Günahları-suçları perdelemek

Kültürümüz bu tür hikâye ve kıssalarla doludur. Bunlardan birini sizlerle paylaşmak istiyorum

Kim ki,  bir kutsalı çok anıyor, dilinden düşürmüyor ise bilinmeli ki (Genelleme belki hatalı ama) bir ayıbını, kusurunu perdeliyor demektir.

Evine gelen adam; evde tek başına yaşayan eşini, ağlar halde buldu ve ağlamasının nedenini sordu?

Çarşafa bürülü, yüzü peçeli karısı:

-Evimizin önündeki ağaca konan kuşlar beni bazen türbansız görebiliyor ve bu durumda Allah'a karşı günah işlemiş olabilirim; onun için ağlıyorum.

Adam hanımının bu edebine saygı duydu.

Karısının Allah korkusu duyarlılığından çok etkilendi; karısını kucakladı, alnından öptü, kazma kürek hazırladı ve karısını rahatsız eden kuşların konduğu ağacı kökünden söktü.

Adam çalışıyordu; işe gidiş dönüş saatleri belliydi, günlerden bir gün çalıştığı yerde doğan bir arızadan dolayı eve erken geldi, kapıyı açtı ve karısına sürpriz yapmak için sessizce içeri girdi. Girmesiyle birlikte de hayatının sürpriziyle karşılaştı.

Kuşların dahi onu türbansız görmesinin; iffetine halel getireceğini düşünen eşi; aşığının koynunda gününü gün ediyor zevkten fır dönüyordu.

Adam gördüğü durum karşısında şaşkındı. Ne yapacağını, nasıl davranacağını düşündü bir an. Hemen kararını verdi: eşi ve oynaşına hissettirmeden odasına geçti, ihtiyaç duyabileceği birkaç parça eşyayı aldı, evden çıktı ve önüne çıkan ilk yoldan dönmemek üzere yaşadığı şehri terk etti.

Uzun bir yolculuktan sonra kendisini; kalabalık bir halk topluluğu içinde buldu, kalabalıkta herkes şaşkındı. Anlaşılmaz bir uğultu ve hareketlilik vardı. Merakla adam birine yaklaştı ve kalabalığın nedenini sordu.

-Kalabalığın nedeni; kraliçenin takıları çalınmış ve hırsız bulunamamıştı

Kral; sarayının önüne halkı toplamış ve fail bulununcaya kadar herkesin sarayın önünde kalmasını emretmişti.

Etrafa bakına adamın ilgisini; ayak parmakları üzerinde yürüyen biri vardı. Merakla bu ayak parmakları üzerinde yürüyenin kim olduğunu sordu?

Ona; bu adamın kraliyetin din adamı olduğunu, ayağını tam basarsa, istemeyerek karınca ezebileceği Tanrı korkusuyla: ayak parmakları üzerinde yürüdüğünü söylediler.

Yani adam, dini bütün birisiydi halkın nezdinde.

Adam: Tanrım hırsızı buldum beni krala götürün diye çığlık attı; adamı krala götürdüler ve adam krala, hazineyi çalan hırsızın, kraliyetin din adamı olduğunu söyledi. Ve iddiasını,” o değilse benim başımı kesin!” diye de bir şart koydu. -

Kraliyetin din adamını getirdiler; kısa bir sorgudan sonra, karınca ezmemek için parmakları üzerinde yürüyen din adamı takıları çaldığını itiraf etti. Ama kralın kafasında bir soru kalmıştı, kral döndü ve takıları çalanın din adamı olduğunu söyleyen, daha önce hiç görmediği bu şahsa, “din adamının hazineyi çaldığını nereden bildin?” dedi.

Adam şu tarihi yanıtı verir.

Ey kral! Sevap kazanmak iddiasıyla, davranışlarında Allah korkusunu abartanlar; abartılarını başka suçlarını örtmek için yaparlar.

Ben de diyorum ki, bu asil millet ne çekiyorsa: Ağzı besmelelilerden değil besmeleyi, hırsızlıklarını, günahlarını perdelemek için kullanan din tacirlerinden çekiyor.

Güncel yaşamlarında kameralar önünde Allah korkusu pazarlayıp, perde arkasından hakka ve halka ihaneti yaşayanlara gelsin!

Esen kalınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nazım Peker Arşivi

Mucize kekik nedir?

08 Ağustos 2025 Cuma 03:35

Biz neyle eller neyle uğraşıyor

05 Ağustos 2025 Salı 01:30

Zeytinliklere kıymayın

02 Ağustos 2025 Cumartesi 22:13

Terörsüz Türkiye komisyonu ve CHP

30 Temmuz 2025 Çarşamba 11:17

Komisyon neden isteniyor

28 Temmuz 2025 Pazartesi 20:41

Neden yanıyoruz

28 Temmuz 2025 Pazartesi 00:34

Orman yangınları üzerine

25 Temmuz 2025 Cuma 14:43

Ülkede Kürt değil Türk sorunu var

23 Temmuz 2025 Çarşamba 14:37

Suriye’nin şeriatçı lideri Colani

21 Temmuz 2025 Pazartesi 12:29

Eğitimde batı bizi örnek alıyormuş

19 Temmuz 2025 Cumartesi 21:06