Kaybolmaya başlayan bir neslin hikayesi‏

Bu yazıyı geçmişte şanlı bir mücadelenin içinde yiğitçe mücadele verip, yıllarca cezaevlerinde hücrelerde kalan , oralarda kaptıkları hastalıklara mücadele eden , bugünlerde hakkın rahmetine kavuşan , ülkücü abilerim için kaleme almıştım.

Bir şanlı mücadele idealleri memleket sevdası ...

İslamiyet ruhları, Türklük bedenleri...

Rehberleri Kuran , hedefleri Turan ...

Bütün zor şartları delip geçtiler , ceplerindeki harçlıklarını bildiriler yayinlayabilmek için , bir teksir makinasında çoğalta bilmek harcadılar...

Liderlerini davalarını herşeyin önüne geçirdiler , evlerine gitmeye vakitleri olmadı , çocukluklarını gençliklerini yaşamaya fırsat bulamadılar...

Türk askerini arkadan vur, Rus askerine selam dur diyen zihniyete geçit vermediler ...

Evlerinde dışarı abdestsiz adım atmadılar , her defasında evleri ile hellalleşerek yola çıktılar , gitmek var dönmek yok seçeneklerini hiç akıllarından çıkarmadılar...

Ömürlerinden ömür verdiler, bu ülkeyi karşılıksız sevdiler , ne para tutkunluğu ne şöhret tutkunluğu pesinde koşmadılar, Allah'ın rızasını kazanmak için şanlı vatan savunmasını yaptılar ...

Kavgadan ne okullarını bitirebildiler, ne bir meslek sahibi olabildiler, fırsat bulup evlilik bile yapamadılar ...

Kısaca destanlaşan ülkücü hareketin tarihini fedakarlıklarla yazdılar.

Ne mafia ne senet çekcilere bulaştılar , Anadolu coğrafyasından geldikleri şekilde tertemiz kaldılar , istikballerini haram parada aramadılar, kimsenin oyuncağı olmadılar, davalarının birer kölesi oldular.

Bazen belki satıldılar , C-5 denilen işkence hanelerde sorgulandılar , inandıkları degerleri hiç bir zulmün karşısında asla satmadılar...

Destanları yazarken , milliyetçi Türkiye'nin gelecekteki temellerini attılar , o atılan temeller bugün ülkücü hareketin saygı duyulan bir hareket olmasına sebep oldular ...

Gelecek nesillerin önünü açmak için , ülkücü harekete ve ülkemiz gençliğinin bugünlere gelmesine sebep oldular...

Onların kavga için değil , sevgi için geldiklerini anlayamayan beyni satılmış köleler , onlara savaş açtılar , onlarda O gün vatan millet savunması ne gerektiriyorsa onu yaptılar...

Onlar Tayyipler Abdullah'lar gibi cami tuvaletlerinde saklanarak değil , Alper tunga gibi camii meydanlarında gerekirse şehit oldular ...

Yılmadılar yıkılmadılar bayrağı düşürmediler , Türkiye'yi Afganistan yapmak isteyenlere avuçlarını yalattılar...

Onlar ülkücü hareketin ve milletimizin tarihine;
Mustafa Pehlivanoğlu, Ercüment yahnici , Ahmet kerse , Yusuf İmamoğlu , Süleyman özmen , Gün Sazak , Recep Haşatlı , Ünal Osmanağaoğlu olarak yazıldılar.

Bugün bugün ne oluyor ?
Para pesinde şöhret pesinde koşan , ülkücü hareketi mafia içine sokmak isteyen , mafiacılıkla geçinen , ömründe ülkücülük hayırına olacak hiç bir iş yapmayan , sadece ülkücülükten geçinmeyi kendisine ideal eden idealsiz , üç tane beş tane ülkücüleri aptal yerine koyan zavallı , kendisini ülkücü hareketin üzerine çıkararak, Ülkücü hareketi yönetme aczi içine giriyor.

MHP 'nin yönetimini beğenmeyip , AKP gibi bölücünün hainin, bütün devşirmelerin bulunduğu bir partiye oy vermeye davet etmelerinede malesef ? Akıl erdiremiyoruz.

Ülkücü hareketin en kötü hiç beğenmediğimiz kadrosu bile , bizim için bin tane AKP ettiginin idrakine varmamız gereklidir.

Kendileri MHP'li olmadıkları gibi , ülkücü hareketi memleket haini Abdullah Öcalan denilen bebe katilinin, AKP bağlantısı Tayyip efendiye yönlendirerek , ülkücü hareketin şanlı mucadesini suistimal ediyorlar , ülkücüler bu konuda kimseye adı ne kim olursa olsun taviz vermemekle kararlıdırlar.

Ülkücü hareketi dün camii duvarlarında satanlar , bugün ülkücüleri pazarlama arzu ve isteklerinde asla başarılı olamayacaklardır, olmamalıdırlar.

ÜLKÜCÜ HAREKETİN ŞANLI TARİHİ BUNLARA ASLA MUSADE ETMEYECEKTİR.

Bütün bu manada son günlerde hakkın rahmetine kavuşan, Adana'da Recai Yıldırım bey'e , İstanbul 'da Hüseyin Bayrak bey 'e rahmet dilerken , milletimize başsağlığı diliyorum.

Biz birbirimizin kıymetini bilmezsek , bizim kıymetimizi kimse bilmez bunu iyi biliniz!.

Allah'a emanet olunuz.

 


HABİB YALÇIN

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi