Ankara,İstanbul sonuçlarının bu kadar uzatılması yanlış. Hani milli iradeye saygı? Demokrasi kültürü seçim kazanınca değil, seçim kaybedince belli olur. AKP iyi bir sınav veremedi. Eğer İmamoğlu akıllı davranmasaydı bugün çok farklı bir tablo ile karşılaşıyor olabilirdik. Geçen her dakika içte iktidarın, dışta Türkiye'nin itibarını zedeliyor.

Bizde maalesef iktidarlar kendi geleceklerini hep ülkenin geleceğinden daha önemli görmüşlerdir. Onun için de önce kendi durumlarını tahkim etmeye çalışmışlardır. AKP'de 17 yıl boyunca hep bunu yaptı. İyi yönetmeyi bir tarafa bıraktı devletin tüm kurumlarını yandaşlaştırmaya çalıştı. Şu Anadolu Ajansının yaptıkları başka bir ülkede olsa kıyamet kopardı. İktidar sokağa çıkamazdı.Ama burası Türkiye ne yaparsanız yapın yandaşlık hastalığı her şeyi hazmetmeye yetiyor.

Millet ittifakı İstanbul ve Ankara'yı alarak önemli bir seçim başarısı kazandı ama daha fazlasını da kaybetti. Daha dikkatli, daha ortaklaştırıcı bir aday tespit süreci yaşansa bugün çok daha farklı bir sonuç çıkabilirdi. Bazı yerlerde CHP adayları çok nobran davrandı,Ülkücülerin ve iyi partili fedakarlığın onda birini cevap ver bu yerel seçimde yapamadın belki iç dengeleri buna müsait değildi ama iyi partililerin gösterdiği hoşgörü ve anlayış CHP'de asla yoktu.CHP üzümden Kazanılacak bir çok yer kaybedildi Muğla ve Bodrum gibi. Kılıçdaroğlu'nun CHP'ye yerleştirmeye çalıştığı hoşgörü zihniyetine bazı partililer direndiler. İYİ partiye kazanmaya daha yakın yerler verilebilirdi. Verilmedi. Ancak bu ittifaka zarar vermemek için susmanın konuşmaktan daha iyi bir yol olduğunu bildiğimiz için sustuk.

Diğer taraftan İYİ parti yeni kurulmuş bir parti. Eksikleri var, Büyük hataları var, partinin propaganda ve reklam işlerini Cihan Paçacı'nın kızına vermesi ve bu konuda iyi parti'nin iyi reklam yapamaması konuşulanlar arasında!hala kendine mahsus bir politika dili oluşturamadı. Eskimiş yöneticilerin eskide kalması gereken alışkanlıkları başarıyı da engelledi. Bir çok ilde parti teşkilatları yetersizdi. Çoğu il tüm ilçelerde aday bile gösteremedi. Adayınızın olmadığı yerde çalışma da olmaz. Çalışma olmayınca oy da gelmez. Hemen seçim olacakmış gibi tedbirini almayanlar her seçimde baskın yerler. İYİ parti yavaş yavaş kadrolarını yenilemeli, bölgelerinde itibarlı olan isimler için bir çekim merkezi olmalıdır. Zira alınan sonuçlar yeni parti arayışında olanları da cesaretlendirmiştir. Muhtemelen bir daha ki seçimlerde Davutoğlu'nun partisi veya hem Davutoğlu hem de Babacan'ın partisi de olacaktır. Bu da oy almanın giderek güçleşmesi, aynı alanda yeni rakiplerin çıkması demektir. İYİ parti şimdilik bir adım ileridedir. Daha ileride olması seçimlerde verilen mesajın değerlendirilmesine bağlıdır.

MHP'de beklenmedik sayıda belediye aldı. Bir çok arkadaşımız siyasi mücadelelerinin karşılığını aldılar. Ancak daha fazlası her zaman mümkündür. Alınan belediye sayısı yükselmesine rağmen oy oranı yüzde 7'ler civarına düştü. MHP'nin daha yerleşmiş teşkilatları var. Ancak tepeden inme aday tayinleri bu teşkilatların iştah ve performanslarını da etkiliyor.

Büyük bir krizden geçiyoruz. Türkiye'de hiç bir zaman iki seçim arası beş yıl olmadı, bu defa da olmayacak. İktidarın tutumu krizin daha da derinleşeceğini gösteriyor. Hazineyi elde tutma ve her şeye hakim olma hırsı ekonomiyi iflas noktasına getirdi. İşler devlete ait değerli mülkleri satarak veya borç alarak yürütülüyor. İktidarda kalma uğruna Türkiye'nin geleceği ipotek ediliyor. Ankara ve İstanbul seçimlerinde takınılan tavır iktidarın taban kaybettikçe daha da otoriterleşeceğini gösteriyor. Her türlü sürprize hazır olmalıyız. Bu ülke bu kadar ağır bir krizi ve bu kadar otokrat bir yönetimi kaldırmaz. Devlet yönetme sırası ülkücülere geliyor, tabi ülkücüleri baskılayanlar bırakırsa...