İngilizlerin kurduğu ve beslediği Selefi artıkları ısrarla Tağutu, Allah'ın dışında kanun yapanlara söylüyorlar. Ve Tağuta tapanlar diyerek şirk rejimine karşı mücadele ettiklerini söylüyorlar.
***
Öncelikle şunu bilmek lazım. Allah'ın kanunu en üsttün kanundur. Allah'ın kanunu beğenmeyip başka kanun daha iyidir diyenler zaten Müslüman olamaz.
Lakin Allah'ın kanununu uygulayanlara bizler güvenmiyoruz. Söz gelimi Allah Kuran'da zinaya kesin hükümler getirmiştir. Zina yapanın cezasını açıkça söylemiştir.
Lakin her zina edene yöneticiler aynı muameleyi yapmayacağı için daha doğrusu biz yöneticilere adalet konusunda güvenmediğimiz için Laikliği destekliyoruz.
Zaten Allah Nisa süresinde kendi aranızda hükmettiğinizde adalet ile hükmedin diyor. Siz üç beş kişiye zina cezası verip de üç beş kişiyi kendi adamınız diye suçu sümenaltı ederseniz o rejime şeriat diyemezsiniz. Halk diyebilir ama Allah'ın katında o sistemin Laiklikten veya başka sistemlerden farkı yoktur.
***
Gelelim ayetler eşliğinde tağuta. Seleficilerin tağutu sadece kanuna indirmesi elbette bilinçli bir İngiliz projesidir. Sözde uydu halifeleri ile İngilizler İslam dünyasına hükmette ABD'in BOP projesinde de vardır. Kadir Mısıroğlu da zaten ABD'yi destekliğini bu konuda söylüyor.
***
Tağutu Allah ayetlerde açıkça açıklıyor. Tüm ayetlerinde devlet rejimi olarak değil Allah'tan başka yaratıcı arayan güvenen ibadet edenlere Allah tağuta tapmışlar diyor. Tağutla ilgili anahtar kelime inançtır.
Allah kendisinden başkasına inanana tağuta tapmış diyor.
Tek tek ayetleri paylaşıyorum zaten açıkça yazıyor yoruma bile gerek yok:
***
Bakara Suresi, 256. ayet:
Dinde zorlama (ve baskı) yoktur. Şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır. Artık kim tağutu tanımayıp Allah'a inanırsa, o, sapasağlam bir kulba yapışmıştır; bunun kopması yoktur. Allah, işitendir, bilendir.
Bakara Suresi, 257. ayet:
Allah, iman edenlerin Velisi (dostu ve destekçisi)dir. Onları karanlıklardan nura çıkarır; inkar edenlerin velileri ise tağut'tur. Onları nurdan karanlıklara çıkarırlar. İşte onlar, ateşin halkıdırlar, onda süresiz kalacaklardır.
Nisa Suresi, 51. ayet:
Kendilerine kitaptan bir pay verilenleri görmedin mi? Onlar, tağuta ve cibt'e inanıyorlar ve diğer inkar edenler için: "Bunlar, iman edenlerden daha doğru bir yoldadır" diyorlar.
Nisa Suresi, 60. ayet:
Sana indirilene ve senden önce indirilene gerçekten inandıklarını öne sürenleri görmedin mi? Bunlar, tağutun önünde muhakeme olmayı istemektedirler; oysa onlar onu reddetmekle emrolunmuşlardır. Şeytan da onları uzak bir sapıklıkla sapıtmak ister.
Nisa Suresi, 76. ayet:
İman edenler Allah yolunda savaşırlar; inkar edenler ise tağut yolunda savaşırlar öyleyse şeytanın dostlarıyla savaşın. Hiç şüphesiz, şeytanın hileli-düzeni pek zayıftır.
Maide Suresi, 60. ayet:
De ki: "Allah Katında, 'kesinleşmiş bir ceza olarak' bundan daha kötüsünü haber vereyim mi? Allah'ın kendisine lanet ettiği, ona karşı gazablandığı ve onlardan maymunlar ve domuzlar kıldığı ile tağuta tapanlar; işte bunlar, yerleri daha kötü ve dümdüz yoldan daha çok sapmışlardır."
Nahl Suresi, 36. ayet:
Andolsun, Biz her ümmete: "Allah'a kulluk edin ve tağuttan kaçının" (diye tebliğ etmesi için) bir elçi gönderdik. Böylelikle, onlardan kimine Allah hidayet verdi, onlardan kiminin üzerine sapıklık hak oldu. Artık, yeryüzünde dolaşın da yalanlayanların uğradıkları sonucu görün.
Zümer Suresi, 17. ayet:
Tağut'a kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a içten yönelenler ise; onlar için bir müjde vardır, öyleyse kullarıma müjde ver.