Tartışmalar başlamış, karşılık hamleler yapılmıştı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bir TV programında “Buğra Kavuncu’nun seçilmesini istemek gibi bir niyetim yok. Buraya da beni Buğra Bey getirdi. Ben Meral Akşener olarak bu partinin genel başkanlığına seçilmiş bir insanım. İstanbul’da ikamet ediyorum. Diğer adayımız bana geldi 'Aday olmak istiyorum' dedi. Ben 'Tamam' dedim. Ersin Bey de benim atamamla gelmiş bir arkadaşımız. Buğra Bey’in atanmasında da benim imzam var. Benim istediğim belden aşağı propaganda yapan babamın oğlu olsa izin vermem. Anlayan anladı onu" demişti. Karşılıklı ataklar devam ederken, Buğra Kavuncu’nun Genel Merkez yanımda imajı vermek için adaylığını açıkladığı törene Genel Merkez’den katılımlar olmuş, ama istediği gibi gerçekleşmediği öğrenilmişti. Katılımcılar arasında iki Genel Merkez görevlisinin yer aldığı bunlarında orada olma sebeplerinin çok farklı olduğu aktarıldı. GİK ÜYESİ SULTAN NESLİHAN SEVEN’İN FETÖ PROPOGANDASI İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Sultan Neslihan Seven’in, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu hakkında FETÖ’cü olduğuna dair propaganda yaptığı iddia edildi. AKŞENER’E RAĞMEN Akşener Sultan Neslihan Seven’i İYİ Parti yönetiminde istemiyor. İYİ Parti GİK Üyesi Sultan Neslihan Seven’in diğer ve ilginç bir özelliği ise, GİK seçimlerinde Akşener tarafından listeye alınmamasına rağmen, bazı Genel başkan yardımcılarından aldığı destekle listeyi delerek GİK üyesi olması. KAVUNCU'NUN TEPKİSİ İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu'nun ise Sultan Neslihan Seven ve bunun gibilerin sisyasetten uzak tutulması gerektiğini bu konu ilgili ne yapılacaksa yapacağını yakın çevresi ile paylaştığı gelen bilgiler arasında. Meral Akşener’in “Belden aşağı propaganda yapan babamın oğlu olsa izin vermem” sözlerindeki ismin GİK Üyesi Sultan Neslihan Seven olduğu ve buna benzer bir çok ismin yer aldığı gelen bilgiler arasında.