Soruya net başta cevap vereyim: Asla!

İngilizlerin kurduğu akım olan Vahabiler ilerisi IŞİD terör örgütü bu saçmalıkları söylüyorlar.

Birincisi şirk demek Allah'ın yerine haşa tanrılar koymaktır. Veya bir şeye haşa Allah'ın özelliklerini yüklemektir.

Laik Rejimde ise hiçbir şekilde kanun yapanlara Tanrılık veya Allah'ın bir özelliği yüklenmiyor.

Allah'ın kanun koyması bir ülkeye özgü değildir alemlere yöneliktir. Bizdeki Laiklik ise sadece Türkiye'de kanun yapıyor ve tamamen insani ilişkileri hukuku düzenliyor. Allah, rüzgar kanunu koymuş, suyun kaldırma kuvveti kanununu koymuş. TBMM veya kararnameler bunlara inat farklı kanun mu koymuş? Bizler TBMM'ye veya devlete haşa tanrı demiyoruz ki.

TBMM doğa kanunu mu çıkarıyor? Suyun kaldırma kuvveti su mu diyor kanunla?

Yani Laiklik nasıl şirk oluyor?

Ayrıca Mekke'deki Müşrikler de Allah'a inanıyorlardı. Kendilerinin günahkâr olduklarını düşündükleri için sadece putları Allah'a karşı şefahatçiler diyorlardı. Yani Mekkeli müşrikler biz günahkârız Allah bizim dualarımızı kabul etmez filanca put kutsaldır onu aracı koyalım dualarımızı kabul eder diyorlardı.

Yani biz Allah'a ulaşmak için aracı olarak haşa TBMM'yi devlet kurumlarını mu koyuyoruz?

Haşa!

Ayrıca Hazreti Yusuf Firavun'un Maliye Bakanıydı. Firavun da resmî devleti müşrik olan putperestti.

Haşa Hazreti Yusuf müşrik mi? Haşa!

Kendi ideolojilerini din yapan ve sonra teröre başvuranlar güzel dinimizi temsil edemezler.

Laiklik dinsizlik değildir. Laiklikle Allah'ın kanunlarına alternatif diye değil din istismarı ve Müslüman toplumdaki çatışmayı önlemek için, barış için Atatürk, Laikliği getirdi. Ve ayrıca Halifelik üzerinden Türkiye'ye saldırmak isteyenleri engellemek için.

Din kusursuzdur kusurlu olan kullardır. Kusurlu olan kullar için Devlet ile din ayırt edilmiştir.

Din Allah'a direkt ulaşmanın aracıdır iktidara değil. Din istismarı ile kullar Allah'a değil iktidara ulaşmanın aracı yapıldığı için Atatürk Laikliği getirdi. Böylelikle İslam toplumları arasında Türkiye'ye barış geldi.