Yönetmen Onur Aydın programda şu ifadelere yer verdi “Hamasetten ve iç siyasi propaganda malzemesi olmaktan uzaklaştırarak gerçek rasyonel bir 2023 hedef belirleyip mutlaka ama mutlaka Türk Devletler Birliği kurulması gerektiğini düşünüyoruz.

Bu Türk Devletler Birliğinden kastımız diğer bütün devletler kapatsın bizde birleşelim değil, bunun bir sürü yolu yordamı yöntemi var. Bir birlik çatısı, bir organizasyon şeması her neyse olabilir.

Geçen sene bununla ilgili aslında bir toplantı yapılmış, Türk devlet başkanları bir araya gelmiş ve bir takım toplantılar yapılmıştı.

Bence bunun bir adım iki adım beş adım ilerisine giderek, gerçek anlamda Türk Devletler Birliğini tartışmalıyız.

Yani Türkiye Cumhuriyeti Türk devletlerinin abisi olma rolünü terk etmeli, Türk devletlerinin artık bir babası olması gerekir.

Ancak böyle daha güçlü oluruz. O zaman onların varlığını garanti altına alabiliriz, biz o zaman da az tehlike altına girmiş oluruz. Çünkü böyle bir birlik çatısı oluşturulursa herkes şunu bilir ki bu devletlerden herhangi birine yapılabilecek herhangi bir saldırı herhangi bir müdahale aslında bizzat Türkiye

Cumhuriyeti Devleti'ne yapılmış demektir. NATO'da olduğu gibi, bir nevi kendi NATO'muzu kendi organizasyon şeması oluşturmak zorundayız.

Şunu da biliyoruz, Türk devletlerinin olduğu coğrafyaların ciddi bir zenginliği var aslında. Fakat doğru kullanılamayan bir zenginliği var müthiş bir ekonomi ortaya çıkacaktır böyle bir birlik çatısı altında o ekonominin her birinin kalkınması için de çok faydalı olacağı aşikâr.

Fakat bu söylediğimi bugünkü aile şirketi gibi yöneten devlet başkanları ve yöneticileri vasıtasıyla yapılması mümkün değil.

Öncelikle kendi içlerinde hukuksal sorunları çözmek zorundalar. Kendileri bir hukuk devleti olma yolunda doğru adımları atmaları gerekiyor.

Hukuk ilkelerine bağlılık yemini etmiş devlet yöneticilerine ortaya çıkarmaları gerekir, bu zaten bir siyasetin ya da de siyasetten çok ötesinde üst bir devlet haklarını gerektirir.

Türklerin meşhur Kızılelma’sı vardır. Kızılelma’yı biraz daha rasyonalize ederek, biraz daha şekillendirerek, biraz daha olgunlaşarak gerçekçi bir hedefe dönüştürmek gerekir.

Ütopya ile yaşayacağımıza gerçek bir Kızılelma'nın peşine düşmek her birimiz için 400 milyona yaklaşan dünyadaki Türk nüfusu içinde aslında muazzam bir hedef olur, bir dinamizim olur ve gerçek anlamda devletlerimizin bekası içinde atılabilecek en doğru ve en uygun ve en sağlıklı adım olur.”

Editör: TE Bilişim