1- BOĞAZ, BEŞİKTAŞ, ORTAKÖY HATTI

Boğaz hattında çalışan vapurlara binmek, sıcacık çayınızı yudumlarken, İstanbul’u hiç yorulmadan izlemenin en keyifli yollarından biri. Eğer Anadolu yakasında iseniz Kadıköy-Beşiktaş vapuruna binip Beşiktaş’a varıncaya kadar, İstanbul’da gezilecek tarihi ve turistik yerlerden Haydarpaşa Garı’nı, Dolmabahçe ve Topkapı Sarayları’nı, Galata Kulesi’ni ve kıyılardaki önemli sarayları Boğazın ortasından izleyebilirsiniz. Beşiktaş’ta indikten sonra, kısa bir Beşiktaş çarşısı turu ardından belediye otobüsleri ile Ortaköy’e geçebilirsiniz. Ortaköy Camii etrafında dolaştıktan sonra ister sahildeki kafelerin birinde çay, kahve içebilir, ister sıra sıra dizilmiş kumpircilerden kumpirinizi alıp sahildeki banklarda oturabilirsiniz. Her iki seçenekte de İstanbul dediğinizde ilk akla gelen Boğaz ve Ortaköy Camii manzarası emrinize amade, kuş yemi alıp güvercinleri beslemek de şahane:)

2 – KURUÇEŞME, ARNAVUTKÖY, BEBEK VE RUMELİ HİSARI

İstanbul Boğazı kenarındaki en keyifli yürüyüş rotasına sahip Ortaköy-Kuruçeşme-Arnavutköy-Bebek-Rumeli Hisarı hattını yaklaşık 1 saatte yürüyebilir, İstanbul Boğazı’nın keyfini maksimum şekilde çıkarabilirsiniz. Yürüyüş boyunca yine Boğaz’a sıfır olarak konumlandırılmış İstanbul’un en güzel parklarından Kuruçeşme Parkı ve Bebek Parkı’nda mola verebilirsiniz. Bebek merkezde ünlü görme garantili Bebek Kahve’de bir çay, kahve içmeyi unutmayın.

3 – DOLMABAHÇE SARAYI

Dolmabahçe Sarayı Beşiktaş ile Kabataş arasında, Boğaz kıyısında,250 bin metrekarelik bir alanda yer alıyor. Osmanlı döneminde yaptırılmış olan sarayın en önemli özelliği Cumhuriyet döneminde, Atatürk’ün İstanbul ziyaretlerinde ikametgâh olarak kullanması ve Ulu Önder Atatürk’ün 10 Kasım 1938’de bu sarayda vefat etmesi. Bu anlamda Dolmabahçe Sarayı hem Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemindeki saray yaşamını gözler önüne sermesi, hem de Atatürk’ün son zamanlarını geçirdiği evi olması nedeniyle İstanbul’da kışın gezilecek tarihi yerlerin başlarında bulunuyor. Hazır bu bölgedeyken Dolmabahçe Sarayı’nı da ziyaret edebilirsiniz.

4 – BEYOĞLU, TAKSİM, GALATA KULESİ

Ortaköy ve Dolmabahçe Sarayı gezisi sonrası, İstanbul’da gezilecek turistik yerlerden Taksim’e de geçebilirsiniz. İş çıkış saatinde değilseniz, Ortaköy’den otobüsle Taksim’e gitmek en fazla yarım saatinizi alır. Taksim’e geldiğinizde Taksim Meydanı’ndan İstiklal Caddesi boyunca Galatasaray Lisesi’ne doğru yürüyüş yapabilir, İstanbul’da gezilecek caddeler deyince ilk akla gelen İstiklal Caddesi boyunca Galatasaray Lisesi’ne doğru yürüyebilirsiniz. Galatasaray Lisesi’nin karşısındaki Balık Pazarı’nı gezebilir, Balık Pazarı’nın girişindeki İstanbul’un en ünlü kokoreççilerinden Mercan’da ayaküstü ekmek arası kokoreç yada midye tava atıştırabilirsiniz. Hemen devamındaki Nevizade Sokak’ta ya da Çiçek Pasajı’nda yemek yiyip birşeyler içmek de oldukça keyifli. Karınlar doyduysa İstiklal Caddesi boyunca Tünel’e kadar devam edebilir, eski hareketli havası kalmamış olsa bile, Asmalımescit’ten geçerek Tünel’e ulaşabilirsiniz.

5 – MADAME TUSSAUDS BALMUMU HEYKEL MÜZESİ

Taksim’e kadar gelmişken Madame Tussauds’nun İstiklal Caddesi’ndeki merkezini ziyaret etmek de kış ayları için keyifli bir alternatif. Madame Tussauds’da Arda Turan’dan Hidayet Türkoğlu’na, Einstein’dan Leonardo de Vinci’ye, Zeki Müren’den Madonna’ya, Justin Bieber’dan Lady Gaga’ya, MFÖ’den Rihanna’ya, Adile Naşit’ten Barış Manço’ya, Shek’ten Hollywood yıldızlarına pek çok ünlü ismi bir arada ve yakından görme imkanı bulup yıldızlara dokunmanın heyecanını yaşayabilirsiniz.

6 – İSTANBUL İLLÜZYONLAR MÜZESİ, BEYOĞLU

Yine Taksim’de sıra dışı bir müze olan İstanbul İllüzyonlar Müzesi kışın keyifli bir gün geçirebilmek için iyi bir alternatif. Bir dizi yeni ve keşfedilmemiş illüzyon ile sayesinde son derece büyüleyici görsel, duyusal ve eğitsel bir deneyim yaşatmak için İstanbul İllüzyonlar Müzesi sizleri ve çocuklarınızı bekliyor.

7 – SULTANAHMET MEYDANI, SULTANAHMET CAMİİ VE YEREBATAN SARNICI

Sultanahmet’e gidebilmek için en mantıklı yol Kabataş-Zeytinburnu arasında çalışan tramvay hattını kullanarak  Sultanahmet durağında inmektir. Anadolu yakasından gelenler Kadıköy’den vapur ile Kabataş, Karaköy ya da Eminönü’ne geçerek Kabataş – Zeytinburnu tramvayına binebilir. Sultanahmet Meydanı’ndaki Alman Çeşmesi, Mısır Dikilitaş, Örme Dikilitaş ve Yılanlı Sütunu inceledikten sonra Bizans döneminden kalma ünlü Yerebatan Sarayı adı verilen büyük su sarnıcını ziyaret edip burada Osmanlı kıyafetleri ile sultan ve padişah tahtına oturarak fotoğraf çektirebilirsiniz. Fotoğraf çekilirken eğlenmek garantili:)

8 – TARİHİ SULTAN AHMET KÖFTECİSİ, SULTANAHMET PARKI VE EROL TAŞ KAHVESİ

Yerebatan Sarnıcı ziyareti sonrası altı minareli, ünlü Sultanahmet Camii’ni (Blue Mosque) dıştan ve de içten incelemek büyüleyici. Karınlar açıktıysa Tarihi Sultanahmet Köftecisi, orijinal haliyle sizi bekliyor. Buranın köftesini ve piyazını yemeden Sultanahmet’ten ayrılmak, geziyi eksik tamamlamak olur. Yalnız Sultanahmet’te yanyana dizili birbirine benzer, Tarihi Sultanahmet Köftecisi ibareli pek çok köfteci var. Orijinalinde yemek istiyorsanız Tarihi Sultanahmet Köftecisi Selim Usta’da yemelisiniz.

SULTANAHMET CAMİİ

Karınlar doyduktan sonra Sultanahmet Arkeolojik Park’ın içindeki havuz başında oturup Ayasofya ve Sultanahmet Camii manzarasının keyfini sürebilirsiniz. Buradan geçerek 10 dakika yürüyüş mesafesindeki Cankurtaran’a gidebilir, rahmetli karakter oyuncusu Erol Taş’ın eski yıllardaki film kareleriyle donatılmış kahvesini ziyaret edebilirsiniz. Erol Taş sağlığında film setlerinden arta kalan zamanlarda bu kahveyi işletiyor ve personele bizzat yardım ediyordu. Kahve şu anda yarı müze havasında işlevini sürdürüyor.

9 – AYASOFYA CAMİ

Havada asılı gibi duran baş döndürücü kubbesi, oyma mermer sütunları ve eşsiz mozaikleriyle sanat ve mimarlık tarihi bakımından dünyanın en önde gelen anıtlardan biri olan Ayasofya cami İstanbul’da gezilecek tarihi ve turistik yerlerin başlarında bulunuyor.

10 – TOPKAPI SARAYI

Ayasofya’dan sonraki durağımız, İstanbul’un tarihi sembolü sayılan Topkapı Sarayı. Fatih Sultan Mehmet döneminde inşa edilmiş ve Cumhuriyet döneminde müze haline getirilerek kapıları halka açılmış olan Topkapı Sarayı İstanbul’da gezilecek tarihi ve turistik yerlerin başında geliyor. 600 yıllık Osmanlı İmparatorluğunun 400 yıllık bölümü Topkapı Sarayı’ndan yönetilmiş olduğu için Saray tarihi anlamda büyük önem taşıyor. Topkapı Sarayı giriş ücreti 40 TL. Müze kart geçerli. Topkapı Sarayı ziyareti sonrası Osmanlı İmparatorluğu döneminde Topkapı Sarayı’nın güllerle dolu dış bahçesi olarak kullanılmış olan, aynı zamanda Nazım Hikmet’in ceviz ağacı olduğu Gülhane Parkı’nın çiçekli bankalarından birinde oturup dinlenebilirsiniz.

11 – PANORAMA 1453 TARİH MÜZESİ

Kabataş-Bağcılar metrosu ile Topkapı durağına geldikten sonra yaklaşık 150-200 metre mesafedeki, Topkapı Kültür Parkı sınırları içerisinde bulunan Panorama 1453 Tarih Müzesi’ni ziyaret etmelisiniz. Top sesleri, mehter müziği ve Osmanlı atlarının kişnemelerinin efekt olarak kullanıldığı muhteşem görseller sunan bir fetih şöleni sizleri bekliyor. Büyük bir odanın içinde, kilometrelerce uzaklıktaki İstanbul surlarında İstanbul’un fethini izliyorsunuz. Dünyada 360 derece panoramik resimlerin dairesel biçimde sergilendiği yerler çok. Ancak gökyüzünün de resme dahil edilerek yarım kürenin tamamının bu boyutlarda sergilendiği tek yer Panorama 1453 müzesi. Bence İstanbul’da gezilecek yerlerin olmazsa olmazı.

12 – BEYAZIT MEYDANI, SAHAFLAR ÇARŞISI, KAPALI ÇARŞI VE MISIR ÇARŞISI

Kabataş-Bağcılar metrosunu kullanıp Beyazıt durağında indiğinizde Beyazıt Meydanı’na rahatlıkla ulaşırsınız. Beyazıt Meydanı’nı ve ünlü İstanbul Üniversitesi girişini izledikten sonra, kitaplarla ilgili iseniz yakındaki ünlü Sahaflar Çarşısı’nı gezebilirsiniz. Esnaftan kime sorsanız sizi yönlendirirler. Bu bölge aynı zamanda ünlü Kapalı Çarşı’nın da güneybatı girişi. Buradan Kapalı Çarşı’ya girerek Mısır Çarşısı ve Eminönü yönüne, geze geze, sindire sindire yürüyor ve tarihi İstanbul’u keşfediyor, hissediyorsunuz. Cıvıl cıvıl Mısır Çarşısı’ndaki envai çeşit baharat satan baharatçılardan, kuruyemişçilerden alışverişinizi yapıp Eminönü’ne ulaşırsınız.

13 – EMİNÖNÜ’NDE BALIK EKMEK VE GALATA KÖPRÜSÜ

Bir dönem İstanbul’un en önemli ticari merkezi konumunda bulunan İstanbul’da gezilecek tarihi ve turistik yerlerden Eminönü belirli bir kitle tarafından hala elektronik eşya, saat, ev eşyası ve giysi alışverişi için sıkça ziyaret edilmekte. Siz de ister bu dükkanları gezebilir ister sahildeki süslü püslü teknelerden balık ekmek alabilirsiniz. Karşınızda kalan Galata Kulesi’ne nazır balık ekmeğinizi yedikten sonra Galata Köprüsü’nden geçerken ister balık tutanları izleyebilir ister köprü altındaki kafelerde bir şeyler içebilirsiniz.

Daha kallavi bir yemek keyfi için İstanbul’un en köklü kebapçılarından Hamdi Restoran’da, Galata Kulesi’nden Boğaz Köprüsü’ne uzanan eşsiz manzaraya nazır kebap keyfi yapabilirsiniz.

14 – RAHMİ KOÇ MÜZESİ, HALİÇ

Eminönü’nden Haliç’e doğruuzandığımızda İstanbul’un en güzel müzelerinden Rahmi Koç Müzesi ile buluşuyoruz. 1994 yılında işadamı Rahmi Koç’un desteği ile açılan Türkiye’de sanayi, ulaşım, endüstri ve iletişim tarihine adanmış ilk önemli müze olan Rahmi Koç Müzesi’nde çocuklarınız ile birlikte nostaljik Fenerbahçe vapurunu gezebilir, klasik arabaları inceleyebilir, Renkli Matematik Dünyası bölümündeki interaktif deney setleri ile eğlenebilirsiniz.

15 – EYÜP SULTAN CAMİİ VE PIERRE LOTI TEPESİ

Haliç’e kadar gelmişten eski İstanbul ruhunu yaşatan semtlerden Eyüp’ü ve Osmanlı’nın İstanbul’a bıraktığı en büyük miraslardan biri olan Eyüp Sultan Camii’ni ziyaret etmemek olmaz. Tarihi Eyüp Sultan Güveçcisi’nde bir çeşit kıymalı pide olan Eyüp güveçlerini yiyip buradan Pierre Loti Tepesi’ne çıkabilirsiniz. Tarihi Pierre Loti Kahvesi’nde Haliç manzarasına karşı salebinizi ya da Türk kahvenizi yudumlamak da İstanbul’un kış aylarında keyfini sürmek için güzel bir alternatif.

16 – MİNİATÜRK

Türkiye ve Osmanlı coğrafyasından 128 maket eserin sergilendiği Miniatürk’te Ayasofya’dan Selimiye’ye, Rumeli Hisarı’ndan Galata Kulesi’ne, Safranbolu Evleri’nden Sümela Manastırı’na, Amasya Yalıboyu Evleri’nden Nemrut Dağı Kalıntıları’na dek gezmek,  Boğaz Köprüsü’nden yaya olarak geçerken Beylerbeyi Yalısı’na el sallamak mümkün.

17 – İSTANBUL AKVARYUM, FLORYA

Birbirinden farklı balıkları keşfetmek, köpek balıklarını beslemek, helikopter turu yapmak ve amazon ormanlarında dolaşmaya ne dersiniz? O zaman sizi kış ayları için muhteşem bir alternatif olan İstanbul Akvaryum’a alalım. Florya Şenlikköy’deki Aqua Florya AVM bünyesinde bulunan dünyanın en büyük tematik akvaryumu Florya İstanbul Akvaryum’da neler var, nasıl gidilir ve giriş ücreti nedir vb. detaylara ve bizim İstanbul Akvaryum maceramız için tıklayın…

Editör: TE Bilişim