MHP ve Tuğrul Türkeş arasındaki gerilim Tuğrul Türkeş’in “Evdeki küçük köpekler ve onların alışkanlıkları” başlıklı yazıyı yayınlamasıyla zirveye doğru hızla yol almasına sebep oldu.

Tuğrul Türkeş yazısının sonuna “Bu yazı gizli bir mana veya mesaj içermemektedir. Sakın ola kimse gazetede web sitesinde bana köpek demiş diye bir şeyler yazmasın. Benim öyle bir kastım yok sadece sakin bir Pazar yazısı yazmak istedim. Ama böyle diyen birileri olursa da "Yarası olan gocunur" Türk atasözünü de esirgemeyiz.” demesi “tedbir” olarak nitelendirildi.

AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş yazısında “Bugün Pazar ve gergin ülke gündemi ve Kovid 19 un hayatımızı etkilediği bir yılın ardından bir Pazar yazısı yazmak istedim.

Ben bir hayvan severim; bütün hayvanların kendi ortamlarında rahat yaşamalarını arzu ediyorum. Bu demek değildir ki başka bir tabiatın doğal yaşamından bazı hayvanları getirip evinizde bahçenizde besleyeceksiniz.

Hatta genetiği ile oynanmış ve tuhaflaştırılmış evcil hayvanlara da çok acırım.

Onlar gerçek değildirler. Ama ne hikmetse bu tip hayvanlara da meraklı olanlar çok.

Örneğin evde beslenen küçük köpekler var değişik cinste olurlar ama ortak özellikleri ufak olmaları ve boyundan büyük seslerinin olmasıdır.

Gerçek köpekler yine köpektirler ama mevcudiyetlerinin ve ebatlarının bilincindedirler. Kolluk kuvvetlerine yardımdan çiftlikte koyun gütmeye kadar birçok işlevleri vardır. Evde de olurlar ve evi beklerler. Yabancı, tanımadığı veya tehlike sezdiği kişi ve veya hayvanlara karşı görevlerini yerine getirmek için cansiperane çabalarlar.

Ben şahsen evdeki küçük köpeklere çok acırım.

Onlar acizliklerinin farkında oldukları için haybeye bir yaygara tuttururlar ve bunun bir neticesinin de olmayacağını bilirler.

Onların tek derdi sahibine yaranmaktır; bir ödül bisküvisi kapmak hatta sahibini ziyadesi ile memnun edebilirse yağlı bir kemik bile nasiplerinde olabilir.

O garipler bu küçük ödüller için büyük yaygaralar kopartırlar.

Hayvanları yeterince tanımayan veya hayatında hiç hayvan beslememiş olanlar bu vaveyladan tedirgin olabilirler.

Olmayın! Bu küçük köpekler sadece sahibinin isteği ve onun keyfi doğrultusunda hareket ederler ve üstüne gitseniz korkar ve sinerler. Yazık! Bunlarınki de böyle bir hayat.” ifadelerini kullandı.

İLGİLİ HABERLER İÇİN RESMİ TIKLAYINIZ

NE OLMUŞTU?

Alparslan Türkeş'in oğlu ve AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş saldırının ardından gazeteci ve yazar Barış Pehlivan'a yaptığı açıklamada isim vermeden "Böylesi saldırılarda fail meçhulse kime yarar ona bakmak gerekir" ifadelerini kullandıktan sonra "Ben Tuğrul Türkeş olarak bu saldırıları yapmayacağıma göre, CHP ya da AK Parti yapmayacağına göre, maalesef mantık bir yeri gösteriyor" MHP'yi ve ülkücüleri hedef göstermişti.

MHP'nin yayın organı Türkgün yazarı ve Devlet Bahçeli'nin basın danışmanı Yıldıray Çiçek "Başbuğ Türkeş'e hakarete sus ama MHP'yi suçla!" başlığıyla dikkat çekici bir yazı yazmıştı.

"Tuğrul Türkeş'in geçmişi siyasi utanmazlıklarla doludur" ifadelerini kullanan Çiçek, "Yine başka bir zaman MHP’yi 'azgın milliyetçilik' yapmakla suçlamaya gelince yazılı açıklama düşünüyorsun da, kanından olan babana 'Milliyetçilik, ırkçılık hastalığıyla milyonlarca gencin geleceğini kararttı' iftirası atılıyor, alçakça saldırılıyor niçin suspus oluyorsun?" dedi.

Tuğrul Türkeş'e 'babanın hiç mi aziz hatırasına, ülkülerine saygın yok?' diye soran Çiçek, "Levent Gültekin’in alçakça ifadelerine gelince saman altından su yürütüyorsun da, iş MHP’ye gelince dilin, kalemin niçin hiç durmuyor, hemen piyasaya açılıyorsun?" dedi.

Çiçek yazısının sonunda şu cümleleri kullandı: "Gerçekten utan ve gerçekten MHP hakkında sus artık Tuğrul Türkeş… “Ayıp”, “vefa” ve “utanma” denen kavramlarla ruhunu bir an önce tanıştır…"

İşte o yazı

Başbuğ Türkeş'e hakarete sus ama MHP'yi suçla!

Biliyorsunuz CHP’ye ait olan Halk TV isimli foseptik televizyon kanalında, PKK-FETÖ sevdasıyla bilinen Levent Gültekin isimli müptezel, Başbuğ Alparslan Türkeş’e yönelik ahlaksız ve alçakça tanımlarda bulunup, iftira atmıştı.

Teröristbaşı Fethullah Gülen’e muhabbet besleyen ve teröristbaşı Öcalan’ın, terörist Demirtaş’ın serbest bırakılmasını isteyen bu müptezel, ömrü Türk milletini bölmeye çalışan güçlere karşı mücadeleyle geçmiş Başbuğ Türkeş’e yönelik “Türkeş milliyetçilik hastalığını, ırkçılık hastalığını bu ülkenin milyonlarca evladının zihnine bolca dökmüş, sırf o milliyetçilik biz bu ülkeyi herkesten daha fazla seviyoruz tuhaflığıyla milyonlarca gencin hayatını karartmıştır, şu anda biliyorum ki onlar da benim gibi büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor” cümlelerini kurabildi ve CHP’nin televizyon kanalı da bunlara müsaade etti.

O kadar tepkiye rağmen bu müptezelin programlarına devam etmesine izin verdi. En son programa giderken de yolda saldırıya uğradığı iddia edildi. Halk TV binasının hemen yakınında “25 kişinin saldırısına uğradım” dedi ama 15 dakika sonra Halk TV’ye çıkıp iki saat canlı yayın yaptı. Yüzünde yahut başka yerinde 25 kişiden dayak yiyen bir adamdan zerre eser yoktu. Parmaklarım, kolum kırıldı dedi. Adam kırık kolunu, parmağını hissetmez mi? Canlı yayında hissetmedi ama iki gün sonra eli kolu sargılı pozlar verdi. Senaryo ise bu senaryoyu yazanlara yazık, 25 kişi dövmeye kalktılarsa ona da yazık… 25 kişi yüzüne tükürüp geçse daha etkili olurdu.

Aslında meselemiz Levent Gültekin isimli müptezeli tekrar tekrar gündeme getirmek değil… Babasına alçakça iftiralar atıldığında tek kelime etmeyip, Levent Gültekin isimli müptezele saldırı iddiaları olduğunda ortaya çıkıp “Saldırıyı tasvip etmiyorum. Böylesi saldırılarda fail meçhulse kime yarar ona bakmak gerekir. Ben Tuğrul Türkeş olarak yapmayacağıma göre CHP ya da AK Parti’nin yapmayacağına göre maalesef mantık bir yeri gösteriyor” diyerek MHP’yi işaret eden Tuğrul Türkeş’tir.

‘İnsan utanır’ diyeceğim de Tuğrul Türkeş’in geçmişi siyasi utanmazlıklarla doludur.

Başbuğ Türkeş’e bir alçak tarafından “Milliyetçilik, ırkçılık hastalığıyla milyonlarca gencin geleceğini kararttı” deniliyor, babasına hakaret eden alçağa sahip çıkıyor ama hukuki hiçbir dayanağı, delili olmadan MHP’yi suçluyor. Niye? Çünkü MHP’ye düşman ve düşmanlığını tatmin edebilmek için sürekli malzeme arıyor.

Geçen gün uzun uzun yazdım. Levent Gültekin yıllardır her kesimden dayak yiyecek bir provokatörlük yapmaktadır. Küfürler, hakaretler, iftiralar savurmaktadır.

Yazımda da anlattım… Başbuğ Türkeş’e ve MHP Lideri Devlet Bahçeli’ye yönelik kurduğu alçakça ifadelerden ve iftiralardan dolayı Ülkücüler dövmüş olabilir de ama Erbakan’a yönelik saygısızlığından milli görüşçüler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik seviyesizliğinden AK Partililer, teröristbaşı Öcalan ve terörist Demirtaş serbest bırakılsın dediği için şehit aileleri, Nihat Genç’e telefonda ana-avrat sövdüğü için onun adamları, Azerbaycan’a hakaret ettiği için Azerbaycanlı gardaşlarımız, “Kerkük Türkmenlerin değil” dediği için Türkmen kardeşlerimiz, FETÖ’ye övgüler yağdırdığı için FETÖ mağdurları da dövmüş olabilir değil mi?

Sen niye bunu düşünemiyorsun Tuğrul Efendi?

Hemen olayı MHP’ye yamamaya çalışıyorsun?

CHP’ye, CHP’nin foseptik televizyon kanalı Halk TV’ye, Levent Gültekin’e tepki göstermek yerine MHP’yi işaret edecek ve suçlayacak kadar mı düştün?

Yahu tepki için bir tek twit atmamışsın!

Yine başka bir zaman MHP’yi “azgın milliyetçilik” yapmakla suçlamaya gelince yazılı açıklama düşünüyorsun da, kanından olan babana “Milliyetçilik, ırkçılık hastalığıyla milyonlarca gencin geleceğini kararttı” iftirası atılıyor, alçakça saldırılıyor niçin suspus oluyorsun?

Anladık MHP’ye düşmanca duygular besliyorsun da, babanın hiç mi aziz hatırasına, ülkülerine saygın yok?

Dostlar alışverişte görsün misali demişsin ki; “Levent Gültekin’in rahmetli Türkeş’e ve milliyetçilere dair söylediklerine ilişkin bana çok tepki mesajları geldi. Bu rahatsızlıkları ulaştığım kişilerle paylaştım. Söylenenlerin yanlış olduğunu, daha hassas olunması gerektiğini vurguladım.”

Levent Gültekin’in alçakça ifadelerine gelince saman altından su yürütüyorsun da, iş MHP’ye gelince dilin, kalemin niçin hiç durmuyor, hemen piyasaya açılıyorsun?

Başbuğ Türkeş’e yapılan alçakça saldırı karşısında niçin “CHP, Halk TV, Levent Gültekin haddinizi bilin” diye kükreyemiyorsun?

CHP’ye oy veren, CHP’ye oy toplayan, CHP’nin HD(P)KK kanadını evinde ağırlamış olan kardeşin Kutalmış Türkeş bile tepki gösterirken senin suskunluğun neden?

Öbür dönemde CHP’den mi siyaset düşünüyorsun yoksa?

“Ulaştığım kişilerle paylaştım” demek ne demek?

Levent Gültekin’e bizlerin yaptığı gibi bir yazı kaleme alarak tepki göstermek çok mu zordu?

“Benim tarzım değil bu tür konularda yazılı açıklama yapmak, sosyal medyadan paylaşım yapmak” diyorsan söz konusu MHP olunca niçin yapıyorsun? Ve bu olayda MHP’yi niçin suçluyorsun ve neye dayanarak suçlu ilan edebiliyorsun?

CHP’nin televizyonu Halk TV’de Başbuğ Türkeş’e alçaklık yapılıyor susuyorsun ama Halk TV’de program yapan Barış Pehlivan’a MHP’yi işaret ederek konuşuyor ve onların algı çalışmalarına koltuk değnekliği yapıyorsun.

Başbuğumuzu senin tabirinle “Azgın, hastalıklı, ırkçı milliyetçilikle” suçlarlarken senin suskunluğun bir ayıp, ortada bir delilin yokken MHP’yi suçlaman ayrı bir ayıptır.

Gerçekten utan ve gerçekten MHP hakkında sus artık Tuğrul Türkeş…

“Ayıp”, “vefa” ve “utanma” denen kavramlarla ruhunu bir an önce tanıştır…

Editör: TE Bilişim