Ülkücüler Kaybettikleri ruhu yeniden bulmak zorundalar

Bugün (24.07.2017) Cumhuriyet Gazetesi yazarlarının duruşması vardı. “Varsa var, bunda ne var?” demeyiniz sakın.

Davalı 17 sanık hâkim huzuruna çıktı.

Çıkmışsa çıkmış, ne olmuş” demeyiniz lütfen!

Önemli olan davanın seyri değil. 17 sanığı savunan kaç yürekli avukat vardı tahmin edebiliyor musunuz?

Sizleri merakta bırakmayayım. Bu 17 sanığı savunmak üzere gönüllü, davasına inanmış tam tamına 1.100 yazı ile: bin yüz yürekli cesur solcu avukat. Para filan yok. İdeal ve dava adamlığı uğruna, her şeyi göze almış riske girmiş yürekli ve cesur 1.100 SOLCU avukat.

Sanık 17 ama davayı savunan 1.100 solcu avukat. Adliye binası karışıyor.

Böyle bir davanın hâkimi ve savcısı siz olsanız ne yaparsınız?

Bu olayı neden mi yazıyorum. Şu an Sn. Bahçeli’nin paramparça ettiği ülkücüleri düşünüyorum da; acaba böyle bir dava ÜLKÜCÜ cenahta olsa kaç yürekli, cesur, davasına inanmış ÜLKÜCÜ avukat gönüllü ve parasız böyle bir davayı savunurdu?

12 Eylül’ün acımasız ÜLKÜCÜ kıyımını düşünüyorum da. O yıllarda ÜLKÜCÜLER tek yumruktu. Para, pul, makam, mevki, KOLTUK düşünülmüyordu. Ülke ve ülkenin geleceği idi düşünülen!

O karanlık yıllarda öylesine yürekli, öylesine cesur, öylesine ülküsüne bağlı ve sadık ÜLKÜCÜ avukatlar vardı ki, beş parasız bir mahkemeden bir mahkemeye, bir ilden bir ile ÜLKÜCÜ savunmak için yolları yâr eylemişlerdi. Ama o ruh, bugün kaybedilmiş vaziyette.

Cumhuriyet Gazetesi’nin 17 sanığını savunan yürekli ve cesur 1.100 avukat. Kutluyorum.

Paramparça edilmiş, Fetöcülükle suçlanan, hain ilan edilerek parçalanmış bir ÜLKÜCÜ camia…

Ey benim güzel Allah’ım! Ülkücüler ne etti de böyle bir azabı onlara layık gördün? Neden bütün ÜLKÜCÜLERİ kucaklayacak bir yönetimi onlara çok gördün? Neden “Bu olmaz, değişim şart” diyenleri, diyenlere iyi diyenleri kıyan, MHP’den ihraç eden yetmedi bir de hainlikle, bozgunculukla, Fetöcülükle suçlayan bir yönetim kadrosunu onlara reva kıldın?

Oraya buraya savrulmuş ÜLKÜCÜ kardeşlerim, küsenler, küstürülenler; gün, birlik ve dirlik günüdür. Gün ülkü davasını ayağa kaldırma günüdür. Gün, ülkücü idealleri şahlandırma günüdür.

Kim bilir o gün, belki de bu günden daha yakındır Allah’ın izniyle.

Onun için diyorum ki gün; o, yitirdiğimiz ÜLKÜCÜLÜK ruhunu bulma ve yakalama günüdür. Çünkü ülkücüler ve ülkücü idealler Türkiye ve Türklüğün sigortasıdır. Bizlerden çok ülkenin acilen, bu ruha gereksinimi vardır, unutulmaya!

Ülkücüler zoru başarmaya programlanmış, vatan ve millet âşıkları, Allah, Kuran ve peygamber sevdalılarıdır.

Görelim Mevla neyler,/Neylerse güzel eyler.

Esen kalınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nazım Peker Arşivi

ŞERİ SİSTEM Mİ, LAİK SİSTEM Mİ

23 Ağustos 2025 Cumartesi 11:40

İNÖNÜ CAMİLERİ AHIR YAPIP KAPATTI MI

21 Ağustos 2025 Perşembe 09:20

Anayasa madde 10

19 Ağustos 2025 Salı 00:53

Bahçeli’nin çağrısı

18 Ağustos 2025 Pazartesi 11:34

Neden 10 yıl gizlenecek?

12 Ağustos 2025 Salı 04:02

CHP çuvala neden girdi

10 Ağustos 2025 Pazar 13:13

Mucize kekik nedir?

08 Ağustos 2025 Cuma 03:35

Biz neyle eller neyle uğraşıyor

05 Ağustos 2025 Salı 01:30

Zeytinliklere kıymayın

02 Ağustos 2025 Cumartesi 22:13

Terörsüz Türkiye komisyonu ve CHP

30 Temmuz 2025 Çarşamba 11:17