Ülkücü hareketin kırılma noktası -3-‏

Ülkücü hareketin üçüncü kırılma noktası ...
Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının partiden ayrılmasıdır.

Bu ayrılık belki çoğu arkadaşımız tarafından basite alınmıştır, oy oranını etkilememiştir diyebilirler!.

Fakat durum hiçde öyle değildir.

Bu ayrılışın ülkücü harekete vermiş olduğu en büyük zarar, yetişmiş insanların gidişidir.

12 Eylül 'den sonra lideri yöneticileri cezaevinde olan ülkücü hareket, birgün Abi'lerimiz kardeşlerimiz arkadaşlarımız cezaevlerinden çıkarsa, yine eski günlerimize döneriz hesabı yaparken,bu kadronun ikiye üçe bölünmesi veya böldürülmesi, kadroların dağıtılması hareketin iktidarının resmen önüne geçmiştir.

Almanya ikinci dünya savaşında yerle bir olmuştur, ikinci dünya savaşında fiziki zarar gören Almanya'nın , yetişmiş insanları olduğu için yeniden ayağa kalkıp , ekonomik dev olması hiçde sürpriz olmamıştır.

Yetişmiş insan tekrar diriltir, yetişmiş insanınız yoksa, yetiştirmek için bir otuz yıl daha sabretmeniz gerekir.

Evet !.
Ülkücü hareket bu ayrılıkla kaybettiği yetişmiş insanlarını, ancak yirmi otuz yılda yerine koyacaktır.
Yetişmiş insan derken;
Teşkilatı tanıyan ...
Ülkücülüğü bilen...
Mesleğini ve hayatını kazanmış insandan bahsediyorum.

Bu ayrılığı gerçekleştirenlerin asla haklı bir sebebi yoktur ve son zamanlarında yanlış yaptıklarınıda itiraf etmişlerdir.
Bu ayrılanlar arkadaşların partisinin kurucu genelbaşkan'ı rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu, Türkiye'nin bugünleri göreceğini bilse belki ayrılmazdı.

Tabiki yine olan ülkücü harekete ve Türkiye'ye olmuştur.
Bugün ülkücü hareket yeniden toparlanarak umut olmuşmudur?

Ülkücü harekette 12 Eylül'den sonra başlayan , birbirini beğenmeme ve kendi insanına güvenmeme hastalığı hala devam etmektedir.

Bunun en büyük sebebide kimse kusura bakmasın, yöneticilerle ilgili ülkücü hareketin sıkıntısı vardır, 12 yıldır iktidar olan AKP 'nin etkisi ile yönetici sıkıntısı çekilmektedir, kimseyi küçük görme lüksümüz yok , fakat il ve ilçelerde maddi sıkıntısını aşamayan insanlarımız , görev almak zorunda kalmaktadır, maddi durumu iyi olanlar görev almamakla direnmektedir.

Evet !.
O günkü ayrılığın sıkıntısı devam etmektedir, kim ne dersin desin, bu ayrılıklar ülkücü hareketin kırılma noktasından biri olmuştur ve Türkiye'yi bugünkü konumuna getirmiştir.

Tavandaki ayrılmalarla MHP 'yi terk eden tabandaki insanlar malesef ? Ayrıldıkları partidede kalmamıştır, tahriklerle kimi AKP 'ye gitmiştir , kimi tarikatlara cemaatlere katılmışlardır.

Bu ayrılıkların sebebi olan insanlar , tabanda başka yerlere hizmet eden insanların tek sorumlusudur, belki tavandaki insanların bir kısmı MHP 'ye geri gelmiştir , fakat beraber ayrıldıkları insanları malesef? Geri getirememişlerdir.

Bugün ülkücü hareket o ayrılıkları yaşamasa , Türk Devleti'de bölünme noktasına asla gelmezdi.

Evet!.
Ülkücü hareketi bu kırılma noktaları iktidar yürüyüşünü engellemiştir...
Ülkücü hareketin iktidarından vazgeçtik , Türkiye bölünme sürecine girmiştir...
Eğer ülkücü hareket bunları yaşamasaydı , Türkiye'de Tayyip Erdoğan 'in 13 yıllık yıkım iktidarını görmezdi.

Allah milletimizin yardımcısı olsun.

HABİB YALÇIN

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arşivi