Emine Erdoğan, Vatikan'da kardeşlik temelli ekonomi konferansında konuştu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Vatikan'daki Papalık Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde düzenlenen "Kardeşlik Temelli Ekonomi: Etik Çok Taraflılık" konferansına katıldı.
Konferansta Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Çözümleri Ağı Başkanı Prof. Jeffrey Sachs, Vatikan'dan Kardinal Peter Turkson, Rahibe Helen Alfrod ve BM Medeniyetler İttifakı Yüksek Temsilcisi Miguel Angel Moratinos gibi isimler de yer aldı. Çok taraflılık, çok kutupluluk, BM reformu ve küresel vatandaşlık gibi konular ele alındı. "Küresel Vatandaşlık için Çok Taraflılık" başlıklı panelde konuşan Emine Erdoğan, insanlığın tüm renk ve sesleriyle daha güçlü olduğuna inandığını belirterek, seçkin bir toplulukla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Emine Erdoğan, insanlığın büyük bir aile olduğunu, farklılıkların muhteşem bir mozaik oluşturduğunu ve dünyayı daha anlamlı kıldığını vurguladı. İnsanların birbirine emanet olduğunu belirten Erdoğan, 21. yüzyılın ilk çeyreğinde insanlık ailesinin alarm verdiğini, yetim çocuk sayısının 150 milyonu, Afrika'da açlıktan ölenlerin 32 milyonu geçtiğini, dünya nüfusunun sadece yüzde 1'inin küresel servetin yarısına sahip olduğunu, 3 milyar insanın günde 5,5 dolardan az gelirle yaşadığını, eğitim hakkından mahrum 244 milyon çocuğun, 70 milyon mültecinin ve umudunu kaybeden 10 milyon insanın varlığını hatırlattı. Gazze'deki ölümleri anlatan 1516 sayfalık raporu da örnek gösteren Erdoğan, "kullan-at" merkezli anlayışın insanlığı büyük bir tüketim kitlesine dönüştürdüğünü ve mevcut sistemlerin bozulduğunu söyledi. Yeni çözümlere ihtiyaç olduğunu belirtti.
Türkiye'nin Anadolu'nun irfan penceresinden dünyaya baktığını, Suriye Savaşı'ndan bu yana 4 milyona yakın mülteciye ev sahipliği yaptığını ve dünyanın en cömert ülkesi olduğunu söyleyen Emine Erdoğan, yardım elini Myanmar'dan Somali'ye, Yemen'den Ukrayna'ya kadar uzattıklarını belirtti. İnsanı merkeze alan devlet geleneğine sahip olduklarını vurgulayan Erdoğan, hızla artan kutuplaşma, İslamofobi ve nefret suçlarının temelinde çok kültürlülük erozyonunun yattığını, bu nedenle küresel vatandaşlık söylemine dikkatle yaklaşılması gerektiğini ifade etti. Tek renkli bir dünyanın insanlığın birikimini kaybetmesi anlamına geleceğini, 7 bin dilden her hafta birinin kaybolduğunu hatırlattı. Küresel vatandaşlığa yeni bir anlam kazandırılması gerektiğini, öz kimliğe bağlı kalarak insanlığın refahı için çaba gösterilmesi gerektiğini dile getirdi. Etik çok taraflılığa dayalı iş birliklerine ihtiyaç olduğunu, iklim değişikliğiyle mücadelede ülkelerin yükünün eşit olmadığını ve bazı ülkelerin orantısız olarak etkilendiğini belirtti. 2017'de başlatılan ve BM kararıyla küresel bir hareket haline gelen Sıfır Atık Hareketi'nin insanlığa duyulan sadakatten kaynaklandığını ve iklim değişikliğiyle mücadelede esaslı bir zihniyet dönüşümüne ihtiyaç olduğunu vurguladı. Dijital çağın risklerine dikkat çeken Erdoğan, teknolojinin insanlığa hizmet etmesi gerektiğini, herkesin teknolojiye eşit erişiminin sağlanması gerektiğini ve teknolojinin sorumlu bir tasarım anlayışıyla üretilmesi gerektiğini savundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Dünya beşten büyüktür ve daha adil bir dünya mümkündür" mesajının büyük bir küresel adalet çağrısı olduğunu belirterek, insanlığın yeni bir rotaya, merhamete, sevgiye, hoşgörüye ve adalete ihtiyacı olduğunu söyledi. Konferans, aile fotoğrafının çekimiyle sona erdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.