Milletimiz yaptı.

Ne kadar taşlanılsa da adamlar yaptı ya. Her kesin bir baktığı şey veya yer vardır. Hayatı oradan görür. 60 yaşındayım. Bu yaşa kadar ülkemde ve dünyada türlü, türlü yönetimlere tanık oldum. Savaşlar oldu.  Dünyada ve ülkemin içinde olduğu. Birçok felakete tanık oldum.

İhtilaller, darbeler askeri yönetimleri yaşadım. Sıkıyönetimi iliklerime kadar yaşadım. Koalisyonlar, askeri yönetimler, her tür yönetim şeklini de yaşayarak deneyimledim. Yani yönetimin her türünü de yaşadım… Geçmişi de okuyarak bilgilenmemin eşliğinde, dünyanın nasıl, hangi etkenlerle şekil aldığına da görüp, biliyoruz. En büyük deneyim yaşamaktır. İyi de okurum. *** Bizler sevmek için bahane ararken, sevmemek için de neden buluruz. Bir şeyi ya tümden sevip hiç kusur görmez, ya ada tümden kusurlarıyla kabul ediyoruz. Maalesef… Günümüz politikası da aynı yöntemle işliyor. Oysa her şeyi iyisi ve de kötüsüyle birlikte değerlendirilmesi gerekir mi? Hayatın ve dünyanın işleyişi zamana ayak uydurup sürekli değişiyor. Bileşenler ve etkenler değişse de değer verdiğimiz önemler değişmez. Milli değerler gibi. *** Mayıs 2011 Samsun'a bir toplantı için gitmiştim. Şöyle bir yazı vardı duvarlarda asılı.

HEDEF 2023

İktidardaki mevcut HÜKÜMETİN reklamı idi. O zaman dehşete düşmüştüm. Çünkü o zaman Hükümetin içine ŞEYTAN KAÇMIŞTI. Çok üzülmüştüm. Gidişat ülkemizin yok oluşuna doğru gidiyordu çünkü. Şükür 2023'ü gördük. Her şey o yıllardan çok farklı oldu şimdi. O zamanki yönetimin icraatları tamamen değişti. Ülkem, Milletim Türk Devleti yapısına geldi. Demek ki milletim isterse çok şey değişebiliyormuş. Şimdi okuyanların bir kısmının beni acımasızca ekleştireceğini de biliyorum. Ama ben 60 yıllık deneyimimle bunları da yazmak zorundayım. Yaptılar… Yaptılar… Evet, yapılamaz denen, olanaksız görülen birçok şey yapıldı. Dış güçlerin istemediği ülkemiz çıkarına çok şey yapıldı ve yapılıyor. Denizde gemilerimiz. Havada istenilen aşamada olmasa da uçaklarımız. Karada akrabalarımız oldu mu? Oldu. Ne kadar inkâr etseler de var. Yapıldı. Yolları, hastaneleri, havaalanlarını insanlarımıza verilen hizmetler vs... Savunma sanayimiz hızla gelişiyor ve dünyada da adından söz ettiriyor. Denizlerde hükmümüz sürmeye başladı. Yeraltı ve üstü bütün maden, enerji ve kaynaklarımız ülke adına insanımız faydasına sunulmaya başlandı mı? Evet…

Atatürk'ün bağımsızlık ilkesinin hedeflerine doğru atılımlar yapılıyor mu? Evet… Savunma sanayimiz dünyada göz dolduruyor mu? Evet… Bütün bunları birileri yapmadı. Topyekûn Türk Milleti yaptı.

Türk Milleti, Atatürk'ün izinde ve yolunda ülkemizi dünyadaki yerine ulaştıracak. Gidişat onu gösteriyor. Yapılanlar yeter mi? Yetmez. Çok daha fazlasının yapılması için devamlılık ön koşul derim. Sömürücü güçlere Türk Milleti kendi oldu, gücünü buluyor diyeceğim, dünyada yerini alıyor da derim. Şimdi hayat pahalılığı denecek… Bende kararlılıkla, birlikte ve beraberce ucuz politikaları da bu millet yener derim. Savaş ve dünyada yaşanan dünyayı altüst eden salgın gıda tedarik zincirini de alt üst ettiğinden temel gıda maddelerine ulaşım zorlaştığı için hayat çok pahalandı, bütün bunlar kabulüm. Dünya da aynı şeyi yaşıyor. Sadece biz yaşamıyoruz. Bunlar kalıcı değil geçecek… Önemli olan devletin güçlü ve de bağımsız olmasıdır. Devlet güçlenirse insanımız da mutlu olur. Hayat seviyesi yükselir. *** En güçlü insan kim diye sorsam herkesin kendi güç anlayışına göre cevap verecektir. Kimi para, kimi makam, kimi soyadı vs. sıralayıp gidecek. Bana göre en güçlü insan kendi ayakları üzerinde kimseye muhtaç olmadan hayatta meydan okuyandır. İnsandan devlete gidersek, en güçlü devlette hiçbir yere bağlı kalmadan kendi hükmünü sürdürendir. Dünyada yaşıyoruz ve ülkemizi de dünya ile bir düşünmek zorundayız. Bu seçim dünyaya karşı ÜLKEMİZİN seçimi olacaktır. Bununda asla unutulmaması gerekir.  

Kalın Sağlıcakla__Önce Ülkem ve Milletim__Meyrem’ce