The New York Times’da yayınlanan bir analizde, Türkiye’nin Rusya’dan yaptığı ucuz fiyatlı petrol ithalatı geçen yılki günlük ortalama 113 bin varil seviyesinden 292 bin varile çıktığı belirtildi. Türkiye’nin Rusya’dan piyasa fiyatının oldukça altında bir fiyatla motorin de satın aldığı söyleniyor.

‘TÜRKİYE SAYESİNDE SAVAŞ ÖNCESİ DÖNEMDEN DAHA İYİ’

Kömürde de benzer bir durum olduğu belirtilen analizde, Avrupa Birliği'nin Rusya'da kömür yasağının yürürlüğe girdiği Ağustos ayından Kasım ayına kadar Türkiye'nin Rusya'dan aylık ortalama ithalatı 2,1 milyon ton oldu. Bu rakam, geçtiğimiz yılın aynı döneminde 630 bin tondu.

Petrol taşımacılığını takip eden bir şirket olan Kpler’den analist Viktor Katona, "Türkiye, Rus kömürünün en büyük alıcısı haline geldi. Türkiye ve Çin sayesinde Rusya'nın kömür ihracatı yaptırım öncesi seviyelere döndü" dedi.

YAPTIRIMLARIN ‘ARKASINDAN DOLAŞIYOR’

Kpler'e göre, Türkiye geçtiğimiz altı ayda günde ortalama 292 bin varil Rus ham petrolü satın aldı. Analizde, Rus petrolünün Türkiye’de bulunan rafinerilerde işlenerek yurt dışına satıldığı ve bundan yüksek kar elde ettiği de anlatılıyor. Finlandiya merkezli Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi’ne göre, Rus petrolü, giderek artan miktarlarda Rus ham petrolünün rafine edildiği ve ülkenin Avrupa Birliği'ne rafine petrol ürünleri ihracatını artırdığı Türkiye üzerinden yönlendiriliyor.

‘TÜRKİYE’NİN ENERJİ MERKEZİ OLMASININ BİR ANLAMI YOK’

Brüksel'deki Bruegel Enstitüsü'nden Simone Tagliapietra, Putin'in Türkiye'nin bölgesel bir enerji merkezi olma arzusunu "NATO ittifakı arasında gerilim yaratmak" amacıyla kullandığını söyleyerek “Stratejinin başarılı olacağından şüpheliydi. Avrupa, önümüzdeki yıllarda Rus enerjisine bağımlılığını sona erdirmeye kararlı olduğundan, Türkiye'de bir enerji merkezi fikrinin şu anda ekonomik bir anlamı yok” dedi.

Editör: Muharrem Kılı