Nazlıaka: 2025 'Aile Yılı' değil, 'Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Yılı' olmalıydı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Aylin Nazlıaka, 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü'nde yaptığı açıklamada, Türkiye'deki çocuk işçiliği sorununa dikkat çekti. Nazlıaka, her dört çocuktan birinin çalışmak zorunda olduğunu, çocuk iş cinayetlerinin yaşandığını ve MESEM adı altında çocuk emeğinin sömürüldüğünü belirterek, 2025 yılının 'Aile Yılı' değil, 'Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı' ilan edilmesi gerektiğini vurguladı.

Nazlıaka, açıklamasında İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre 2025'in ilk beş ayında en az 29 çocuğun iş cinayetlerinde hayatını kaybettiğini hatırlattı. Bu çocukların okulda olması gerekirken, AKP iktidarının politikaları nedeniyle hayatlarını kaybettiklerini söyleyen Nazlıaka, iktidarın 2025'i 'Aile Yılı' ilan etmesini eleştirerek, gerçek aile politikasının çocukları yaşamda tutacak sosyal politikalarla güçlendirmek olduğunu ifade etti. Ayrıca, TÜİK verilerine göre çocukların işgücüne katılım oranının 2024'te yüzde 24,9'a ulaştığını ve her dört çocuktan birinin çalıştığını belirtti.

Nazlıaka, MESEM uygulamasının çocuk işçiliğini meşrulaştırdığını ve yaygınlaştırdığını savundu. Yaklaşık 1,5 milyon öğrencinin MESEM'e kayıtlı olduğunu ve bunların yaklaşık 300 bininin 18 yaş altı çocuk olduğunu belirten Nazlıaka, bu sistemde çocukların 'eğitim' adı altında ucuz işgücü olarak çalıştırıldığını ve hayatlarını kaybettiğini söyledi. Şu ana kadar MESEM kapsamında en az 11 çocuğun hayatını kaybettiğini ifade eden Nazlıaka, TÜİK verilerine göre çocukların yeterli beslenemediğini de vurguladı. Nazlıaka, çocukların yalnızca yüzde 12,7'sinin her gün et tüketebildiğini, yüzde 10,9'unun baklagilleri, yüzde 33'ünün sebze ve yüzde 50,5'inin meyve tüketebildiğini belirtti. Son olarak, CHP'nin çocuk işçiliğiyle mücadeledeki kararlılığını dile getirerek, MESEM gibi uygulamaların sonlandırılması, kamusal eğitimin sağlanması ve çocuk koruma sistemlerinin güçlendirilmesi gerektiğini savundu.