bütün temellerini sarstılar.
Ülkeyi yönetenlerin Türkiye’nin bu sarsıntılardan etkileneceğini bilmemeleri mümkün değildi. İkbal hırsı ABD ile beraber olmaya itince, ortaya çok vahim bir tablo çıktı. Bugün Suriye’de ölen,ülkesini terk eden her Suriye vatandaşının mağduriyetinde Türkiye’yi yönetenlerin büyük vebali var.
İktidar Suriye politikasını –büyük biradere- endekslediği için, milli bir siyaset oluşturamadı. Bölgede kendini Türkiye’nin bir parçası olarak gören Türkmenlerle stratejik bağlar kuramadı. Bunda, iktidarın İslamcı kimliğinin, Türk kökenli Müslümanlara mesafeli olmasının da büyük payı var. Filistin’i,Mısır’ı ümmet bağlamında ilgi alanına alanalar, Türkiye’nin güvenliği ve Ortadoğu politikalarının geleceği için hayati öneme sahip Türkmenleri görmezden geldiler. Onları sadece iç politikada sıkıştıkları zaman bir dolgu malzemesi olarak kullandılar. Bunun en bariz örneği durdurulan MİT tırları ile ilgili gelişmelerdi. TIR’lar durdurulunca iktidar bunu Türkmenlere giden yardımın engellenmesi olarak takdim etti. Tırları durduranlar hain ilan edildi. Kamuoyu tatmin olmayınca da bölgede ki Türkmen liderlere yalvar yakar o tırların Türkmenlere giden yardım olduğu açıklaması yaptırıldı. Halbuki, Türkmenlere giden bir şey yoktu. Bugün o açıklamayı yapanlar Türk devleti zarar görmesin diye o açıklamayı yapmaya mecbur kaldıklarını söylüyorlar.
Türkmen dağının bombalanmasından sonra bazı BBP yetkilileri,Alperenler ve Ülkü ocağı mensupları bölgeye gittiler. Bunlardan biri de BBP genel başkan yardımcısı Kaptan Kartal’dı. Kartal orada gördüklerini, yaşadıklarını sosyal medyada kamuoyu ile de paylaştı. Daha mahrem bazı bilgileri ilgili makamlara iletti. Kartal’ın anlattığına göre bölgeden biri Türkmenlerden öteki Araplardan oluşan iki tümen ve onların altında tugaylar var. 1.Sahil Tümeni Araplardan,2. Sahil Tümeni Türkmenlerden oluşuyor. Bu tümenler koalisyon güçleri tarafından oluşturulmuş... Türkmen tümenine bağlı 5 tugay var. Bu tugaylar da toplam 1200 mücahit savaşıyor. Ellerinde yeterince silah,cephane yok.Hafif silahlarla Esad’ın,Lübnan Hizbullah’ının,Rusların, hatta Türkiye’den giden DHKP-C ve benzeri örgütlerin ağır silahlarına karşı mücadele etmeye çalışıyorlar. Tümenlere giden yardımın mutlaka Tugaylara yansıtılması lazım. Türkmenler bölgenin ABD patronajında PYD’ye peşkeş çekileceği endişesini taşıyorlar.Onun için koalisyon güçlerinin stratejisinden çok kendi hedef ve amaçlarına göre hareket ediyorlar. Nitekim, PYD’nin kontrolünde olan Afrin’in Azez bölgesinde ki Türkmenlerin çoğu PYD tarafından göçe mecbur edildi. Ne ABD’nin ne koalisyon güçlerinin ne de Türkiye’nin buna bir tepkisi olmadı. Kartal,Türkmendağında Türkiye’nin müdafaa edildiğini iktidarın mutlaka bu işe el atması, bugüne kadar izlediği Türkmenlere kör ve sağır olan politikanın bırakılması gerektiğini söylüyor.
Kartal’ın söylediklerini iktidar duyar mı, duymaz mı bilemeyiz. Ama gönül kulağı kapanmayanlar Türkmen kardeşlerimizin özellikle nakdi yardıma ihtiyacı olduğunu bilmeleri lazım.. Bizim kardeşlik ufkumuz etnik kökenine bakmadan bütün Müslümanları kapsar. Onlara yardım etmek hem iman hem vatan borcumuzdur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.