Tarihçe:

Ukrayna, SSCB’nin dağılması sonrası 1991 yılında bağımsızlığına müteakip tarafsızlığını ilan etmekle birlikte 1994’ten itibaren NATO’ya selam çakınca ipler gerilmişti. 28 Şubat 2014’e gelindiğinde Rusya Kırımı işgal etmiş ve 8 yıl sonrasında, 24 Şubat 2022’de Rusya-Ukrayna savaşı fiilen başlamıştı.

Ancak bu kez, Rusya’nın de-factosuna, ABD ve AB öncülüğünde batı tavır koyarak Ukrayna’nın yanında yer aldı. Küresel ölçekte gıda arzı yönünden önemli olan bu ülkeler için ne halleri varsa görsünler denil(e)medi. Savaş bütün dünyayı ilgilendirir hale geldi.

Savaşla birlikte Ukrayna’nın Karadeniz limanlarındaki yük gemilerinin hareket kısıtı küresel gıda krizinin işaretini verdi. Ve bir sevkiyat koridoruna ihtiyaç duyuldu.

Tahıl Koridoru:

Türkiye ve Birleşmiş Milletler (BM) arabuluculuğunda, özellikle hububatın dünyaya taşınmasına dair Gıda tedariğinin güvenliği için Temmuz 2022’de İstanbul’da, Ukrayna ve Rusya arasında, “Tahıl Koridoru Anlaşması” imzalandı. 1 Ağustos 2022’de ilk geminin hareket etmesinden anlaşmanın bittiği kararına kadar tahıl koridorundan 1000’i aşkın gemi ile taşınan 33 milyon ton civarında tahılın, yüzde 40’ı Avrupa’ya, yüzde 30’u Asya’ya, yüzde 13’ü Türkiye’ye, yüzde 12’si Afrika’ya ve yüzde 5’i Orta Doğu’ya taşındı.

Rusya, 17 Temmuz 2023’te süresi dolan anlaşmayı uzatmayarak, çekildiğini duyurdu.

Alternatif Yol Arayışları:

Savaşan ülkelerin göreceli denk olmamasına karşın batının açık ara destekleri ve Rusya’nın içsel sorunları nedeniyle, savaş ister sulh ister teslimiyetle sonuçlan(dırıl)madı.

Tahıl koridoru anlaşması uzatılması önemliydi, çünkü tahıla muhtaç çok sayıda ülke ciddi gıda kriziyle karşılaşabilecekti. Bu açığın alternatif kaynaklardan temini elbette mümkündür lakin yüksek maliyet gerekecekti. Karadeniz limanları yerine Tuna nehri üzerinden dış ticaret düşünüldü. Savaşta sahibi öldürülen Ukrayna’nın önemli şirketlerinden Nibulon, ihracatının yarısını Tuna Nehri’nden gerçekleştirdi ama bu büyük gemilerle denizden yapılacak taşımayla kıyaslanamazdı.

Ukrayna, Tahıl Koridoru Anlaşması'nın Rusya olmaksızın devamını istese de bu pratikte mümkün değildir. Zira anlaşmanın özü, gemilerin limanlarda yüklerini alabilmesi, mayınlı alanlardan hasarsız çıkabilmesi, güzergâh boyunca engelle karşılaşmaması için Moskova'nın vereceği garantileri içeriyordu. Rusya’nın kaygılarını elemine etmek için gemilerin Türkiye tarafından oluşturulacak noktalarda BM’nin ve Rusya'nın da katılımıyla denetlenmesi sağlanıyordu.

Rusya Ne İstiyor?

Rusya masaya geri dönmek için bazı yaptırımların kaldırılmasını şart koştu. Kendisini Ukrayna’ya göre çok açıdan daha avantajlı gördüğünden ağırdan alıyor. Kısa vadede ticari bakımdan Rusya Ukrayna kadar etkilenmeyecektir.  Rusya’nın tahıl koridoru dışındaki ihracat kanalları hep çalıştı. Bunun en bariz göstergesi, Rusya’nın 2022-2023 ticari yılında 46 milyon ton buğday ihracatı ile rekor kırarak, stoklarını önemli ölçüde satmasıdır. Peki Rusya batıdan ne istiyor?

1-     Gıda ve gübre ihracat engelleri,

2-     Rus tarım bankası üzerindeki yaptırımlar,

3-     Tarım ürünlerinin nakliyesi ve sigortalanması üzerindeki kısıtlamalar,

4-     Rusya'nın SWIFT ödemeleri,

Gibi daha birçok hususta rahatlatılmak, ambargolardan sıyrılmak istiyor.

Bu Talepler Karşılanabilir mi?

BM, Rusya’nın neden olduğu savaşın global ölçekte milyonlarca insana zarar verdiğini, bu durum devam ettikçe bütün engelleri kaldırmalarının mümkün olmadığını açıklayarak Rusya’ya rest çekti.  Rusya da 20 Temmuz 2023’ten itibaren, Karadeniz’den Ukrayna limanlarına giden tüm gemiler potansiyel askeri yük taşıyıcısı olarak değerlendireceğiz diyerek reste rest ile cevap verdi.

Savaştan Rusya ve Ukrayna Dış Ticareti Ne Kadar Etkiledi?

Bu soruyu, Türkiye penceresinden örnekle cevaplayalım. Ki Türkiye’nin, tarım ve tarımsal sanayi ürünü ihracatı ve ithalatında Rusya ve Ukrayna başat ülkelerdendir. Tahıl Koridorunun ana kalemi hububatın, savaş öncesi ve sonrası süreçteki ticaretine bakıldığında;

tuik-6

Türkiye’nin, Ukrayna’dan 2022 yılı ithalatı 2021’e göre %54 artmışken, Rusya’dan yapılan ithalat %33 artmıştır. Hakeza 2023 yılı ilk 5 ayında da yine her iki ülke için artışlar olmuştur.  

Rusya+Ukrayna ikilisinden yaptığımız hububat ithalatının toplam hububat ithalatımıza oranı ise, 2021 yılında %80 iken savaş yılı 2022’de %87, 2023’te de yine %87 olmuştur. Aynı minvalde ihracatımızın toplam ihracattaki payı, 2021 yılında %0.8 iken, savaşla birlikte 2022’de %2.7’ye, 2023’ün 5 ayında %7.3’e yükselmiştir.

Beklentiler ve Sonuç

Birçok ülke gıdaya yönelik kendince tedbirler almakta ve alternatifler üretmektedir. BM’nin kısıtlardan bazılarını gevşetmesi, Rusya’nın da biraz geri adım atmasıyla Tahıl Koridorunun bir süre sonra şekil değiştirerek yeniden açıldığını görebiliriz. Açılmadığı takdirde dünya genelinde fiyatlar artar. Türkiye’de hububat rekoltesinin bu yıl iyi olması ve devreden stoklarındaki yeterlilik nedeniyle gerek iç pazar talepleri gerekse işlenmiş hububat ürünleri ihracatı için hammadde temininde 2024 yılının başlarına kadar sıkıntı yaşanmaz. Türkiye dün olduğu gibi yarınlarda da bu krizin aşılmasında anahtar konumunda olacaktır. Anlaşma sağlanamazsa Ukrayna adına Romanya lojistikte ön alabilir ki bu da Türkiye’nin lehinedir.

Es-selam olsun, ves-selam olsun, has-kelam olsun “açlık bir insanlık suçudur” diyenlere ve koridorda sıkışmamak için her daim güçlü olmak gerektiğine inananlara.