Tolga Şahin, yaptığı haberde Dünyaca ünlü deprem bilimci ve Mareşal Fevzi Çakmak'ın torunu olan Prof. Ahmet Çakmak'ın 16 Ağustos günü bir gazetecinin "İstanbul'da deprem olur mu?" sorusuna verdiği "İstanbul'da en az 30 yıl deprem olmaz" cevabını tekrardan gündeme getirdi.

Şahin'in haberinin tamamı şu şekilde:

"90’lı yılların ve 2000’li yılların başının ünlü ismiydi Profesör Ahmet Çakmak.

Kendisi Mareşal Fevzi Çakmak’ın torunu.

Dünyaca ünlü bir deprem bilimci ve ABD’deki Princeton Üniversitesi’nde (1999’da) 38 yıldır öğretim üyeliği yapan bir isim.

Eeee doğal olarak medyamız kendisine ve söylediklerine önem veriyor!

Bir de 10 yıldır depreme dayanıklı tarihi yapılar üzerine çalışınca sözleri kıymetli oluyor tabii!

Profesör Çakmak, 99’da İstanbul’a geldiğinde Hürriyet’ten Gülden Aydın’a bir röportaj veriyor.

Soruyorlar Çakmak’a “İstanbul’da deprem olur mu?” diye.

Çakmak’ın cevabı şu oluyor:

İstanbul’da her 150 senede bir deprem oluyor, en son 1894’te bir deprem yaşandı. Dolayısıyla İstanbul’da 30-80 yıl arasında bir deprem beklenmemektedir.

Çakmak bu sözleri 16 Ağustos’ta saat 09:30 civarı söylüyor ve bu sözün üzerinden 17 buçuk saat geçtikten sonra aynı gün sabaha karşı İstanbul 03:02’e 7.4 ile sarsılıyor.

Resmi rakamlara göre 17 binden fazla vatandaşımız hayatını kaybediyor.

Bugün televizyonlara çıkan profesörlere bakıyoruz, söyledikleri birbirleriyle çelişip duruyor.

Kimi deprem olacak diyor kimi olmayacak diyor!

Deprem olacak diyenler ise depremin şiddetinde anlaşamıyor bu sefer de!

Bir anlaşamadıkları konu daha var İstanbul’da depremden en çok neresi etkilenecek?

Kimisi diyor ki şu ilçe yıkılacak, bu ilçe sağlam, diğeri çıkıyor tam tersini söylüyor.

Vatandaşlarda ellerinde valiz ilçe ilçe geziyor!

Muhakkak bilimsel bilginin kesin olmayışından kaynaklanıyor bu fikir ayrılıkları ancak olaya bir de şu açıdan bakmak gerekiyor.

Profesörlerin birbirlerinden farklı açıklamaları toplumda var olan korku, endişe ve paniği artırmaktan başka neye yarıyor?

Deprem olunca çıkıp uyarılarını yapıyorlar, belki korkuyla bir kısım bilinç oluşumuna yardımcı oldular sonra olay unutulunca onlar da unutuldu gitti!

Uzmanlar 24 yıldır aynı şeyi söylüyor hatta hep aynı isimler!

99 depremi sonrası konuşanlara bakıyorsunuz Prof. Celal Şengör, Prof. Naci Görür, Prof. Şener Üşümezsoy.

Şüphesiz bu isimlerin hepsi değerli bilim insanlarıdır, onlara sözümüz yok ama bu ülke 24 yılda yeni jeologlar yetiştiremedi mi?

Yok mu yeni isimler televizyonlara çıkarıp konuşturacağımız?

Yoksa saygın jeologlarımız var ama aman başımıza bir şey gelmesin diye mi susuyorlar?"

ayasofya

Editör: Bumin Kağan Muti