
OLMAYAN BİR SÜRECİ DEVAM ETTİRMEK
PKK çekilmedi diyenlere iki yıl boyunca hain dediler. Kan dökülmesini istemekle suçladılar. Şimdi de biz PKK’nın çekilmediğini biliyorduk diyorlar.
,Peki PKK’nın çekilmediğini biliyordunuz da niçin onunla mücadele etmediniz?
Niçin,PKk şehirleri silahla doldururken,korucu öldürürken, insanları dağa çıkarıp haraç alırken,şehirlerin ortasında mahkeme kurup yargılama yaparken ses çıkarmadınız?
En önemlisi niçin yalan söylediniz?
Davutoğlu aradan iki yıl geçtikten sonra gerçekleri söylüyor. Ama aynı yalan siyasetine devam ediyor. Çoğu PKK çizgisinde olan akil adamları toplayarak artık olmayan, olmaması gereken bir süreci sürdürmeye çalışıyor. Aslında çözüm süreci diye bir şey yoktu. Bu, iktidarın kendini ve milleti aldattığı, otuz yıldır süren terörün usandırdığı kitleleri maniple ederek kendine yeni oy depoları kazandırdığı bir süreçti. Her yalan gibi, gerçek saklanamaz hale gelince de, çöktü.
Bundan sonra ne olacak sorusunun cevabı akil adamlarla yapılan toplantıda gizli. İktidar olaylardan ders alıp hatalarını telafi edecek, bu duygusal parçalanmayı yok edecek adımlar atacağına, bölünmeyi daha da derinleştirecek bir yolda yürümekte devam edeceğini söylüyor.
Dün Kürdistan Özgürlük Partisi’nin (PAK) kuruluşu Diyarbakır’da ilan edildi. Genel Başkanı Mustafa Özçelik yaptığı konuşmada,Kobani eylemlerinin devletleşme sürecinin başlangıcı olduğunu,CB Erdoğan’ın da Kürdistan ifadesini kullanarak Kürtlerin varlıklarını kabul ettiğini söyledi. Demek ki siyasetçilerin söyledikleri hiçbir laf boşlukta kalmıyormuş. Sorumsuzca sarf edilen bir söz, günü gelindiğinde ayrılıkçı amaçlarla kullanılabiliyor.
PAK’ın kuruluşunda Türk bayrağı yoktu. İstiklal marşı yerine 1946 da kurulup 11 ay yaşayan Mahabad Kürt Cumhuriyetinin marşı ey rakip okundu. Marşınızı, bayrağınızı, egemenliğinizi, sembollerinizi kabul etmeyen ve bunu açıkça haykıran bir parti. Bunun çözüm sürecinin hazırladığı zeminin bir sonucu olduğunu söylemeye gerek var mı?
Ülkeyi bütünleştirmek isteyenleri asimilasyoncu,inkarcı şucu bucu diye suçlayacaksınız, ülkeyi ayrıştırmak, vatan toprağı içinde bir PKK devleti çıkarmak isteyenlere kapıları sonuna kadar açacaksınız. Sonra da buna barış ve kardeşlik diyeceksiniz.
AKP bu ülkenin birliğini,bütünlüğünü dinamitlemiştir. PKK’nın önündeki bütün engelleri kaldırarak –terörle asla elde edemeyeceği mevzileri- ona armağan etmiştir.İktidarı tehdit eden yolsuzluk,rüşvet,hırsızlık dosyalarına gösterdiği hassasiyetin milyonda birini ülkenin bütünlüğüne yönelmiş tehditler için göstermemiştir. Onca olaya,isyan ve kalkışmaya rağmen hala da aklı başına gelmemiştir.
PKK’yı sokağa çağırarak 40 kişinin ölümüne binlerce iş yerinin kundaklanmasına vesile olan Demirtaş’tan yine kimse hesap sormayacaktır.
Apo İmralı’dan tehditlerini sürdürecektir. PKK soymaya, kaçırmaya,öldürmeye, yargılamaya kısacası bölmeye devam edecektir. Çözüm süreci denilen şeyin askerin, polisin elini kolunu bağlamaktan başka bir anlamı kalmamıştır. Bu kafa ile ne terör biter, ne de ülkenin bütünlüğü muhafaza edilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.