SAYIN BAHÇELİ TETİKÇİLERİ

  SAYIN BAHÇELİ TETİKÇİLERİ

 

 

İnşallah yeni yılın ilk aylarında M.H.P değişim olurda ÜLKÜCÜLER enerjilerini boşa harcamaz.

Her kongre döneminde bir elinde zifiri kara boya, bir elinde pis bir fırça ile her önüne gelene kara çalmayı marifet sayan tetikçi gurup. 

Artık iyice anlaşıldıki bu güruhun bir çoğu genel merkezden beslendiği gün gibi ortada. Yoksa bizler biliyoruzki ÜLKÜCÜ TÜRK milliyetçisi her hangi bir insan önce ŞAHSİYETİNE düşkün olur. Ülkücü aynı zamanda karşısındaki kişi kim olur ise olsun o kişiyede saygı gösterir. Ne yazıkki son zamanlarda bu duruştan ufacık bir emare görmek mümkün değil.

ÜLKÜCÜLER davanın adamı olur, adamın adamlığına bu döneme kadar hiç rast gelmiş değildik. Hiç bir dönemde bu şekilde yalanın, iftiranın gıybetin ve zannın tarafı olmamışlardı. Bu gelişmeleri gördükçe insanın aklına ister istemez daha farklı konularda geliyor ama şahsen bunları ÜLKÜCÜLERE yakıştıramadığım için ele almayı doğru bulmuyorum. Belki şahsımı bu konuda tenkid edenler vardır ve olacaktır. 

Şahsım dün sayın genel başkan Devlet BAHÇELİ beye toz kondurmayanların belkide başında geliyordum. Ancak şahsımın bakış açısı biraz daha farklı ve nihayetinde öncelediğim tamamen MİLLİYETÇİ HAREKET PARTİSİ ve onun yıpratılmaması konusu idi.

1 KASIM seçimlerinden önce HABERERK sitesinde yazdıklarımda sayın genel başkana ufacık bir söz söylemedim ve onu tenkid eden ve eleştirenleride elimden geldiği kadarı ile hep eleştirdim. Nihayetinde kişiler geçici bu DAVA ve bu PARTİ kalıcı idi. Belki bir çok kişinin unuttuğu ama  şahsımın hiç unutmadığı bir konu sayın genel başkan Devlet BAHÇELİ beyin bir daha genel başkan olmamasıdır. 

Öyleki şahsım öyle yazar falanda değilim normal her hangi bir ülkücüden çokda farklı bir insan hiç değilim. Daha önceleride zaman zaman yazdım ALAYLI bir ÜLKÜCÜ TÜRK MİLLİYETÇİSİ olduğumu.

Önceleri bir çok internet haber sitelerine yazdığım yorumlardan dolayı bir kardeşimiz şahsıma yazı yazmamı teklif etti. Şahsım mazeret bildirmeme rağmen yazmamı isteyince bende o zaman CESUR GAZETE isimli internet gazetesine yazmaya başladım. Sahibi olan genç kardeşimiz Emre ÇAKIR beyefendi yazdıklarımı daha kısa ve uzun süreli yazmamı tavsiye etmesine rağmen pek uyduğum söylenemez. 

O yazdığım yazıların içinde sayın genel başkan Devlet BAHÇELİ beyin masasına konduğunu bildiğim, hatta daha sonra CESUR GAZETE yazarı yazdı M.H.P genel kurul kararı aldı diyede bahsedilen yazının sonunda sayın genel başkan Devlet BAHÇELİ beye bir noktayı hatırlatıyor idim 22 TEMMUZ seçimleri öncesi bize yaşattıkları o çirkinliği ve evimizde dahi konuşamadığımız o olayları unutmadığımızı ve unutmayacağımızıda yazmıştım. 

Mutlak onuda okuyup ne demek istediğimi anlamıştı. Esas demek istediğim şahsımın sayın genel başkanı öyle körü körüne desteklemediğim ve sadece partimizin menfaati için konuşmamayı, yazmamayı uygun görmüştük. 

Ama daha önceki kurultay önceside yine şahsım bütün ilçe başkanları ve il başkanları ile ismi belli olan delegeler çok uzun en az üç tane mektup yazdım. Öyleki o yazdığım il başkanı kardeşlerimizden çok enteresan geri mesajlar aldım. O zaman gelen mesajlara bakınca sayın BAHÇELİ beyin kazanamayacağına çok inanmıştım.

 İlçe başkanları, il başkanları ve ismi belli olan delegelere ve vekillere  22 TEMMUZ ne demek onuda daha geniş açıkladım. 

Dolayısı ile sayın Devlet BAHÇELİ beyin kazanmaması için hep dua ettik. Ne yazık tekrar kazandı ve partiye iyice kendisini MIHLADI. Nasıl bir yönetme hırsı, nasıl bir tutku ve kuşku. Normal bir insanın kendi içinden geldiği bir camiadan bu kadar kuşku duyması, bu partiyi kendisinden başka birisinin yönetemiyeceğini düşünmesi gerçekten bir hastalık halidir.

Partiyi 18 yıldır idare eden kişiye kim yeter artık demişse ona saldıran guruba gelince onların durumu bam başka. Geçen kurultay dönemlerinde bizzat gördük ve yaşadık. Bu adamların HAYSİYET cellatlığından daha öte yaptıkları. Eğerki kişileri bilseler nerede ise doğumundan bu güne kadar olan yaşantısını ifşa etmek için yarışacaklar. Behey adamlar eğerki herkes sizler gibi seviyesizliğe batsa sadece 1997 yılından bu güne kadarı yazsak kimsenin hele ÜLKÜCÜ TÜRK milliyetçilerinin yüzüne bakacak durumunuz kalmaz.

Ama göründüğü kadar bu tetikçilerde öyle bir utanacak surat yok gibi. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fahrettin Kaya Arşivi