
YENİYIL,ESKİ SORUNLAR
Türkiye 2016'ya sorunlarını çözerek değil,erteleyerek giriyor.Gittikçe bir iç sorun haline gelen Suriye meselesi ağırlaşarak sürüyor.PKK terörü can almaya devam ediyor. Komşularla ilişkiler sıfır. Bütün bu olumsuzluklar içinde biz başkanlık sistemini tartışıyoruz. Sanki Türkiye'nin bir terör sorunu,dış politika meselesi yokmuş gibi bütün siyasi enerjimizi -bir kişinin egosunu tatmin etmek için-tüketiyoruz.
Türkiye'nin yeni bir sisteme ihtiyacı yok.Cumhurbaşkanı'nın önerdiği sisteme hiç yok.Zira teklif edilen sistemin ABD'de deki uygulama ile hiç bir benzerliği yok.Aslında adları başkanlık olmasa da Suriye'de Esat'ın,Irak'da Saddam'ın,Libya'da Kaddafi'nin uyguladığı sistemde bir nevi uyarlanmış başkanlık sistemleri idi. Bu ülkeleri bu sistemin nereye getirdiğini gördük. AKP'nin gündeme getirdiği Başkanlık sisteminin de bu ülkelerdeki uygulamalardan hiç bir farkı yok. Esas olan bir kişi veya siyasi heyetin egosunun tatmin edilmesi değil,ülkenin biriken meselelerinin çözülmesidir.
AKP iktidarı 13 yıl önce bir Kıbrıs sorunu devraldı,bugün o sorun yerinde duruyor. Üstelik bugün Türkiye daha dezavantajlı bir durumda. Terör büyük oranda bitirilmişti, bugün daha kitlesel ve meşruiyet sınırına yaklaşmış,uluslararası iyi ilişkiler kurmuş bir pozisyonda duruyor. Tarihi perspektiften mahrum bakış açısı can çekişen bir örgütü devletimsi bir yapı haline getirdi. iktidarın hatalarını,kibir politikalarının bedelini güneydoğuda vatan çocukları ödüyor.
2016'da bütün bu sorunları daha yoğun bir şekilde konuşmaya devam edeceğiz. Daha öncede yazdım,iktidarın hala bir terörle mücadele stratejisi yok.Günü birlik politikalarla her gün derinleşen bu mesele çözülmeye çalışılıyor. Bir gün çözüm diyenler bir başka gün savaş naraları atabiliyorlar.Devletin varlığını tehdit eden sorunlar karşısında önce kısa,uzun ve orta vadeli planlar yapmak gerekir. Kısa vadede terör örgütü hedef alınır,orta ve uzun vadede onun tabanını oluşturanları kazanacak politikalar geliştirilir.İktidar şu anda sadece elinde silah olan teröristle mücadele ediyor. Onu sokağa salanla,motive edenle,eline silah tutuşturan ideoloji ile,onu madden ve manen besleyen kaynakla mücadele etmiyor.Sivrisinekle mücadele ederken bataklığı ihmal ediyor.Teröristin elindeki silahı alıyor,o silahı üreten fabrikayı kapatmıyor. Bir kaç ayda yüzlerce şehit verilmesine rağmen PKK'nın tek bir radyosu,tek bir televizyonu,tek bir gazetesi kapatılmadı. Belediyelerde KCK' vergi toplamaya devam ediyor.HDP'li belediyelerin açtığı kültür merkezleri terörist üreten fabrika gibi çalışmayı sürdürüyorlar.Bir tanesi bile kapatılmadı. Bu merkezlerde seminerler veriliyor,ideolojik eğitim yapılıyor,dağda olanların aileleri yaz aylarında pikniğe çıkarılıyor,hapishanede olanların yakınları ile ilişki kuruluyor,çeşitli etkinliklerle örgüt bağlantıları canlı tutulmaya çalışılıyor.Bu tip faaliyetlerin önü alınmadan dağa çıkışlar, dolayısıyla terör bitirilemez.
Yeni yıla sorunları ağırlaşan bir ülke olarak giriyoruz.Daha kötüsü bu sorunlar karşısında topluca duracak bir iç bünye yok.Nefret siyaseti toplumu ortadan ikiye böldü.Birbirini kollayan,hasım gibi bakan kamplar oluşturuldu.Böyle bir toplumsal yapıyla birikmiş problemlerin üstesinden gelmek kolay değil. Yeni yıl da bütünleşmiş,problemlerini çözmüş,kucaklaşmış bir Türkiye diliyor,bütün okuyucularımın yeni yılını kutluyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.