Bugüne kadar 194 maddeden oluşan Anayasanın en az yüz yirmi maddesi değiştirildi. Dolayısıyla artık bir 12 eylül anayasasından söz edebilmek mümkün değil.

2011 seçimlerinden beri iktidar, sivil anayasa yapma taahhüdünde bulunuyor. Türkiye'ye bu darbe anayasasının yakışmadığını söylüyor. Üçte ikisi siyasi irade tarafından değiştirilen veya yapılan bir anayasanın ne kadar darbe anayasası olduğu tartışılır.

Tartışmaların darbe ve darbe anayasası üzerinde yoğunlaşması toplumu etkilemeye yönelik bir propaganda çalışmasıdır, Çünkü darbe ve darbeciler üzerinden gitmek anayasanın içeriğini ikinci plana düşürüyor. Askerin yaptığı her anayasa militarist,siyasetçilerin yaptığı sivil ve demokrat özellikler taşır demek haksızlıktır. Militarizm mesleki bir durum değil, zihni bir durumdur.

Son dönem uygulamaları ile darbe dönemi uygulamalarına bakıldığında aynı zihniyetin iki ayrı rengi ile karşılaştığınızı görürsünüz.Değişen sadece yasakçılarla kurbanlarının kimliğidir. Gazetelerin kapatılması,TV'lerin karartılması,tutuklamalar,muhalefetin susturulması eğer darbe dönemlerinin bir görüntüsüyse, bu bugün de var. Üstelik sivil anayasa yapacağını söyleyenler dünden daha baskıcı,daha tek sesleştirici bir yol izliyorlar.Askeri dönemlerde tanık olmadığımız mal varlıklarına el koyma hukuksuzluğu darbelerin izlerini söküp atacaklarını söyleyenler tarafından yapılıyor.Onun için anayasayı kimin yaptığından çok muhtevası önemlidir.

O kadar maddesi değiştirildikten sonra yeni bir anayasaya gerçekten ihtiyaç var mıdır? Değişen maddeler ortaya çıkan toplusal ihtiyaçları karşılamak içindi. Kalan maddeler ise genellikle devletin kimliği ve sistemin biçimini belirleyen maddeler... Devletin kimliğinin değişmesini PKK/HDP, sistem değişimini ise Cumhurbaşkanı Erdoğan istiyor. Yani aslında ana kütlede iktidar partisinin seslendirdiği bir oranda yeni bir anayasa beklentisi ve talebi yok. HDP'nin talebi etnik,Cumhurbaşkanının talebi ise kişisel hırslarından kaynaklanıyor.Bu iki talebi toplayıp toplum istiyor diyebilmek mümkün değil.

Peki bir anayasa yapılmalı mıdır? Kısa öz,ayrıntıdan uzak bir anayasa yapılabilir.yapılsın demiyorum,yapılabilir.Bunun toplumsal sorunlara çare olacağı,her şeyi çözeceği gibi bir beklenti oluşturmak tamamen toplumun desteğini kazanmaya matuftur. Anayasa değişince bütün problemlerin çözüleceğini ummak ham hayaldir.Esas olan kurallar değil uygulamadır.Üstelik bugün ısrarla anayasa değişikliği isteyenlerin uygulamalarına bakıldığında yapanı siviller de olsa sivil,demokrat bir anayasanın çıkmayacağı,esas hedefin Cumhurbaşkanını tatmin etmek olduğu görülüyor.Saddam,Esat tipi, bir başkanlık sistemi ile demokrat,özgürlükçü bir anayasa arayışı bir araya gelmez.İktidarın üzerinde CB'nin vesayeti olmasa ortaya sivil bir anayasa çıkabilirdi. Ancak muhariki başkanlık hedefi olan bir anayasa çalışmasından beklentileri karşılayacak bir metin çıkmaz.