
Ülkücü hareket nereye götürülüyor?
Ülkücü hareketin işi çok ama çok zor.
Geldiğimiz nokta kötü değil,çok kötü!.
1 Kasım sonrası düştüğümüz haller,bir yanda 547 imza...
Bir yanda 1000 imza getirseniz bile hiç bir şey değişmez diyen genelmerkez.
Mahkeme kapılarına düşen 50 yıllık parti...
Görevden alınan valilikler ve kaymakamlıklar tarafından kapısına kilit vurulan il ve ilçe teşkilatları...
Görevden alınan ve görevden alınmak için hazır bekleyen hazirun...
Birbirine karşı ağır ithamlara başlayan taban...
Herşeyden habersiz umut bekleyen ülkücüler...
Evet!.
50 yıllık Parti'min geldiği acı durum.
Genelmerkez'in tabiri ile muhalefet...
Muhalefetin tabiri ile iktidara yürüyüş...
Partide tam ortadan ikiye bölünmüş gôrüntü...
Nasılmı ikiye bölünmüş görüntü?
Muhalefetin gittiği illere bakıyorum,şehrin eski yeni vekilleri,eski yeni il ve ilçe başkanları tamamen ayrışmış...
Bu konuda tek ili misal vereyim...
Aksaray eski İlbaşkanı Rıfkı Karabatak genelmerkez'i destekliyor,görevden alınan ilbaşkanı muhalefet...
Eski milletvekili adayı genelmerkez'i destekliyor,son vekil Turan Yaldır muhalefeti destekliyor.
Tabiki bu tek kişi ile kalmıyor,tabandaki insanlarda ona gôre pozisyon alıyorlar,bu nereye kadar gidecek onu bilemiyorum.
Bildiğim tek şey harekete yazık oluyor.
Medenice demokratik kurallar içerisinde kongreye gitseydik ve çıkacak sonuca göre , tabana nefes aldırsak daha doğru olmazmıydı?
Öfkeli öfkeli Twit'ler,saldırgan bir görüntü ile karşılıklı yazışmalar,pusuda birbirinin açığını gözetleyen ülkücüler.
Evet!.
Birbirine hain diyen Ülküdaşlarımız...
Birbirine ajan diyen partidaşlarımız...
Tahammül sınırlarını aşan yöneticiler...
Yemin ediyorum partinizde,sizde diyerek MHP'yi terk eden seçmenler...
Geldiğimiz konum içler acısı olduğunu sokaktaki vatandaş anlayabiliyor,sokakdaki vatandaşın anladığını malesef?işin içindekiler neden anlamıyor.
1985 Avrupa 'daki ayrışmayı biliyoruz,tavandaki insanlar ayrıldı,yıllar sonra bir kısmı geri döndü,onlarla ayrılan tabandaki insanların büyük bir kısmı malesef?geri dönmedi...
Bir kısmı cemaatlara gitti,bir kısmı başka partilere gitti ve oralarda kaldılar...
Şimdi onlar ülkücü harekete daha fazla düşman gözü ile bakıyorlar.
1992 Muhsin Yazıcıoğlu ayrılığı yine aynı oldu...
Tavandakiler Mehmet Ekici'ler gibi,partiye geri dönerek yönetici bile oldular,onlarla ayrılan tabandaki insanların büyük kısmı,şu anda bağımsız ülkücü dediğimiz insanlar oldular,hatta bir çoğu şu anda AKP'de siyaset yapıyorlar.
MHP'nin şu anda gidişi inşallah yeni ayrılık tohumları değildir...
Ama ben bunun farkındayım ,o günleri hatırlatan bir görüntü açıkça görülmektedir...
Genelmerkez imza veren İlbaşkanlarını mahkemeye vermeye hazırlanıyor...
İmza veren delege'de iyi niyet aramayan genelmerkez...
İmza verenleri toplu düşman ilan eden,bir genelmerkez...
Olaylara ateşin üzerine benzin dökercesine giden koltuk sevdalıları...
Kim ne dersin desin,ülkücü hareket bunalıma ve yeniden bölünmeye doğru hızla ilerlemektedir.
Kim bu gidişe dur diyecek,yada birliği sağlayacak?ben öyle birini kimse kusura bakmasın göremiyorum.
Son söz yani hani derler ya!.
İki ucu .....değnek aynen öyle?
Allah milletimizi korusun
HABİB YALÇIN
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.