Zafer Partisi’nin bir sloganı var “Biz salağa salak deriz" diye.

Bir açıdan doğru ama başka bir açıdan bakıldığında gerçek salakları incitici bir slogan olarak görülebilir.

O yüzden olayı biraz yumuşatalım “Biz salağa Salako deriz” diyelim.

Karadeniz’de “sehluk” gene Karadeniz’de Rumcadan kalma olduğunu zannettiğim “subanak”  adlandırmalarıda vardır.

Olay şöyle cereyan ediyor.

Filistin Gazze’de idareyi elinde bulunduran HAMAS örgütü İsrail’e füze saldırısında bulundu.

O da şüpheleri içinde barındırıyor.

Saldırının bir İsrail katliamına zemin hazırlamak için yapıldığı , Hamas içindeki İsrail gizli servisi MOSSAD ajanlarının olduğu ve argoda ters kolpa diye adlandırılan saldırıyı gerçekleştirmiş İsrail’in katliamlar yaparak Gazze’yi işgal etmesi ve doğu Akdeniz de Gazze önlerindeki doğalgaz yataklarının sahibinin İsrail olmasının sağlandığı iddiası yoğun olarak dillendiriliyor.

İsrail Gazze’deki Filistinlileri katlediyor.

Kendince tarihi bir rol yapmaya arz-ı mevud’u gerçekleştirmeye çalışıyor.

Büyük Ortadoğu projesinin en sert uygulamacısı oluyor.

Tabii olarak İsrail katliamlarında Dünya vicdanı ortaya çıkıyor . Dünyanın çeşitli yerlerinde İsrail’in yaptığı katliamlar tel’in ediliyor.

Türkiye dede İsrail’in katliamları protesto ediliyor, zayıfta olsa gösteriler yapılıyor .İsrail malı olduğu iddia edilen bazı malların tüketilmesini boykot etmeye çalışılıyor.

Türkiye’yi İslamcı bir iktidar yönetiyor.

Daha dün Türkiye’nin milli eğitim bakanı milli eğitimde tarikatlarla yeni sözleşmeler yapacaklarını TBMM’de açıkladı.

Türkiye’de 21 adet ABD üssü var.

Bunların en önemlileri İncirlik ve Kürecik üssü.

Kuzey Suriye’de PYD-PKK ordusuna tüm lojistik desteğin İncirlik üssünden tahkim edilir.

İsrail’in lojistiğinin önemli bölümünün de bu üs den olduğunu askeri uzmanlar söyler.

İsrail’in elinde “Demir Kubbe” adlı bir savunma sistemi var.

Bu sisteme veriler Türkiye’deki Kürecik ABD üssünden gider.

Yani İsrail’e veri desteği Türk topraklarından yapılır.

İsrail’in yıllık çelik ihtiyacının yüzde 65 ‘i Türkiye tarafından karşılanır.

Türkiye’nin sağladığı çelik silah olup Gazze’deki insanları katleder.

İsrail’in ordu kıyafetleri Türkiye’den gider iddiaları var.

Ak Parti iktidarında milletin gözünün önünde İsrail’le hep kavga görüntüsü verilir ama arka kapıda sarmaş dolaş diplomasi yapılır.

Eğer katliam yapılmasaydı İsrail başbakanı Nehtanyahu Türkiye’ye ziyarete gelecekti .

Türkiye’deki İslamcı olduğunu iddia eden kesim İsrail kurumu olduğunu iddia ettiği Starbuks’da (Starbuks’un esas sahiplerinin Katarlı olduğu da iddia ediliyor.) kahve içen gençleri hedef aldı .

Gençlerin kahvelerini ellerinden alıp dökmeler, hakaretler, itip kakmalar , camların çerçevelerin kırılması olayları yaşandı.

Tabii bu duruma biraz düşünebilen insanlar tebessümle baktılar ve içlerinden yazık diye geçirdiler.

Aslında hayat pek değişmiyor.

Türkiye’de 1969 da Kanlı Pazar olayı yaşanmıştı.

ABD’nin 6’ncı Filosunu protesto etmek isteyenlere karşı, kendilerini İslamcı olarak sunan bazı kullanılmışlar ABD’nin 6’ncı filosunu protesto etmek isteyenlere saldırdı 14’ü ağır 130 kişinin yaralanmasına sebep oldukları gibi bir de 6’ncı filoyu kendilerine kıble yapıp filoya karşı namaz kıldılar.

Tiyatro aynı.

Yahudi üstün hizmet ve cesaret madalyası alan ve halen iade etmeyen Ak Parti başkanının peşinden giderken, kendisini amacı büyük İsrail’i kurmak ve Türkiye’yi bölmek olan Büyük Ortadoğu projesi eş başkanı olarak tanıtırken,

İsrail silah sanayiinin çeliğinin yüzde 65 ini sağlarken,

İncirlik üssünden İsrail’e lojistik destek verilirken,

Kürecik üssünden İsrail’in hava savunma sistemine veri akarken,

Bu kendilerini millete İslamcı olarak yutturmaya çalışan İsrail işbirlikçilerinin sesleri çıkmıyor. Çıkamıyor.

Olayı çoluğun çocuğun içtiği bir kahve boyutuna getirmeleri kendileri açısından muhteşem başarılı bir algı.

Ama bu algının peşine takılıp Türk milletine resmin büyüğünü göstermeye çalışan Zafer partisi ve genel başkanı Ümit Özdağ ‘a saldırmaya çalışanlar hakiki Salaktır .

Hatta Salaklığın ötesinde salaktır…