MHP NASIL İKTİDAR OLUR?

Türkiye’de özellikle sosyal politikaların öne çıkmasıyla iktidarın yolu yerel yönetimlerden geçmektedir. Yani yerel yönetimlerde kim güçlü ise TBMM’de onun kontrolündedir.

 

27 Mart 1994 yerel seçimlerinde şimdiki AKP’nin kaynağı Refah Partisi, Recep Tayyip Erdoğan ile en büyük şehrimiz İstanbul’da, Melih Gökçek ile de başkent Ankara’da Başkanlıkları az farkla da olsa kazandılar.

 

Sonrası malum… Milletvekili seçimlerinde sağlanan kalıcı başarılar. 1994 yerel seçimleri sonrasında oyunun rengi kolay değişebilen kesimlerle yakın ilişkiler kuruldu.

 

Benim kendimce bir tezim var. Eğer bir kişi bulunduğu Belde, İlçe, Şehir veya Büyükşehir’de

3 kez üst üste seçim kazanmışsa, o kişi bu işi biliyor, halk tarafından seviliyor, gönül bağı kurmuş demektir. O halde bu kişilerin yok sayılması ve karalanması partisine zarar verir.

 

MHP ölçeğinde bu şekilde üst üste seçim kazanan belediye başkanı sayısı maalesef çok fazla değildir. MHP son dört yerel seçimde sayısal olarak en düşük belediye başkanlığını 2014’te kazandı. (1999’da 500, 2004’te 268, 2009’da 490 ve 2014’de 166-şu anda 149).

 

Halen Belediye Başkanı olan ve MHP’nin yerel yönetimler tarihine damga vuran 3 ve üzeri seçim kazanan bazı şahsiyetleri örneklersek;

Ceyhan Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü, (1999, 2004, 2009 ve Adana Büyükşehir 2014).

Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, (1994, 1999, 2004, 2009 ve Mersin Büyükşehir 2014).

Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, (1999, 2009 ve 2014).

Toroslar Belediye Başkanı Hamit Tuna, (2004, 2009 ve 2014).

Fethiye/Muğla Belediye Başkanı Behçet Saatcı, (1999, 2004 ve 2009, 2014’de aday gösterilmedi ve başka partiden seçildi).

 

Kalıcılık için şartlar hiç de öyle karmaşık değil.

Önce Türkiye gerçeğini hem sosyolojik hem de psikolojik olarak iyi öğrenmek,

Sonra dünyayı doğru değerlendirmek,

Daha sonra ise, ekonomik başarı, güven kazanmak, güven vermek, taleplere duyarlı olmak, örgütlenmek, klasik çerçevenin dışına çıkmak, muhtaciyet teorisini pratiğe geçirmek…

 

AKP 2002 yılında aldığı % 34 oyu 2007 yılında % 42’ye daha sonraları %50’lere nasıl çıkardı sanıyorsunuz? İzlenmesi gereken yol bellidir.

Geçim derdinde olan, eğitim düzeyi düşük, geliri yetersiz, umuda talebi olan, vaatlere tez kanan, geniş katmanların dilinden kim anlıyorsa yerelde ve genelde o iktidar oluyor.

Halka yeni ufuklar açarak, her şeyden önemlisi halka dokunarak ancak sonuç alınabilir…

 

İktidarın yolu birbirini sevmekten ve belediyelerden geçiyor. Unutmayalım, çözüm bizde. Üst üste seçim kazanan belediye başkanlarına bakın, halka nasıl dokunduklarını çıplak gözle göreceksiniz. Örnek mi, Adana’da Hüseyin Sözlü’nün, Etimesgut’ta Enver Demirel’in halkla beraber nasıl dolaştığına ve kabul gördüğüne çok şahit olduk.

 

Es-selam olsun, ves-selam olsun, has-kelam alt yapıya (Ocaklar ve Belediyeler) önem verenlere ve alt yapıdan yetişenlere yol açanlara… [email protected]