MHP Lideri Bahçeli önceki gün, hiçbir parti ile ittifak yapmayacaklarını söyledi. Bunun anlamı, Türkiye’nin bir dört yıl daha AKP hükümeti ile devam edeceğidir. Çünkü, hiçbir kamuoyu araştırması, MHP veya başka bir muhalefet partisinin iktidar olacak kadar oy alacağını söylemiyor. En tarafsız anketlerde MHP yüzde 18, CHP yüzde 25 gibi gözüküyor. Üstelik MHP’ye verilen bu desteğin ardında ittifak söylentilerinin yarattığı heyecan da var. Bu ihtimal ortadan kalktıktan sonra aynı oy oranının korunup korunmayacağı şüpheli. Buna bir de, son viraja girildiğinde güçlü tarafa doğru kayan oylar ve adaylardan duyulan rahatsızlıklar eklendiğinde bu oy düzeyinin korunması zor görünüyor.

Milletlerin hayatında öyle zor dönemeçler vardır ki, sınırsız bir fedakarlık gerekebilir. Ülke düşerken parti,lider,grup hesabı olmaz. Bütün imkanlar seferber edilir.Toplumu ayağa kaldıracak,çalışma şevkini kamçılayarak onu harekete geçirecek adımlar atılır. Yakın tarihimizde İstiklal Harbi bunun bariz örnekleri ile doludur.Atatürk o kuşatmayı, toplumun tüm kesimlerini yanına alarak, onlarla uzlaşarak yarmıştır.

Bugün Türkiye çok farklı bir konumda değil. Türkiye içten ve dıştan kuşatılmış durumda,adım adım bölünmeye doğru gidiyor. Başkanlık sistemi adı altında federe devletlerden oluşan bir yapı ön görülüyor. Önceki gün ABD başkan adaylarından biri,Kürdistan için Türkiye’den toprak koparılacağını söyledi. Öyle bir hale geldik ki, bu açık ifşaata cevap veren bile çıkmadı. BOP son operasyonunu Türkiye üzerinde yapıyor.

Bu kuşatmayı yarmak mümkün. Bunun yolu,ülke bütünlüğünü her şeyin üzerinde tutan bütün toplum kesimlerini ortak bir proje etrafında bir araya getirip, seçmenlerin karşısına bir iktidar alternatifi olarak çıkmaktır.AKP yıllardır alternatifimiz yok propagandası ile toplumun karşısına çıkıyor. Hepsini bir araya getirseniz bir AKP etmez diyerek vatandaştan oy alıyor. Parçalı bir muhalefetle bu propagandayı kırmak mümkün değil. Hiçbir şey değişmeyecekse vatandaş size niye oy versin? Niye kendine oy vermeyen herkesi ezen, ötekileştiren baskı altına alan bir partiyi karşısına alsın? Fedakarlık ülke ve millet için yapılır, üç beş muhteris meclise girsin diye değil.

MHP tabanı ülkesi için yüreği titreyen bir taban. Bu ülkenin bir taşına bile halel gelmesini istemez. Bunun için değil oyunu, canını bile verir. Bunu geçmişte binlerce şehidi ile ispat etti. Yarın da iş başa düştüğünde benzer fedakarlıkları yapacağına şüphe yok. Ancak önemli olan şehit vererek değil, siyaset yoluyla problemleri çözmek, her zaman hukuk içinde kalmaktır. Bu tarihi fırsat MHP’nin eline geçmiştir. İttifak yok kararının makul bir izahı yoktur. Bu MHP’ye bir şey kazandırmayacağı gibi çok şey kaybettirir. Ülke felakete sürüklenirken bile fedakarlık yapmadılar eleştirisinin muhatabı olur. Yıllarca bu suçlamayı üzerinden atamaz. Düşünün arabanız uçurumun kenarında durmuş, bir santim daha gitse aşağı düşecek. Sizin gücünüz arabayı uçurumdan bu tarafa itmeye yetmiyor. Etrafınızda birkaç kişi daha var,beraber itelim diyorlar, hayır, sizin gücünüze ihtiyacım yok diyerek onları ret ediyorsunuz. Arabayı uçurumdan tek başınıza kurtarabiliyorsanız buna diyeceğim yok, kurtaramıyorsanız bu ülkenin, bu vatanın ve yıllardır horlanan ezilen oradan oraya sürülen bu tabanın hatırı için bir defa daha düşünün derim.