Yıldıray Çiçek'in mektubu‏

Yıldıray Çiçek arkadaşımızın mektubunu okudum.

Yıldıray kardeşim için önceki yıllarda şunu yazmıştım,12 Eylül'den sonra hareketin çekirdeğinden gelip,genelmerkez'de basın danışmanlığı yapan ilk kişi ve harekete olan bağlılığı çocuk yaşta başlamıştır.

Bin tane Selahattin Önkibar'ı,Metin Özkan'ı,Murat İde'leri değişmem demiştim.

Görevini yani yüklendiği misyonunu, tam manası ile yerine getiriyor,bizim hoşumuza gitsede gitmesede,Meral abla ile ilgili yazısında,yazdıklarını doğru kabul ederek yazmak istiyorum.

Meral Akşener'e gönderdiği duygulu mektubu okudum...
Kırmamak için ne kadar itinalı davranmış,kendi üslubunun bayağı dışına çıkmış...
Biraz maziye dokunmuş,biraz çizgilere vurgu yapmış...
Aslında ülkücü hassasiyetlere girip girip çıkmış...
Çizginin önemli olduğunu yazmış,geçmiş geleceğin referansıdır prensibi ile yorumlamış.

Allah var Meral ablayı destekleyen arkadaşlara baktım,içlerinde Meral abla gibi siyasete direk başka partilerde başlayıp gelenler bulunmamaktadır.

Daha çok 80 öncesi Ülkü ocaklarında veya MHP'de görev yapmış,bir ara hareketten ayrılmış,BBP ANAP ve DYP çizgisinde kalmış arkadaşlarda mevcuttur...

Onlarda geçmişteki sıkıntıları nedeni ile harekette yer bulamamış veya istediği yerlere gelememiş arkadaşlar.

Batılı gibi düşünsek,bir başka partiden gelip, hiç bir partide bir numara olamazsınız...
Batıda gençlik kollarından başlamadan kimse o partiye genelbaşkan olamaz...
Batıda yüksele yüksele gelirsiniz,Cem Özdemir 17 yaşında yeşiller partisine girmiş,bugün partinin eşbaşkanıdır...

Özellikle ideolojik partilerde zor bir iş,Fransa'da Le'pen yerini kızına bıraktı...

Yani batılı bu konuda hassas,bizim her konuda olduğu gibi,bu konularda kurallarımız veya ilkelerimiz bulunmamaktadır.

MHP zorluklar yaşamış bir parti olduğu için soruyor?
Benim sıkıntılı günlerimde neredeydiniz...
Dün Türkeş bu davayı yürütmek için gerekirse, cami avlusuna mendil açarım dediğinde neredeydin diye sorarlar...
Aslında bu soruları sormak çokda normaldir...
Tabiki genelbaşkan olmak için yola çıkanlara ,zor sorular soracaklardır,bu sorular dahada artacaktır.

Aslında biz MHP'lilere çok basit iki soru sormak gerekiyor?
Birincisi karar vereceğiz ya insanların geçmişine bakmadan,her ne şekilde olursa olsun , iktidar olmanın yolları neyse onu yapacağız...
İkincisi bu hareket ilkeli ve doktriner bir hareket,bu partinin bir numarası,bugüne kadar hareketin ölçülerinden taviz vermemiş insandan seçilir.bu parti iktidar olamasada bu prensiblerinden vaz geçmeyecektir.

"Aslında birazda kırılma noktasındayız."

Galatasaray kulubünün başkanlığında bazı prensipler varya,liseden olmayanlar başkan olamıyorlar,anladığım kadar öyle bir düşüncedir.

Fazla lafı uzatmaya lüzum yoktur,cemaatmış,Tayyip Erdoğan'mış,Çiller'miş,Yıldıray Çiçek biz ikincisini tercih edeceğiz diyor.

Aslında güzel bir üslupla kırmadan dökmeden bunları anlatabiliriz,bununda MHP'de prensip olması gerektiğini belirtmekte yarar bulunmaktadır.

MHP yol ayrımına bundan dolayı girecektir,istediğiniz yerden gelip MHP'de siyaset yapabilirsiniz,bir numara olmanız için bu ilkelerimizden taviz vermeyiz...
Bunu dillendirmek açık anlatmak gerekir,lafı fazla dolaştırmaya gerek yoktur.

Tabiki son kararı MHP'nin değerli delegeleri verecektir.


Meral Akşener başarılı bir siyasi hayat geçirmiştir...
Gençliğinde ülkücü olduğunu defalarca söyledi,talebeleri ile görüştüm ülkücü olduğunu anlattılar...
Yani tek problem DYP'de başlayan siyasi hayatıdır...
Evet!. Acı ve müşakkatlerle dolu hareketin mensuplarının bunu sorgulaması normaldir...
Meral abla darılmasın o kadarda olacaktır.

Tabiki!.
MHP'ye gelmiş...
Gençliğinde Ülkücülüğü yaşamış insanları, belli yerlere getiriyorsak,adaylıklarınıda kabullenmek zorundayız.

Bugün rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu yaşasa ve genelbaşkan adayı olsa,ona daha çok sorular sorulurdu.

Benim fikrimi sorarsanız?
MHP'nin başına ne geliyorsa ilkesizlikten geliyor...
MHP özellikle önemli prensiplerini oy almak için çoktan kaybetmiştir...
MHP değilmidir?iki partiye oy vermem,birisi DEHAP birisi MHP ikiside ırkçı parti diyen adamı MYK'sına aldı...
MHP değilmi hareketin çilesini sıkıntısını çekmiş insanları kapı önüne koydu...
MHP değilmi ne yidüğü belli olmayan insanları kontenjanlardan vekil yaptı...
MHP değilmi ülkücülere zulüm eden emniyetçileri, yeğenlerini vekil yaptı,MYK yaptı...
Bu iş böyledir,hani Mardin Münih hattı filminin son sahnesi var,biz nerede hata yaptık,bu oy getirir diyerek verdiğiniz tavizlerin bedellerini bugün ödemeniz gerekiyor...
Kendi evlatlarımıza değer malesef?vermedik,şimdi ilkeden bahsediyoruz.

Evet!.
Ülkücüler bunun kararını verecek?
Kimseyi kırmamak gerekiyor aday herkes olabilir,sonucu ülkücü irade ortaya çıkaracaktır.

Aday olan insanlara kim olursa olsun,yarın genelbaşkan olacakmış gibi muamele yapmak gerekir...
Bu dereden daha çok sular akacaktır,kırmadan dökmeden yürütsek biz kazanırız.

Tabiki!.
İktidar olmayı çok basit gören arkadaşlara tavsiyem;
Erkan Mumcu ANAP'ın,Mehmet Ağar DYP'nin başına büyük bir iddaa ile geçtiler ve iki partide siyaset mezarlığının çöplüğünde yerlerini aldılar.

Ya Yıldıray'ın mektubunda acı ifadelere rağmen,Meral Akşener gibi partiye sonradan katılanlar,iradenin tecellisi ile genelbaşkan olacak...
Yada ülkücü hareket ne olursa olsun,çizgisinde kırığı olanların genelbaşkan olamayacağını deklare etmiş olacak...
Bu benim yazdıklarım acı ama gerçek,bir kırılma yaşanacak.

Gelecek yazılarda Sinan Oğan'a her yerde sorulan soruyu yazacağım.


Allah'a emanet olunuz

 

HABİB YALÇIN

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi