MHP'YE RAĞMEN MHP

 Hiçbir başarı tesadüfi değildir.Çalışmadan,terlemeden,icaplarını yerine getirmeden başarıya ulaşamazsınız. Özellikle siyasette konjüktöre bağlı gel geç çıkışlar olsa da tesadüfün yeri yoktur. Bir rüzgarın getirdiklerini başka bir rüzgar alır götürür.

İstemek de başarının temel şartlarından biridir. İktidar partisine baktığınız zaman bu arzu ve isteği görmek mümkün. Anket çalışmaları, muhalefeti zayıflatmaya dönük hamleler, yeni isimler, transferler bu isteğin dışa yansıyan görüntüleri. Aynı şeyi muhalefet için söylemek mümkün değil. İktidar kazanmak için hamle üstüne hamle yaparken, muhalefet kaybetmek için hamle üstüne hamle yapıyor. AKP, kaybetmeye endeksli, hırsı makamını korumaktan ibaret olan siyasetçiler,liderler yüzünden hep kazanıyor. Günde 5-6 miting yapan bir partinin karşısına –oturan başbuğlarla- çıkar,büyük laf etmekten başka hiçbir şey yapmazsanız kıyamete kadar muhalefetten kurtulamazsınız.

 Türkiye’nin acil çözüm bekleyen sorunları var. Terör bugün ülkenin bekasını,bütünlüğünü tehdit edecek kadar büyümüştür. Otoriterleşme eğilimi demokrasiyi içten içe kemiriyor. Emperyal güçler ellerinde cetveller, İslam dünyasında yeni sınırlar çiziyorlar.Ortadoğunun hastalıkları bir bir buraya ithal ediliyor.Milli varlığımızı korumakla mükellef olanlar kendi iktidarlarını korumaktan başka bir şey düşünmediklerini gösteriyorlar. Bu durumda ülkeyi selamete çıkaracak hamle muhalefete özellikle milliyetçi siyasete düşüyor.

Sol hiçbir zaman muhafazakar seçmenin alternatifi olmadı. Tek parti döneminin hafızalarda kalan tortuları böyle bir dönüşüme imkan vermeyecek kadar derin. Kılıçdaroğlu’nun geçmişin yaralarını sağaltma yönündeki gayretleri henüz oya tahvil edilebilecek bir etkiye dönüşmüş değil. Kala kala geriye MHP ile BBP kalıyor. BBP’nin yüzde birlik oyunun arkasında bunu çok aşan bir itibar ve sempatisinin olduğunu herkes biliyor. Baraj eşiğini aşabilse ciddi bir yönelişin hedefi olacağına şüphe yok.Bugünkü şartlarda baraj aşma ihtimali bulunmadığından milletin kalbindeki parti olarak kalmaya devam edecek.

MHP ise iktidar olmayı düşünmüyor.Binlerce şehidi, mağduru,mahpusu olan bir hareket ödediği bedellere rağmen bir türlü iktidar olamadı. Çünkü MHP iktidara karşı ama onu değiştirmek için hiçbir şey yapmıyor. Tabanını genişletecek ittifaklara kapalı.Liderinden popüler olanları bir safra gibi dışına atıyor. Parti sözcüleri milletin gönül dilini yakalayamıyor.Çözüm sürecini eleştiriyor ama bugüne kadar milleti aydınlatacak,tehlike ve tehdidin büyüklüğünü gösterecek tek bir organizasyon yapmadı. İktidar akil adamlar adı altında Özerklikçileri,ayrılıkçıları sahaya sürüp şehir şehir dolaştırırken MHP heyet halinde Ankara’da oturup,slogan atmakla meşgul oldu. Hareket yok,aksiyon yok,kucaklama yok,fikir çalışması yok, dolayısıyla iktidarı hedefleyen bir siyaset de yok.

MHP mevcut tabloda bu milletin siyasetteki  son umududur. Ama o umut elli yıl geride kalmış bir yönetim anlayışı ile bonkörce tüketiliyor. MHP yönetimi –Milliyetçi siyaseti- sıçratacak hiç bir eli tutmadı.BBP’nin iş birliği talebine, gidip İşçi partisi ile ittifak yapsınlar diyecek kadar nobran davrandı.Milliyetçilerin iktidarına mani olmak için her tedbiri aldı.7 haziran’dan sonra Erdoğan’ın erken seçim planına her türlü katkıyı sundu. Kendisine değil Erdoğan’a çalışan bir parti gibi davrandı.

Son aday listesinde tırpanlananların çoğu içeride kalanların çoğundan daha çok toplumsal karşılığı olan isimler.MHP kendi ayağına sıkıyor. Aklıma rahmetli Yazıcıoğlu’nun anlattıkları geliyor, bunu daha önce de yazmıştım; yaklaşık on yıl önce, 2015’e kadar ülkücü hareket iktidar olur diyen Yazıcıoğlu’na ABD’li bir Neocon,” hayal kurmayın 2015 yılından sonra milliyetçi hareket olmayacak. Bir sağ bir sol bir de buçuk parti olacak… demişti.

Bir el MHP’yi tasfiye etmek için elinden geleni yapıyor.AKP tek başına iktidara gelirse bellidir ki bunun tek sorumlusu MHP liderliğidir. Bunları yazdığım için düşünce melekeleri yok edilmiş bazılarının   –bitip tükenmeyen- hainlik edebiyatlarının muhatabı olacağımı biliyorum. Siyasetten bir beklentim olmadığı için birilerinin desteğini kaybetme korkusu da taşımıyorum. MHP yönetiminin bu açık küçültme,etkisizleştirme gayretlerine rağmen oyum yine de MHP’yedir. MHP ve onu yönetenler için değil,toprağa düşen şehitlerimiz ve tükenmesini istemediğimiz umutlarımız ve ayrılıkçılar karşısında yerimizi göstermek için. Yani MHP’ye rağmen MHP..Ama bunu diyemeyecek çok insanın çıkacağını da unutmayın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi