Sınır bölgelerinde ve kapılarımızda deprem sonrası güvenlik önlemleri artırıldı mı? Suriyeli sığınmacılar deprem sonrası Türkiye’ye mi gelme eğilimindeler yoksa Türkiye’deki sığınmacılar Suriye’ye mi gitme durumundadırlar? Bu konuya dair bilgiler kamuoyuyla paylaşılması lazım.

Deprem bölgesinde özellikle dağ köylerinde hayvanlar için yem acil ihtiyaçlar arasındadır. Köylünün köyleri terk etmemesi için ne tür tedbirler düşünülmektedir?

Göçük altından çıkarılan vatandaşlarımızın sayısı, kimsesizler mezarlığına gömülen kimliği tespit edilemeyen vatandaşlarımızın kaydı ne şekilde yapılmaktadır? Vefat eden ve yaralananların sayısı nedir?

Sağlık Hizmetleri ne aşamada? Yabancı ülkelerden sağlık ekipleri bölgelerimizde mevcut mu?

Hijyenik şartlar oluşturuldu mu? Günlerdir yıkanamayan insanlar için hazır banyo yapabilecekleri hamamlar bölgeye intikal etti mi? WC, iletişim telekomünikasyon hizmeti, bankacılık hizmetleri vb. ne aşamada? Bu hizmetlerin demografik yapı bozulmaması için vatandaşlarımızın batıya göçünü durdurmak için acil olarak gündeme gelmesi lazımdır.

Kamu binaları, vilayet, belediye, hastaneler, okullar vs. hasar veya yıkılanların yerine devlet kurumları çadırda da olsa hemen acilen kurulmalıdır.

Çocuk ve insan kayıpları, kaçırılma olayları yaşandı mı?

Yerli ve yabancı (sığınmacı) mafya veya çeteler bölgelerde mevcut mu, silahlı yağma ve benzeri girişimler olduysa hangi boyutlarda olduğu ve kaç kişinin tutuklandığı güncel olarak kamuoyuna verilmelidir.

Bilhassa kadınlara yönelik taciz, tehdit ve tecavüz vb. olayların yaşanmasını engellemek için acil tedbirler şarttır. Bölgedeki vatandaşlarımızı göçe zorlamak amacıyla asılsız paniğe sebep olabilecek "baraj kırılmak üzere, yakın zamanda çok büyük başka depremler olacak" vb. söylemlerde bulunanlar derhal yargıya teslim edilmelidir. Bölgelerden göçlerin önüne geçmek amacıyla en öncelikli telafi edilmesi gereken hususlar neler (zorunlu ihtiyaçlar vb ) uzmanlar tarafından tespit edilmelidir.

Deprem öncesi ve sonrası demografik yapı ne aşamada, ayrıca vatandaşlarımız ile sığınmacı oranı en son ne oranda, göçler oranları ne oranda etkiledi?

Göç edenlerin tahmini ne kadarı geçici bölgesini terk etti, geri dönme olasılığının oranı ne olur? Yıkılan, çok büyük tahrip olan ve telafisi mümkün/ sağlam durumda olan bina sayı veya oranları nelerdir?

Depremden ne kadar süre sonra AFAD, TSK- Jandarma, Emniyet, Sağlık, kurtarma ekipleri vb. diğer hizmetler devreye girebildi, bölgeye ulaştı. Bölgelerde hangi ülkelerin ne sayıda kurtarma ekipleri vs. mevcut. İskenderun, Mersin yakınlarında yabancı yardım gemisi veya savaş gemileri mevcut mu, gibi sayısız konular sorgulanmalı ve dikkatle takip edilmelidir.

Bölge vatandaşlarımızın mevcut beklenti ve sıkıntılarının ana başlıkları neler, gelecekte en kısa süreçte neler yapılabilir. Ülke ve ekonomik kuruluşların yardımları listelenmeli kamuoyuna duyurulmalıdır; yapılan yardımların harcanması şeffaf bir şekilde vatandaş bilgilendirilerek bölgeler arası adaletli paylaşım yapılarak takibi yapılmalıdır. Özellikle emperyalistlerin sınır bölgelerimizde yapmak istedikleri BOP projesi ekseninde hiçbir zemin çalışmasına müsaade edilmemeli özellikle demografik yapının bozulmaması için her türlü tedbir alınmalıdır.

 Hatay bölgesi özellikle yeniden imar edilmeli ve nüfus dengesi korunmalıdır sınır bölgelerimizde arazi ve mülk satışları yabancılara durdurulmalıdır. Tekrar görülmüştür ki devleti yönetenler eziyet içinde olsalar da büyük Türk milleti birbirine kenetlenip bu acı günleri atlatarak geleceğe umutla bakmaktadır.