İran, Irak ve Türkiye sınırlarının kesiştiği noktanın yakınında bulunan Uşnu’da protestocular yerel idareyi ve polisi etkisiz hale getirerek kentin kontrolünü ele geçirdi. 

Gösteriler, 80'den fazla kent ve kasabaya yayıldı. Sokaklar, "Kadın, yaşam ve özgürlük" sloganlarıyla yankılandı. İranlı yetkililer kesin ölü sayısını açıklamazken, devlet televizyonu olaylarda şu ana kadar 35 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. 

NE OLMUŞTU?

İran'da 22 yaşındaki Mahsa Amini, 13 Eylül Salı günü Tahran'da ahlak polisi tarafından başörtüsü kurallarına uymadığı gerekçesiyle gözaltına alınmasının ardından gördüğü şiddetle komaya girdi. Komaya girdikten sonra hastaneye kaldırılan Mahsa Amini 16 Eylül'de hayatını kaybetti. Amini'nin ölümünün ardından ülkede kadınlar başta olmak üzere toplum ayaklandı.

Tepkiler üzerine Tahran polisinden yapılan açıklamada, İrşad devriyesinin Amini'yi bir saatlik "brifing" için karakola götürdüğü, genç kadının burada aniden bilincini kaybetmesi ve kalp rahatsızlığı yaşaması üzerine hastaneye sevk edildiği iddia edilmişti. 

İran devlet televizyonunda yayınlanan görüntülerde de Amini'nin polis merkezine getirildikten ve bir görevliyle konuştuktan sonra aniden fenalaşarak yere düştüğü görülüyor.

Sosyal medya kullanıcıları ise polisin, genç kadının "aniden" bilincini kaybettiği yönündeki açıklamasını reddederek, Amini'nin polis merkezine getirilmeden önce darbedildiğini öne sürüyor.

Emini'nin 17 Eylül'de memleketi Sakkız kentinde düzenlenen cenaze töreni sonrasında Tahran ve ülkenin batısındaki kentlerde protestolar başlamıştı.

Şu ana kadar Tahran, Senendec, Kerec, Tebriz, Meşhed, Kiş, Kirman, Yezd, Reşt, Bender Abbas, Abadan, Kirmanşah, Erdebil, İsfahan, Urumiye, Kazvin, Zencan, İlam, Mazenderan, Hemedan başta olmak üzere birçok şehirde gösteriler düzenlendi. Birçok noktada eylemciler ile güvenlik güçleri arasında şiddetli arbede yaşandı.

Editör: Yadigar Hanım