Sevgili Ekrem İmamoğlu kardeşim sen neden halk dalkavukluğu yapmıyorsun, yani depremzedelerin gecelemek zorunda kaldığı spor salonuna avenenle beraber gidip şöyle kapıdan başlayarak önüne gelen herkesle neden özçekim yapmıyorsun, yaptığın bu tür gösterileri neden tvlere servis ettirmiyorsun.

Neden riyakârlık yapmıyorsun, elin tabutlara dayalı cenazelerde siyasi konuşmalar yapmıyorsun.

Kardeşim sen neden göstermelik işler yapmıyorsun.

Yoksa sen timsah gözyaşları dökme dersleri almadın mı?

Yoksa sen siyasi tiyatro dersleri almadın mı?

Eğer bu dersleri almamışsan elini çabuk tut kardeşim.

Eğer bir siyasi fenomen olmak ülke sathında bir merkez olmak istiyorsan algıya dönük davranışların olması gerekir.

Yalan söylemesini Diyarbakır’da başka Trabzon’da başka Edirne’de başka konuşmasını bileceksin.

Olmamışları olmuş gibi göstereceksin.

İstanbul Büyükşehir Belediyesinin parasıyla kendine tarikat kurup besleme müritlerin olacak şekilde, peşinden her yere gelecek hizmetkârların olacak. Hizmetkârların parasını da millet ödeyecek.

Sevgili kardeşim, yaptığın biri bin göstereceksin, yaptığın istismarları da öyle bir anlatacaksın ki, hırsızlığını bile haklı gösterebileceksin bu yetenek sende yoksa bırak bu işleri.

İmamoğlu kardeşim Aziz Nesin’in “Zübük” adlı romanını en az 3 kere okuyacaksın, yetmeyecek aynı romanı Kemal Sunal!’ın başrolünde oynadığı filmi de en az 10 kez seyredecek, örneklerini oradan alacaksın.

İşte böyle bir Ekrem İmamoğlu isteniyor.

Özellikle son yıllarda gördüğümüz politikacı tipi yukarıda izah edildiği gibi görünüyor.

İmamoğlu’da bu vaaz edilen tipe uygun değil.

Bir çay kaşığını doldurmayacak davranışla Türkiye’nin gündemini meşgul ediyorlar.

Ekrem İmamoğlu İstanbul Belediye Başkanı, İktisat Fakültesi mezunu, babası inşaat malzemesi satardı. Kendiside inşaat işleri yaptı, bilebildiğimiz kadarıyla bir arama kurtarma personeli veya yöneticisi değil, AKUT veya AFAD görevlisi veya yöneticisi de değil.

Başkanı olduğu belediyenin deprem bölgesine gönderdiği yardımları ve arama kurtarma ekibini denetlemiş, Erzurum’a gitmiş.

Ekrem beyin başka sıkıntılı işleri yok mu, var.

Ama bu bulanık suda balık avlamak gibi, Ekrem İmamoğlu kendisini geçen birkaç günlük davranışları için eleştirenlerin görmek istediği bir politikacı tipi değil.

Onlara da benzemiyor.

Benzemesinde…

Biz kendisini İstanbul halkına hizmetiyle değerlendireceğiz.