
Abdullah Yeniekinci
Kurulacak Yeni Parti ve İyi Parti
Daha önce Ak Parti’de etkin görevlerde bulunmuş bir dönemin ağır toplarından Ali Babacan ve 11’inci Cumhur Başkanı Abdullah Gül’ün başını çektiği bir zümrenin yeni parti oluşumu için başlatmış olduğu süreç başarılı olur mu yoksa toplumda beklediği karşılığı bulamaz mı hep birlikte bekleyip göreceğiz.
Yalnız bugün ki siyasal konjonktürde siyasal boşluğun olduğu yeni partiye ihtiyaç olduğu yapılan birçok kamuoyu araştırmasında kendini ortaya koymaktadır.
Fakat burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus daha önce siyaset yapmış oldukları AK Parti seçmeninde nasıl karşılık bulacak, araştırmaların ortaya koyduğu sonuçlar yeni oluşuma yansıyacak mı sorusu merak edilen konulardan birisi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Ayrıca diğer parti seçmenlerine yansıması ne olacak getirisi hangi oranda olacak?
İşte tam da bu noktada İyi parti karşımıza çıkmaktadır.
Hatırlarsanız gençler ve kadınlar hareketi olarak adını duyuran ve merkez partinin taa kendisiyiz diyerek parti kuruluşunu gerçekleştiren Meral Akşener ve Arkadaşları aradan geçen ortalama 2 yılı aşkın süre içerisinde beklenen sıçramayı yapamadığı milli ittifakla hareket etmesine rağmen son yapılan 31 Mart yerel seçimlerinde 81 ilden bir tanesini bile alamadığı gerçeğini düşünürsek önümüzdeki süreçte İyi Parti’nin izleyeceği siyasi politika yeni kurulacak olan Babacan ve Abdullah gülün başarılı olup olmamasında önemli derece rol oynayacağa benziyor.
Şayet İyi Parti Ağustos ayında yapılacak kurultayda halkın beklediği teşkilat yenilenmesi ve yapılanmasında başarıya ulaşır il ve ilçe bazında gerekli düzenlemeyi yaparlarsa Gül ve Babacan’ın kuracağı partinin çok başarılı olacağı kanısında değilim.
Ancak İyi Parti, yine eski düzende gider parti tabanının sesine kulak vermez merkez parti olma noktasında bir politika geliştirmez belirli kliğin tekeline bırakılırsa işte o zaman Babacan ve Gül hareketi beklenen sıçramayı yapar siyasetteki boşluğu doldurma noktasında başarılı olur.
Yani Babacan ve Gülün başarılı olup olamayacağı bir noktada da İyi Parti’nin izleyeceği politikayla bağlantılı olarak değişecektir.
Kısaca İyi Parti, MHP’nin arka bahçesi olma noktasından kendini kurtarır bütün halkı kucaklayıcı bir politika ve güçlü kadrolarla kendini yeniler ise, bu noktada yeni bir oluşuma ihtiyaç olmayacağı kanısındayım.
Babacan ve Gül partiyi kursalar dahi bu çerçevede başaralı olma ihtimalleri ortadan kalkacaktır.
Çünkü yeni oluşumun gündeme gelmesinin tek nedeni siyasetteki boşluğu İyi Parti’nin şuan itibarıyla dolduramaması ve beklentilere cevap verememesidir. Bunun en somut örneği 2018 yılında yapılan 24 Haziran Genel seçimleri ve 31 Mart 2019 yılında yapılan Mahalli seçimleridir. Kimse kimseyi kandırmasın Milli İttifak çatısı altında 24 Haziran seçimlerinde seçime girmeyip tek başına girmiş olsa idi bugün mecliste İyi Parti yoktu.
Şu gerçeği de unutmamak gerek iyi parti zor koşullarda ve süreçlerde kuruldu ama o koşullara ve süreçlere rağmen ilk çıkışta halktaki karşılığı %20-25 bandında idi, daha sonraki zaman sürecinde halkın beklentilerine cevap vermeyince İyi Parti oylarında keskin düşüler yaşandı ve bugün itibarıyla %9’lara geriledi.
Sonuç olarak Babacan-Gül ikilisi mi yoksa İyi Parti mi merkezin temsilcisi olacak hep birlikte bekleyip göreceğiz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.