Türk Cumhuriyetlerinin haricinde, farklı devletlerin hâkimiyetinde varlıklarını sürdüren Türk topluluklarından bir kısmı Afganistan’da yaşamaktadır. Kurumsallaşmış bir sistemden mahrum olan Afganistan’da, en kalabalık Türk halkları, Özbekler, Hazaralar, Tacikler, Aymaklar ve Türkmenlerdir. Bu bölgede Kazak, Kırgız, Karakalpak, Kızılbaş ve Afşar gibi Türk toplulukları da bulunmaktadır.  Afganistan’da “Afgan” diye bir halk yoktur. Afgan sözü ile “Peştular” kastedilmektedir. Afganistan modern anlamda üniter bir devlet değildir. İnsanlara “Kimsiniz?” diye sorulduğunda “Afgan’ım” cevabını almazsınız.  Bu soruya verilen cevaplar, “Tacik’im”, “Peştu’yum”, “Türkmen’im” veya “Özbek’im” şeklinde olacaktır.

Afganistan sanal bir ülkedir. 19. yüzyılda, İngiltere Hindistan’ın tamamına hakim oldu. Daha kuzeyi de işgal etmeye çalıştı ama defalarca yenildi. Orduları imha edildi. Ruslarda Türkistan’ı işgal ettikten sonra güneye yönelmişti. Her iki imparatorlukta diğeriyle komşu olmaktan rahatsızdı. İngiltere için Hindistan çok önemliydi, Rusların sıcak denizlere ulaşmak için Hindistan limanlarına yöneleceğini düşünüyorlardı. Hindistan’da az sayıda askerleri vardı. Eğer Rusya’yla savaşmak zorunda kalırlarsa, bu hem maddi hem de beşeri yönden çok maliyetli olurdu. Aynı durum Ruslar içinde geçerliydi. Birbirine sınırdaş olan ama savaşmak istemeyen iki imparatorluk, tampon ülke oluşturmaya karar verdiler. Güney Türkistan’la Kuzey Peştunya’yı birleştirerek kurdukları ülkeye, Afgan dağlarına nispeten Afganistan dediler. Böylece iki imparatorluğun komşuluğu bitti. Aslında Türkistan’la Hindistan’ın doğal sınırı, Hindikuş Dağlarıdır. Bu dağların güneyi Hindistan, kuzeyi Türkistan’dır. Türklerle Peştular, kültürleri, gelenekleri, hayat tarzları birbirinden çok farklı iki millettir. Kaynaşmaları mümkün değildir. Nitekim iki yüzyıl gibi uzun bir sürede kaynaşamadılar. Devlet şu anda dış güçler öyle istediği için ayakta duruyor. Bu sanal devlet devam ettiği sürece, bölgede istikrarın ve huzurun sağlanması mümkün değil.

Afganistan’da ki en kalabalık halklar şunlardır: Peştular: 19. yüzyılın ikinci çeyreğinin başlarında, Babür devletinin İngilizler tarafından yıkılmasının ardından Hindistan’ın kuzey batısında küçük bir devlet kuran Peştular, Afganistan’ın güney ve doğusundaki dağlık kesimlerde ve Pakistan’ın kuzeyinde yaşamaktadır. Bir kısmı tarım, bir kısmı hayvancılıkla uğraşmakta, ticaret ve devlet memurluğu yapanlar da bulunmaktadır.  Sünni olan Peştular Afganistan cihadı döneminde radikalleştiler. Daha sonraki yıllarda öğrencileri, Taliban adıyla örgütlü olarak ortaya çıkacak olan medreseler, Suudi Arabistan’dan aldıkları büyük maddi destek sayesinde hem hızla yayıldılar hem de Selefi görüşü benimseyerek radikalleştiler. Rus işgalinin bitmesinden sonra mücahit grupların birbirine düşmesi üzerine Afganistan’a giren Taliban; Pakistan, Suudi Arabistan ve Körfez devletlerinden aldığı destekler sayesinde ülkeyi ele geçirdi. Peştu milliyetçiliğini ve Selefi dünya görüşünü esas alan bir zulüm düzeni kurdu. Pakistan, Taliban’ı Afganistan’ı kontrol edebilmek ve Pakistan’ı bölerek bağımsız Peştunya kurmayı amaçlayan Peştu milliyetçilerini dış hedefe yönlendirebilmek için kullandı. Rus işgali bittiğinde Pakistan’da altı milyonun üzerinde mülteci vardı. Taliban yönetimi ele geçirince mültecilerin çoğu ülkelerine döndü. Böylece Pakistan’ın üzerindeki ekonomik ve demografik baskı azaldı. Taliban devrinde çok sayıda Türk ülkeyi terk etti. Yirmi yıl süren Amerikan işgalinden sonra, Taliban yeniden yönetimi ele geçirerek baskıcı bir düzen tesis edilince, Peştular dışındaki halkların göçü hızlandı.

Tacikler: Sünni olan Tacikler, Afganistan’da okuma yazma oranı en yüksek olan etnik gruptur. Taciklerin en yoğun olduğu bölgeler, Tacikistan’la olan sınırın güneyi, Kabil’in kuzey kısımları ve Hindukuş dağının etrafıdır. Tacikler bin yıldan uzun süredir Türkistan’da olduğu gibi bu coğrafyada da Türklerle beraber, kardeşçe yaşıyorlar. Afganistan’ın güneyi Peştu yerleşim bölgesiyken, kuzeyde ve batıda Özbekler, Tacikler, Türkmenler, Aymaklar beraber yaşamaktadır. Taciklerin ülke nüfusunun %25 kadarını oluşturduğu tahmin edilmektedir. Taliban yönetime gelene kadar Tacikçe ülkedeki hakim lisandı. Taliban bu durumu değiştirmeye çalışıyor.

Özbekler: Afganistan’daki Türk toplulukları ülkenin kuzeyinde yaşarlar. Özbekler, en verimli topraklar olan doğudaki Katagan bölgesinden İran sınırına kadar olan topraklarda mukimdirler. Katagan, Özbekistan sınırındadır.  Afganistan’da bugüne kadar güvenilir bir nüfus sayımı yapılmadığından hangi etnik grubun nüfusu nedir tam olarak bilemiyoruz. Her grup kendini daha kalabalık gösteriyor. Afganistan’da beş milyon dolayında Özbek yaşadığı tahmin edilmektedir. Afganistan’ın batısındaki Türkistan bölgesinde yaşayan Özbekler’ e Tat, doğusundaki Katagan bölgesinde yaşayanlara Özbek denir. Her iki topluluğun şiveleri dışında birbirlerinden farkı yoktur. Afganistan Özbeklerinin konuştuğu şive Özbekçeden çok Kazakça’ya yakındır. Türkistan bölgesinde yaşayan Özbeklerin azınlığı ziraat ile uğraşırken, çoğu ticaret, devlet memurluğu, esnaflık, el sanatı ve halı dokuma işleriyle geçimini sağlıyor. Halı, Afganistan’ın başat ihracat ürünüdür. Sünni olan Afgan Özbekleri, Karluk, Kıpçak, Kongurat, Çağatay ve Katagan gibi alt gruplara ayrılmaktadır. Tat Özbeklerinin yaşadığı bölge yeraltı kaynakları ve ziraat bakımından oldukça mümbit ve zengindir.

Özbeklerin, Rus işgalinin bitmesinden sonra, resmi olarak ilan edilmese de, bir devlet denemesi oldu. Komünist rejimin yıkılmasından sonra, Azad Beg ve Raşit Dostum ittifak kurdular. Azad Beg, Rus işgaline karşı mücadele etmiş gerçek bir kahramandı. Rusların yıktığı Hokand hanlığının son emirinin torunuydu. Dostum eski rejimin Genelkurmay Başkanıydı. Bölgedeki Özbekler bu iki liderin etrafında toplandılar. Kurulan yönetim, Kabil’den bağımsızdı, ulusal hava yolları, diplomatik temsilcileri ve en önemlisi, 50-60 bin kişilik düzenli ordusu vardı.  Azat Beg, 1997 senesinde suikast düzenlenerek şehit edildi. Dostum’un takip ettiği politikalar, sayesinde Türk bölgesinin merkezi konumunda ki Mezar-ı Şerif ve çevresi 90’lı yıllarda kalkındı. Özbekistan ve Türkmenistan’la sınır ticareti katlanarak arttı. Dostum ve diğer muhalif gruplar, Taliban’a yenildiler. İşgal döneminde ABD ile iş birliği yapan Türkler nispeten rahat bir dönem geçirdi. 2020 yılında ABD’nin çekilmesiyle, nerdeyse tüm dış güçlerle anlaşan Taliban yeniden ülkeye egemen oldu.

Hazara Türkleri; Afganistan’da beş milyon dolayında Hazara Türk’ü yaşıyor. Şii olan Hazara Türkleri, Afganistan’ın ortasında ki Hazaristan’da nüfusun baskın çoğunluğunu teşkil ediyorlar. Hazaralar, Hazaristan dışında Gazne ve Mezarı Şerifte’ de yoğunlar. Uzun dönem izole bir coğrafyada, Tacik ve Peştularla beraber yaşadıklarından dillerini kaybetmişler. Hazaregi denilen Farsça- Türkçe karışımı bir dil konuşuyorlar. SSCB’nin işgalinden beri Hazaralara İran sahip çıktığından, mezhep mensubiyeti, milli kimliğin yerine geçmiş durumda. Çoğu Türk olduğunu bilmiyor, kabul etmiyor. Kırk yılı aşkın süredir çok sıkıntılı süreçler yaşadı Hazaralar. Önce Sovyet işgal döneminde sonra Taliban döneminde çok eziyet çektiler. Mezhepleri nedeniyle dışlanmaları, mezhep bağlılığını sağlamlaştırdı. Bu dönemlerde onlara sadece İran’ın destek vermesi İran’a yakınlaşmalarına yol açtı. SSCB döneminde diğer gruplar mecbur kaldıklarında Pakistan’a göçerken Hazara Türkleri İran’ı tercih etti. İran’da, büyük kısmı Horasan eyaletlerinde olmak üzere iki milyondan çok Hazara Türk’ü yaşıyor. ABD işgal döneminde dahi, İran’a olan yakınlıkları nedeniyle şüpheli muamelesi gördüler. Bütün bunların yanında iç savaşta Taliban’a karşı beraber pozisyon alınması, Taliban yönetimine birlikte direnilmesi ve daha yumuşak geçen işgal dönemi Hazaralar’ ı diğer Türk halklarıyla yakınlaştırdı. Taliban, Selefi ve tekfirci görüşü benimsediğinden, Hazaralar’ ı kafir olarak görüyor.

Türkmenler; Afgan-Türkmen sınırının hemen güneyindeki bölgede üç milyon kadar Türkmen yaşıyor. Ağırlıkla hayvancılık ve tarımla uğraşıyorlar. Ekonomik olarak Kabilden çok Türkmenistan ve İran’la iş birliği yapıyorlar. Türkmenler, cihat esnasında Özbeklerle beraber, Azad Beg komutasında hareket ettiler.

Aymaklar; Afganistan’da, dört boy halinde, iki milyon dolayında Aymak Türk’ü yaşamaktadır. Aymaklar yoğun olarak Taciklerle aynı coğrafyada yaşadıklarından zaman içinde Tacikçe konuşmaya başladılar. Dört boydan biri Şii, diğerleri Sünni’dir. Çoğunluğu göçebe ve yarı göçebe olan Aymaklar hayvancılıkla iştigal ediyorlar.

Bu gruplar dışında, Afganistan’ da Afşar (Kabil, Mezarı Şerif ve Herat), Bayat(Kabil), Herat Türkleri (Herat),  Kazak, Kırgız, Tatar, Kızılbaş gibi Türk grupları yaşar. Bunlar nüfusun %3 kadarını oluşturur. Herat Türkleri de Tacikçe konuşmaktadır. Afganistan’da tamamen Peştulaşmış, Peştunca konuşan  çok sayıda Türk kabilesi vardır. Mesela Gazneli Mahmut’tan beri Gazne ve civarında yaşayan, ülkenin en kalabalık kabilesi olan, Hikmetyar’ın da mensup olduğu Galcay’lar Türk kökenlidir.