Mahkeme MHP delegesinin iradesi doğrultusunda kongre kararı verdi.

Bahçeli cenahı talebin reddi için her yola baş vurdu. Adayların her birine bir kulp taktı,kimini paralel kimini ajan,kimini bozguncu ilan etti. Düne kadar omuz omuza verilen mücadeleyi, dostluğu,arkadaşlığı,gönüldaşlığı görmezden geldi. Adaylar için söylenen her lafın daha sonra MHP’nin itibarını vuracağını,siyasi rakipleri tarafından istismar edileceğini düşünmedi. Bahçeli’nin görevde kalması, MHP’ye hakim olan ilkelerin önüne geçti.

İftira atan er geç aynı iftiraya kendisi de uğrar. MHP’yi büyütmek isteyenler zaman zaman AKP’ ile iltisaklı gösterildi. Genel Başkan adaylarının etrafında dolaşanlar farklı irtibatlar içinde sunulmaya çalışıldı. Sonunda ne oldu, bunu söyleyenler AKP’nin kapısına dayandılar,koltuklarını kurtarmak için Saray’a yanaşmaktan imtina etmediler. Ona buna AKP’li diyenler AKP’nin ellerine ayaklarına yapışarak belki kongreden kaçarız düşüncesiyle Prof.Dr.Hüseyin Hatemi’den hukuki yardım aldılar. Hatemi,Borçlar Hukuku hukukçusu,hakkını teslim etmek gerekirse alanında önemli birkaç isimden biri. Benim doktora yeterlik sınavında da bulunan hocalardan biriydi.Ama burada önemli olan şudur; rakipleriniz söz konusu olunca ilkeden bahsedip, egolar söz konusu olunca hiçbir kural tanımamak Türk-İslam terbiyesine sığmaz.

Önümüzdeki haftalarda MHP kongresini yapacak ve yüzde yüz ihtimalle genel başkanını değiştirecek. Bu süreci geri çevirmek artık mümkün değil. Delege kongre talep ederken mahkemeyi tanımayacağız diyenler aba altından o iradeye sopa da göstermişlerdi. Aynı kültür ve iman havzasında yetişenlerin birbirine sopa göstermesinin yanlışlığı bir yana, bu aynı zamanda Ülkücü hareketi de hiç tanımamaktır. Bu hareketi en çok tahrik eden,kışkırtan sopa gösterip korkmalarını,sinmelerini beklemektir. İşkencehanelerde,idam sephalarında sinmeyen bir hareketin bu tür küçük meydan okuyuşlarla sineceğini beklemek ahmaklıktır. Bu tip çıkışlar muhalefetin kararlılığını artırmaktan, değişime inananları çoğaltmaktan başka işe yaramamıştır.

Muhalefetin amacı MHP yi yok etmek değil,yıllardır horlanan, aşağılanan,itilen, kakılan bu hareketi iktidara taşımaktır. İktidar isteyen bir hareketten ancak iktidarda olanlar,saltanatını kaybedecek olanlar rahatsız olur. MHP yönetimi niçin rahatsız oldu anlamak mümkün değil. Bir ülkücünün kendi değerlerini zirvelere taşıyacak bir oluşumdan rahatsız olması düşünülemez.Bugün hiç bir ülkücü MHP nin bulunduğu yerden mutlu değil.

MHP yönetimi, eleştirdi, aşağıladı,suçladı,iftira attı, genel başkan adayları hep duymazdan geldiler. Bir taraf koltuk derdine düşmüşken diğer taraf susarak bu hareketin daha fazla yıpranmasına izin vermedi. Demeçlerine bakınız ne Sn Akşener’in, ne Sn Aydın’ın ne de sn Ogan’ın tek bir aşağılayıcı,tahkir edici demecini bulamazsınız.

Yarın her şey bitecek yine herkes yan yana gelecektir. Birlik olmanın aynı amaca yürümenin önündeki en büyük engel hizmet yarışını ego yarışına çevirmektir. Türkiye ciddi bir dönemeçten geçiyor. Yanlış politikalar yüzünden, binlerce şehidin verildiği bu toprakların bütünlüğü tartışılır hale geldi. Bugünkü iktidarın terörle mücadele edecek bir ideolojik alt yapısı yok. Aksine iktidara hakim olan kültür terörü ve onun örgütsel gücünü besleyen bir kültür. Bugün ülkücü kadrolara daha çok ihtiyaç vardır. Birbiriyle kavgalı bir kadro hiçbir problemi çözemez. MHP kongresi ayrışmanın, kutuplaşmanın,küsmenin bir vesilesi değil, kucaklaşmanın bir vesilesi olmalıdır. Ülkücüler kazanırsa Türkiye kazanır. Kongre kararının hayırlı olmasını diliyorum.