Vatan hainleri için ne rahmet okunur ne de taziye mesajı yayınlanır!
“9 Ciltlik Ülkücü Hareket” kitabının yazarı Ülkücü fikir ve siyaset adamı Hakkı Öznur , İmralı Kuryesi, Sırrı Süreyya Önder’e AKM’de yapılan cenaze töreninde terör propagandasına atılan kürtçe sloganlara yapılan bölücü açıklamalara ve gönderilen taziye mesajlarına sert tepki göstermiştir.
Öznur sert açıklamasında “Öcalan benim babamdır. Öcalan’a terörist başı diyemezsiniz.” diyen bölücüye devlet töreni düzenleyen siyasal iktidar acaba yarında, bebek katili teröristbaşı içinde, AKM’de veya başka yerde tören düzenleyecek mi? Önder gibi vatan haini Öcalan içinde güzellemeler yapacak mı göreceğiz” demiştir.
Öznur açıklamasında şunları söyledi:
KİMİLERİ “APO BABAM” DİYEN KURYE’NİN RESMİNİ SEVER, KİMİLERİ İSE ŞEHİDİMİZİN KIZI , EVLADIMIZ KÜÇÜK ALYA’NIN ELİNİ TUTAR!
TBMM Başkanvekili, DEM Parti İmralı Heyeti üyesi Sırrı Süreyya Önder, hayatını kaybetti. İmralı, Kandil kuryesi Sırrı Süreyya Önder 18 gündür gündemi işgal etmiştir. Hem Hastane aşamasına hem AKM deki cenaze töreni ve sonrasına AKP medyası, sol medya, İslamcı medya, büyük ilgi ve alaka göstermiştir.
Güvenlik güçlerimizi şehit eden teröriste “gerilla” diyen bölücü zihniyet toplumsal barışa hizmet edebilir mi? Bunlar Cumhuriyet ve barış düşmanları. Kimse vatan evlatlarını teröristle eşleştiremez!
31 yaşındaki Afyonlu vatan evladı vatan, millet, bayrak, sevdalısı Önder evladımız, canını da kanını da bu vatan için verdi. 4 yaşında bir evlat, Alya kızımız öksüz kaldı.
Atatürk ismini taşıyan Kültür merkezinde bölücülük yapıldı. Bölücü sloganlar atıldı. PKK terör örgütüne terör örgütü demeyen hainler teröristbaşına övgüler dizdiler.
Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende PKK lideri teröristbaşı Öcalan’ın mektubu var” denildiğinde tüm bölücüler ayağa kalkıp alkış tuttular.
Başta Siyasal İktidar ve CHP olmak üzere; DEM, İmralı, Kandil, KCK, PKK KONGRA- GEL, PYD, YPG, SDG, KDP, KYB v.b. Tüm Türkiye ve Türk'ün düşmanı Bölücü Örgüt ve karanlık yapılar. Kurye Önder’i“ barış elçisi” ilan ettiler. Terör örgütü PKK’nın propagandisti, terör elçisi Önder’i “barış elçisi” yaptılar. PKK uzantısı DEM‘li Önder, bir büyük siyaset adamı, kanaat önderi, akil insan, barış elçisi olarak lanse edilmeye çalışılmıştır.
AKP/Saray rejimi bütün devlet kurum ve kuruluşlarını Sırrı Süreyya Önder için harekete geçirmiştir. Bakanlarından valisine istihbaratçısından, milletvekiline “Önder ” için tam kadro ayağa kalkmışlar, sahaya inmişlerdir.
Başta AKP’ye bağlı bir operasyon merkezi olan İletişim Başkanlığı olmak üzere saray ve istihbarat ile ilişkili AKP medyası ,muhalefet medyası Sırrı Süreyya Önder için günlerdir güzellemeler yapmaktalar.
Vatandaşlarımız için, sokaktaki garibanlar için, mazlumlar için, kıllarını kıpırdatmayan Saray /Balgat/Çukurambar üçgeni, DEM’lİ Önder için “özel muamelenin” kralını yaptılar. İstihbarat servislerinin gözdesi, İmralı/kandil kuryesi Sırrı Süreyya Önder’i “barış güvercini , barış elçisi” yaptılar. Sırrı Süreyya Önder’in istihbarat kuryeliğini “barış elçiliği” adı altında meşrulaştırmaya çalışıyorlar.
Devletin resmi kanalı TRT dahil olmak üzere saraya bağlı bütün kanallar yazılı ve görsel medya günlerdir Önder güzellemeleri yapmaktalar. Cenaze törenini saatlerce verdiler bilge bir şahsiyetmiş gibi haberler sundular.
Aynı gün iki cenaze kaldırıldı. Biri Afyonlu şehit Çavuş Önder Özen diğeri PKK kuryesi Sırrı Süreyya Önder’indi. Aziz vatan evladı şehidimiz Önder Özen, sessiz sedasız toprağa verildi, İmralı kuryesi Sırrı Süreyya için AKP/ Saray rejimi, devlet erkanı, partiler, siyasetçiler, başsağlığı kuyruğuna girdiler.
Sırrı’nın “renkli” kişiliği doğru, AKP’den PKK’ya kadar herkese hizmet etmiştir.
Kimileri Kurye ,bölücü Apo’nun evladı , Sırrı Süreyya Önder’in Mecliste düzenlenen taziye programına katılarak fotoğrafını okşar, sever. Kimileri şehit askerimiz Önder Özen’in sevgili kızı, kızımız, evladımız, Alya’nın küçücük elini tutarak acısını paylaşmaya çalıştı.
ŞEHİT ÖNDER’İN KIZI ALYA’NIN SÖZLERİ YÜREK YAKTI:TOPLU İĞNE BABAMA BATIYOR
Şehit Önder Özen’in kızı Alya’nın cenaze törenindeki sözleri yürek yaktı: Toplu iğne babama batıyor
İki resim karesi , iki olay her şeyi anlatmakta. Türk milleti bu iki kareyi ve bu iki olayı asla unutmayacak!
İmralı kuryesinin tabutuna şanlı Ayyıldızlı bayrağımızı koyarak şehitlerimizin kemiklerini sızlattılar. Milletimizi derinden üzdüler yaraladılar. Şanlı bayrağımız vatan hainlerine değil vatan için şehit düşen kahramanlarımızın aziz naaşlarına örtülür.
Büyük şairlerimizden, “Bir bayrak” şairi Arif Nihat Asya hocamız, Türk bayrağı için “şehidimin son örtüsü” demişti ama o bayrak artık ömrü boyunca ona karşı mücadele edenlerin cenazesine sarılabiliyor...
Bu kirli ve karanlık kafa yarın teröristbaşı Apo’yu da bayrağa sarmaya kalkar!
İmralı heyetinde yer alan DEM Milletvekili kürtçü Pervin Buldan’ın “Polis annesiyle gerilla annesinin ellerini birbirine kenetleyeceğiz.” sözleri milletimizin tepkisini çekmiştir. Buldan, terörist annesiyle şehit annesini eşitleme edepsizliği yapmıştır.
Askerimizi, polisimizi, bekçimizi, sivil masum insanlarımızı şehit eden terör örgütü PKK militanları için “gerilla” diyen onları “barış güvercini” göstermeye çalışan bölücülerle toplumsal uzlaşma asla olmaz Vatanseverlerle vatan hainleri bir gösterilemez!
Kimsenin ölüsünü aşağılayacak, acılarını artıracak veya nefreti körükleyecek sözler söyleyecek değiliz. Acılar üzerinden siyaset yapılmaz. Ancak gerçekleri de söylemek zorundayız.
Cenaze töreni canlı olarak yayınlanırken öte yandan Afyon’lu şehidimiz Önder Özen’in haberi sadece alt yazı olarak geçiyor ve 30 saniyelik haber olarak veriliyordu.
Şehit düşmeye geldi mi Anadolu Çocukları. Özel muameleye geldi mi Soros’un çocukları, devşirme dönme takımının çocukları, mutlu azınlığın çocukları.
Bu ülkede sistemin elemanı olursan, vatan haini olursan, bölücü olursan, dönme-devşirme olursan ,Kripto olursan, özel muamele görürsün. Seni devlet töreniyle Ya AKM’ de yada başka bir yerden törenle uğurlarlar.
Şehit aileleri , "Abdullah Öcalan bizim nezdimizde hâlâ terörist ele başıdır, 40 bin kişinin katilidir “ derken bebek katilinin sözcülüğünü yapan hain için devlet kurumlarını seferber ettiler.
Şehitlerimize, vatandaşlarımıza, gösterilmeyen ilgi, alaka ve özel muamele terör örgütünün propagandasını yapan bebek katiline methiyeler düzen bir haine gösteriliyor.
Ülkenin geldiği şu duruma bakın binlerce şehit ailemiz kan ağlıyor evlatlarını vatan için şehit vermiş aileler isyan ediyor. Yaşananları, aziz milletimizde yakından görüyor. Şehitlerimizin kemikleri sızlıyor, Şehitlerimizin aileleri perişan ve isyan ediyorlar.
TERÖRİSTBAŞININKURYESİ İÇİN NE RAHMET OKUNUR NEDE TAZİYE MESAJI YAYINLANIR!
Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü savunan Ülkücüler, 12 Eylül öncesi Sırrı Süreyya Önder’inde içinde yer aldığı Komünist örgütler tarafından hain tuzaklarda ,hain saldırılarda, baskınlarda şehit edilmişlerdir. Vatan ve millet sevdalısı Ülkücüler 12 Eylül öncesi yaralanan ülküdaşları için kan vermişler ve hastanelere akın etmişlerdir.
Öcalan’ın elçisi DEM’li Önder’in ölümünden sonra bazı siyasilerin Sırrı Süreyya Önder’e rahmet dilemeleri, övgüler dizmeleri, kendilerini bağlar. Yaptıkları açıklamalar, Ülkücü – Milliyetçi Hareketi bağlamaz. DEM’lileri sevindiren, bölücüleri mutlu eden açıklamalar yapanları tüm Ülkücüler not etmiştir.
Ülkücü Hareket mensuplar hainlere güzelleme yapmaz, methiye düzmez’ Tarihimizde böyle bir vaka yoktur ve yaşanmamıştır.
Hiçbir Ülkücü , Türk Milliyetçisi ismi teröristbaşı ile birlikte anılan teröritsbaşı’nın “evladı” olarak gördüğü İmralı- Kandil kuryesi olan ve PKK ile ilişkisi olan Sırrı Süreyya Önder için ve onun gibi PKK zihniyetli olan bölücüler bölücü zihniyetliler için vatan hainleri için asla rahmet okumaz!
Ülkücüler, vatan evlatları için Mehmetçiklerimiz, polislerimiz, bekçilerimiz, sivil ve masum vatandaşlarımız, mazlumlar, için kanlarını verirler ,canlarını verirler. Dualar ederler, ruhlarına kuran okurlar.
DEM’li Sırrı Süreyya Önder için hiçbir ülkücü ne hastaneye gider ne cenazesine katılır nede taziye mesajı yayınlar.
Biz sadece aziz şehitlerimize ağlarız, kahramanlarımıza yanarız. Onlar için üzülür onlar için dua ederiz.
12 EYLÜL ÖNCESİ ÜLKÜCÜLERE SİLAHLI SALDIRILAR DÜZENLEMİŞTİR
Babası 1960’lı yıllarda Sovyet yanlısı Türkiye İşçi Partisi’nin (TİP) Adıyaman örgütünün kurucularından ve İl Başkanlığını yapmıştır. Önder, 12 Eylül 1980 öncesi Türk sol örgütlerine mensup bir militandır. Adıyaman’da Ülkücülere yönelik saldırılarda yer almış bir eylemcidir. 12 Eylül sonrası Maocu Aydınlıkçıların haftalık yayın organı olan, Ordu ve devlet düşmanlığı yapan 2000’e Doğru dergisine haberler gönderen bir muhabirdi.
DEM’liÖnder, 80’lerde askerliğe de karşı çıkmış terör örgütü PKK ile mücadele ederken şehit düşen askerlerimiz için, “askerliğin zorunluluk olduğu yerde, şehitlikten bahsedilemez” diyen biridir.
Emek,Demokrasi ve Özgürlük Bloku (BDP'nin desteklediği bağımsızlar) saflarında katıldığı Haziran 2011 genel seçimlerinde, İstanbul 2. bölgeden milletvekili seçildi. 2011’de Emek, Barış ve Demokrasi Bloku’ndan, ardından BDP ve HDP’den milletvekili oldu.2013'te, Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP) eş genel başkan yardımcısı oldu.
Mayıs-Haziran 2013'teki gezi olayları sırasında protesto gösterilerine ön saflarda katılan önder sol örgütlere destek vermiştir. 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde HDP'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkan adayı oldu, ancak kazanamadı.
2013 -2015 ARASI İMRALI VE MİT KURYELİĞİ YAPTI
2013-2015 yılında MİT ile Öcalan arasında sık sık görüşme yapılmıştı. Görüşmeleri İmralı heyeti olarak adlandırılan grup yürütmüştü. Grupta Sırrı Süreyya Önder, Pervin Buldan, İdris Baluken, Selahattin Demirtaş, Aysel Tuğluk yer almıştı.
2013 ile 2015 yılları arasındaki "çözüm sürecinde" önemli rol oynayan Önder, son aylarda PKK lideri Abdullah Öcalan ve hükümet ile görüşmeler yürüten İmralı heyetinde de yer alıyordu.
PKK lideri Abdullah Öcalan'ın hapis yattığı İmralı Cezaevi'ne ve Kandil Dağı'na giden ekipler içinde yer aldı. Sırrı Süreyya Önder bu süreçte yüzyılın canisi, yüzyılın alçağı Öcalan için “Öcalan yüzyılın lideridir” demiştir.
HDP'nin İmralı Heyeti ve Abdullah Öcalan arasında 2013 yılında İmralı'da gerçekleşen görüşmelerine ilişkin notların yer aldığı “Demokratik Kurtuluş ve Özgür Yaşamı İnşa” kitabı yayımlandı. PKK ya bağlı Mezopotamya Yayınları tarafından basılan ‘Demokratik Kurtuluş ve Özgür Yaşamı İnşa’ (İmralı Notları) kitabında, 3 Ocak 2013 tarihinden 14 Mart 2015 tarihine kadar DBP-HDP heyetlerinin Öcalan ile yaptığı görüşmelerin tutanakları yer alıyor.
Avrupa'da PKK' tarafından çıkarılan İmralı Notlarında terörisbaşı ile , Önder arasındaki ilişkide açık bir şekilde yer almaktadır
DEM’li, Önder , AKP-PKK-MİT üçgeninde kuryelik görevi yapmış biri. Kendisini 2013-2015 sürecinde kâh Kandil’de kâh İmrali’da kah Dolmabahçe’de gördük. Yanında mutlaka MİT’ten bir sicil amiri vardı. Son anına kadar istihbarat kendisini yalnız bırakmadı. Hastane ve Cenazesinde geçmiş olsun ziyaretleri ve taziye mesajları bunu göstermiştir.
Önder bir operasyon elemanı değil, sadece bir kuryedir. Verilen görevi yerine getiriyor. Teröristbaşı Öcalan’ın da 50 yıldır istihbarat ve istihbarat örgütleriyle ilişkisini cümle alem bilmektedir ve Sırrı gibi sır değildir. Bütün PKK çevreleri ve siyasal kürtçüler istihbarat –PKK ilişkisini bilmektedir.
21 Mart 2013'te Diyarbakır'daki Nevruz kutlamalarında teröristbaşının mektubunun Türkçe metnini okuyan yine Önder'di.2014 ve 2015'teki Nevruz kutlamalarında Öcalan'ın yolladığı mektupların Türkçesini okuyan da yine o oldu.
Cemil Bayık, Murat Karayılan, Duran Kalkan, Mustafa Karasu, Sabri Ok, Ali Haydar Kaytan, Bahoz Erdal gibi PKK yönetici kadrosunu Selahattin Demirtaş ile birlikte 2014 yılında Kandil’de ziyaret edip poz verenler arasında yine o vardı.
28 ŞUBAT 2015 ‘DE 27 ŞUBAT 2025’ DE TERÖRİSTBAŞININ MESAJLARINI OKUMUŞTUR
İhanet sürecinin" en üst noktası Dolmabahçe toplantısı oldu.28 Şubat 2015'te dönemin Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ile HDP'nin İmralı heyeti arasında yapılan görüşme sonrasında bir metin açıklandı.10 yıl önce 28 Şubat 2015’te Dolmabahçe Sarayı’nda Sırrı Süreyya Önder 10 maddelik çağrıyı okuyordu. 10 yıl sonra yine teröristbaşının çağrısını İmralı ve Kandil kuryesi okuyor. 15 Temmuz 2016 kalkışmasından sonra HDP’li Önder 6 Aralık 2016'de "terör propagandası yapmak" suçlamasıyla tutuklandı. 4 Ekim 2019'da serbest bırakıldı.
İmralı kuryesi, artist, DEM’li Önder’in “görevli” olduğu kesindir ve bir yerlere mesaj gönderdiği bellidir. Sırrı Süreyya Önder, ihanet sürecinde MİT kuryesi gibi görev yaptığını gizlemiyor .
DEM içinden bazıları Önder için “MİT’e çalışıyor” demiştir. Sırrı Süreyya Önder’in DEM Meclis Başkanvekili olarak ilan edilmesi boşuna değil.
DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, 28 Aralık 2024 de , 22 Ocak ve 27 Şubat 2025 de İmralı'da PKK lideri teröristbaşı Abdullah Öcalan ile yine görüşmüştür.
Sırrı Süreyya Önder Stalinist, Pol Potçu, PKK diktatörlüğünün başında olan teröristbaşına methiyeler dizen ve, dünyanın en kanlı terör örgütlerinden ve 60 bin insanın ölümünden sorumlu olan cinayet örgütü PKK’yı “meşru, özgürlükçü, barışçı, bir örgüt” olarak göstermeye çalışan bir haindir.
Cinayet şebekesi terör örgütüne sahip çıkan “Baş Müzakereci Öcalandır. Öcalan Önderliktir. Süreç onunla yürütülmeli. Baş müzakereci olarak muhatap kabul edilmeli” diyen Öcalan’ı “öz babası” gibi gören Sırrı Süreyya Önder’dir.
Hükümetin seferber olduğu Önder, KCK’nın söylemini hep tekrarlamıştır. KCK diyor ki “Öcalan baş müzakereci olmalı”. Uzantısı DEM de ‘Devlet de Öcalan’ın baş müzakereci pozisyonunu kabul etti’ diyor.
İmralı ve MİT kuryesi Sırrı Süreyya Önder , “baş müzakerecisi Öcalan'dır. Açın İmralı kapılarını, Öcalan'ın düşünceleri, fikirleri halklarla buluşsun.” diyendir.
Cumhuriyet ve Türklük düşmanı bölücü zihniyete sahip Önder, yıllar önce katıldığı bir televizyon programında Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuyla ilgili şu hain yorumu yapmıştı:
Neyimizi Cumhuriyete borçlu olacakmışız, ben hiçbir şeyi Cumhuriyete borçlu değilim. Ben bu cumhuriyetten hiçbir hayır görmedim. neyinden hayır görmüşüm?
Cumhuriyet olmasa sen milletvekili olabilir miydin? Cumhuriyet sayesinde artist oldun, milletvekili oldun.
TERÖRİSTBAŞI KURYESİ İÇİN ÖZEL MESAJ YAYINLADI
HDP Heyeti ile Öcalan arasında İmralı'da yapılan görüşmenin tutanaklarında bir görüşme sırasında Sırrı Süreyya Önder Öcalan’a ”benim babam sizsiniz, ben kendimi yetim saymıyorum.” diyordu. Sırrı Süreyya Önder bir çok kez “ Yetim değilim, Öcalan benim babamdır. Öcalan’a terörist başı diyemezsiniz.” diyen biridir.
Bir bebek katiline baba demek nasıl bir hümanizmdir merak konusu. acaba baba dediği adam kaç çocuğu babasız, kaç babayı çocuksuz bıraktı?
DEM Parti, sosyal medya hesabından Abdullah Öcalan’ın DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in ölümü nedeniyle gönderdiği taziye mesajını paylaştı.
Bebek katili Öcalan mesajında Sırrı Süreyya Önder'in 27 Mart çağrısının sonunda sözlü olarak dile getirilen ve “hukuki gerekliliklerden” bahseden mesajı bizzat kendisinin el yazısına döküp okuduğunu söyledi.
Teröristbaşı Öcalan’ın mesajı şöyle:
Sevgili Sırrı Süreyya Önder’in vefatıyla kalbimize derin bir hüzün çöktü. Çok değerli bir insan, halkların gerçek bir evladıydı. coğrafyamızın bütün toplulukları ve halklarımız büyük bir yoldaşını kaybetti. Onun anısına büyük bir saygı duyuyorum. 27 Şubat’ta, son görüşmemizde yapacağımız çağrıya eklediğimiz son cümleyi elleriyle not almıştı ve bizzat okumak istemişti. Barış içinde bir arada yaşamak adına unutulmaz bir çalışkanlığı ve emekçiliği vardı.
YENİ MİT MÜSTEŞARI BİR GÜNDE YAZICIOĞLU SUİKASTİYLE İLGİLİ AÇIKLAMA YAP!
Sırrı Süreyya Önder için hastaneye ve cenaze törenine akın eden başta AKP’liler olmak üzere Meclis Başkanı, Bakanlar, MİT Müsteşarı, Ana Muhalefet partisinin Genel Başkanı ve bazı siyasi partilerin başkanları, devlet kurumlarının başındakiler Yazıcıoğlu suikastinde 16 yıldır ortada yoklar Bir siyasi partinin genel başkanı, Türk siyasetinde etkili bir siyasetçi, Ülkücü Hareketin en önemli ismi Meclisin sigortası, bir büyük siyaset ve devlet adamı , Milletin adamı şehit düşüyor, MİT’den bugüne kadar olayla ilgili bir araştırma ve açıklama yok!.
Yeni MİT Müsteşarı Kalın, İmralı- Kandil kuryesi için methiye dolu bir taziye mesaj yayınlıyor. Sayın Müsteşar bir günde Muhsin Yazıcıoğlu suikasti için bir açıklama yapta görelim! Yazıcıoğlu Vatan satmadı’ Vatanı , milleti, devleti, bayrağı davasını savundu. Kuryelik yapmadı. Bölücülerle kol kola girmedi. Onlarla yan yana oturmadı. mutabakat bildirilerine imza atmadı. “Önderlik” vurgusu yapmadı.
Şehit liderimizin ve dava arkadaşlarımızın ailelerini bugüne kadar aramayanlar İmralı –Kandil kuryesi DEM’li Önder için hastaneye gidiyor, cenaze törenine katılıyor, Bölücülere geçmiş olsun ve taziye ziyaretinde bulunuyorlar.
Terör örgütü temsilcileri ile görüşmek için Oslo’ya, Cenevre’ye uçak kaldıran “MİT Turizm” Muhsin Yazıcıoğlu’nun ise karlar altında kalmasını görmezden gelmiştir. Emre Taner Hakan Fidan ve İbrahim Kalın döneminde hala Yazıcıoğlu suikasti gizemini koruyor.
“ŞEHİT VERMEKTEN DAHA ACI BİR ŞEY VARSA ; ODA ŞEHİT HABERİ ALMAYA ALIŞTIRILMIŞ BİR TOPLUMDUR”
Şehit lider Muhsin Yazıcıoğlu yıllar önce şu sözü boşuna söylememişti:
"Şehit vermekten daha acı bir şey varsa; o da şehit haberi almaya alıştırılmış bir toplum olmaktır!
1978-2025 arası 47 yıl boyunca stratejik maşa PKK terör örgütü tarafından 12 binden fazla vatan evladı hain pusularda tuzaklarda saldırılarda şehit düşmüştür.
PKK terör örgütü 1978 – 2019 arası 500 köy basmıştır. 500 köyde toplu katliam yapmıştır. Kundaktaki bebekler (276) dâhil öldürdüğü çocuk sayısı 1232’ dir. Binlerce sivil, masum insanı katletmiştir.
Gabar’da, Cudi’de, Tendürek’te, Dağlıca’da, Aktütün’deBayraktepe’de, Ağrı’da, Hakkari’de, Mardin’de, Şırnak’ta,Beytüşşebap’da, Cizre de, Nusaybin de, Bağlar’da, Sur’da, dağlarda, kırsalda, metropellerde şehit düşen yüzlerce vatan evladımız için günlerce haberler yapılmadı.
47 yıldır çoluk, çocuk, kadın, erkek, genç, yaşlı demeden binlerce masumu öldürdüler. Bingöl, Başbağlar ,Mısır Çarşısı, Anafartalar, Güngören ,Yavi, Vezneciler, Çankaya, Güvenpark, Elazığ, Şemdinli, Van, Adana, Beşiktaş, Kayseri, Kulp, Mersin Polisevi İçişleri Bakanlığı – Emniyet Genel Müdürlüğü’ en son Havacılık ve Uzay Sanayi (TUSAŞ) eylemi vb. onlarca katliam. Bu kanlı katliamların, kanlı eylemlerin hepsini PKK terör örgütü yaptı.
Devletin TRT’si dahil olmak üzere bu toplu katliamlar için günlerce medyada haber yapılmadı. sadece 5 dakika bile sürmeyen soğuk haber bültenleri sunuldu.
Hele çözüm süreci denen ihanet sürecinde şehit haberleri sözde çözüm süreci zarar görür diye haber değeri olarak görülmedi, es geçildi. Bu günde ihanet süreci devam ederken aynı tablo devam etmekte Şehitlerimizi sessiz sedasız son yolculuklarına uğranmakta
Yazık, çok yazık! 12.500 şehidimizin kemikleri sızlıyor. İkinci Açılım Süreci”nin siyasi faturası, birincisinden ağır olacaktır.
1984’ten günümüze 500 köy basan katliamlar yapan, 400 civarında karakolumuzu basan, dağda, kırsalda, metropolde binlerce askerimizi, polisimizi şehit eden, 1500 civarındaki bebeği katleden, binlerce sivil, masum insanı katleden, cinayet şebekesinin propaganda memuruna özel muamele gösterenleri Türk milleti affetmeyecektir.
İKİ ŞEHİDİMİZ MECİT DAY VE ÖNDER ÖZEN SESSİZ SEDASIZ MEMLEKETLERİNDE DEFNEDİLDİLER
Irak'ın kuzeyindeki Pençe (Hakurk) Operasyon bölgesinde icra edilen arama tarama faaliyeti esnasında mayın/EYP'ye basması sonucu İs. Uzm. Çvş. Önder Özen şehit düştü.
Afyonkarahisarlıydı Şehidimiz. DEM’ li Önder’in ölümü gündemi tayin ederken şehit evladımız ise sadece bazı basın yayın organlarında küçük bir haber olarak yer aldı.
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), teröriste, ‘terörist’ diyemedi. Uzm. Çvş. Önder Özen’in şehadet haberini duyuran MSB, saldırıyı kimin yaptığına ilişkin bilgiye yer vermezken, “Irak’ın kuzeyinde mayın/EYP’ye basması sonucu yaralanan kahraman silah arkadaşımız hastanede şehit oldu” şeklinde duyurdu.
Siyasal iktidar Ana Muhalefet ,Devlet Erkanı teröristbaşının elçisi için AKM’yi doldururken şehidimiz Özen ise sessiz sedasız memleketine gönderiliyordu.
Afyonkarahisar’da düzenlenen cenaze töreninde yürek yakan bir diyalog yaşandı. Alya’nın yakasına da babasının fotoğrafını ve şehit çocuğu yazılı kağıdı iğnelendi. Kadın binbaşı kağıdı iğneledi. Alya’ya “dikkat edelim iğne sana batmasın” dedi. Küçük kız uzun süre yakasına takılan iğneye baktı ve “Toplu iğne babama batıyor. Babaya batmadan kenardan yapalım” dedi. Küçük kızın bu sözleri Türkiye’yi gözyaşlarına boğdu.
Bundan kısa bir süre önce Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde teröristlerin 22 Nisan günü saldırısında ağır yaralanan ve tedavi gördüğü hastanede şehit olan Trabzonlu Piyade Uzman Onbaşı Berat MecitDay ilgili yaptığı açıklamada kullandığı üslup tepki çekmişti.
“Terörsüz Türkiye sürecini sürdürebilmek için devam ediyoruz. İnşallah da bu terörsüz Türkiye’ye ulaşacağız” diyerek açılım mesajı veren Güler, şehidimiz hakkında “Bu arada da dün orada bir drone atıyorlar bizim Mehmetçiğimize çarptı ve sonra hastaneye götürdük ama kurtaramadık, şehit oldu. Şu anda takip ediyoruz” ifadelerini kullanmıştı.
PKK tarafından düzenlenen drone saldırısı sonucu şehit olan askerimiz ilgili yaptığı açıklamada kullandığı üslup Devlet ciddiyeti ile paylaşmayan bir açıklamaydı.
Şehidimiz variçimiz yanıyor… Milli Savunma Bakanı ise makamının ve konunun ağırlığına uymayan, umursamaz bir dille konuşuyordu. Aynı Milli Savunma Bakanı İmralı Kuryesi Önder için methiyeler yapıyordu.
Aziz Şehitlerimizin Ruhları Şad Mekanları Cennet olsun.
Kaynak:Haber Merkezi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.