TÜRKİYE CİDDİ BİR BEKA SORUNUYLA KARŞI KARŞIYADIR.

Kışanak, Diyarbakır Büyük Şehir Belediye Başkanlığına oturur oturmaz petrolden pay isteyerek, elektrik hırsızlığını meşrulaştıran beyanlarda bulundu.

Barzani,2015 yılında Apo’nun serbest bırakılacağını söylüyor. Seçim boyunca BDP/PKK sözcüleri de her mitingde anlaşma tamam Apo bırakılacak,Bağımsız Kürdistan kurulacak dediler. 17 Aralık’tan sonra KCK davaları kuşa çevrildi. En son Diyarbakır KCK ana davasında 48 kişi serbest bırakıldı. 17 Aralıktan beri tahliye edilen KCK militanlarının sayısı 400’ü geçti. Toplum paralel devlet hikayeleri ile meşgul edilirken, her biri ayrı bir bölünme adımı olan icraatlar dikkatle gözden kaçırılıyor. Devlet kurumlarında Apo’yu sevmek hatta ona tabi olmak bir ayrıcalık haline gelirken milliyetçi olmak veya Hoca Efendi’ye muhabbet duymak  ağır bir cürüm haline getirildi. PKK ile yapılan müzakerelerin içeriği  aslında hukukun işlediği her ülkede vatana ihanet olarak işlem görür.Oslo görüşmelerinden basına sızanların bir tanesi bile o masaya oturan ve o yönde irade kullananları mahkum etmeye yeter. Bunu masaya tüneyip ülkenin kaderiyle oynayanlarda biliyorlar. MİT yasası biraz da bunun için çıkarılıyor. Bugüne kadar yapılan yasa dışı işlemler ve Apo’nun “yasal çerçeve isterim”, direktifi  ile yeni MİT yasasıyla yerine getiriliyor.

Bu asla bir barış süreci değil,dünyada terör örgütü ile görüşen başka ülkelerde var ama hiç biri doğrudan görüşme yolunu denememiştir. Bu görüşmeler hep gizli ve devlet dışı -ama devletle irtibatlı- kişiler tarafından yürütülmüştür. Süreç başladığından beri Türkiye hep terör baskısı altında taviz veriyor. Örgüt devletin temellerini rahatlıkla tartışmaya açabiliyor. İktidara yakın yazarlar-H.Kaplan gibi- farklı bayraklara alan açacak yazılar yazıp, bizzat Başbakan tarafından  ödüllendirilerek dış gezilere götürebiliyorlar.Bir şey olmaz diyerek kendini aldatanların son Ukrayna krizine bakmalarında fayda var. Rusya Kırım’da gergef gibi ağlarını ördü,Rus asıllı vatandaşlarının bölgede kalması için her tedbiri aldı, milyon dolarlar akıtarak evsizleri mülk sahibi yaptı, şartları oluşunca da Kırım’ı ilhak etti.Pakistan- Bengladeş ayrılığı da bu hususta öğretici örneklerle doludur. Bir İslam devleti kurmak için Hindistan’dan kopanlar, bir süre sonra önce özerklik sonrada ayrılığı tercih etmişlerdir.İslam onları bir arada tutmaya yetmemiştir. En az 90 yıldır  Laik kuşakların yetiştiği ve bir kısmını PKK’nın dinsizleştirdiği nesillere İslam’la gideceğini sananlar yanılıyorlar. İslam, onu hayatının temel belirleyicisi haline getirenler için bir anlam ifade eder, gerisi için hiçbir şey ifade etmez.

Taviz vermedik yalanı  süreç başladığından beri verilen tavizlerle her gün onlarca defa yalanlanıyor.Ama toplum o kadar afyonlandı ki gözlerinin önünde cereyan eden  olayları  bile algılayamıyor.Yargı hadımlaştırıldığı için bu konuda sınır çizecek, gidişata dur diyecek bir mekanizma da yok. Muhalefetin ise durumu içler acısı, herkes kendi koltuğunun derdinde. İnternet medyasında o kadar akıl dışı iddialar dolaşıyor ki, bunların tek birinin doğru olması bile felaket.BDP/PKK güneydoğu’da sınırlar çiziyor, toplumu ayrıştırıyor, süreci bir toprak koparma noktasına getiriyor.Ortada milletin vicdanı olacak  tek bir aygıt yok.Kamu adına denetim yapmakla mükellef olan Basın ise zaten  büyük oranda esir alınmış durumda.esir alınamayanlar da geçmişte bu suçun ortağı oldular,ön göremedikleri bir sürece destek oldular. Bugün muhafazakar kesimin duyarsızlığının arkasında muhafazakar basının  yaptığı yayınların çok büyük payı var. Şimdi gerçeği görenler bile geçmişte özerklik ve Apo  güzellemeleri yapmanın  sorumluluğunu omuzlarında taşıyorlar.Dün olmaz dediklerimizin hepsi bugün oldu, bugün olmaz dediklerimiz de hiç şüphe olmasın ki yarın olur hale gelecek. Onun için bir şey olmaz diye kendini avutanların son on yıldır olmaz dediğimiz  ne ve nelerin oldurulduğun bakmaları kafidir.Bu iş bir parti veya cemaat meselesi değildir. Bu topraklarda hür ve onurlu bir millet olarak varlığımızla ilgilidir.Ülke ciddi bir beka sorunuyla karşı karşıyadır, Bunu görmemekte ısrar edenler bu vebalin ortağı olurlar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi