Bugün güne güzel bir hikaye ile başlayalım...

UMUDU YİTİRMEME ZAMANI…

Bugün güne güzel bir hikaye ile başlayalım.

Hikaye bu ya, adamın biri ölüyor ve ölür ölmez meleklerden biri kocaman bir çanta ile yanına geliyor.

“O çantada ne var?” diye soruyor adam.

Melek diyor ki; “sahip oldukların.”

“Peki, ne var o çantada eşyalarım, elbiselerim, evlerim, yeteneklerim, arabalarım, param mı?”

“Hayır! Hayır! Onlar zaten sana ait değildi, dünyaya aitti.”

“O zaman bedenim”, “hayır o toprağa ait.”

“O zaman ruhum içinde”, “hayır o da Yaradan’a ait.”

Adam kızıyor, meleğin elinden çantayı hırsla alıyor, açıyor bakıyor ki çanta bomboş...

“Yani diyor, ben hiç bir şeye sahip değil miyim?”

Melek cevap veriyor; “doğru sen hiç bir şeye sahip değilsin.”

“Bu çantaya girecek tek şey, iyi yaşadığın anlar, gözyaşlarını sildiğin, dokunarak farkındalık yarattığın insanlar, yaptığın iyiliklerdir"

Evet arkadaşlar, bazen para, bazen daha iyi bir araba, bazen kariyer peşinde koşarken her şeyi unutuyoruz.

7 Şubat’ta uykuya yatan insanların her şeyi, umutları, anıları, yapacakları, yapmayı planladıkları her şey göçük altında kaldı.

Hayat cebimizde biriktirdiğim anlardır.

Tıpkı bir tespih tanesi gibi.

Gülümsediğiniz, gülümsettiğiniz her insan, ne kadar insana dokunduğunuz, ve onların hayatlarını ne kadar değiştirdiyseniz o kadar iyi bir hayat yaşadınız demektir.

Şimdi mezhebinizi, siyasi düşüncenizi, ideolojinizi, etnik kökeninizi, egolarınızı, hırslarınızı bir tarafa bırakıp birlik ve beraberlik içinde olma zamanı.

Bizi güçlü kılan şey çeşitliliğimiz.

Başımıza gelen her felakette, ülke çıkarlarına dokunulduğu her anda çoğunluktan tekliğe dönebilme, hemen tek yürek, tek millet olabilme yeteneğimiz de.

Biz bu ülkeyi birbirimize dayanarak kurtardık, Türkiye Cumhuriyeti'ni de böyle kurduk.

Hepimiz birlikte.

Cesaretimiz, kararlılığımız, Devletimizin gücü sayesinde, birlik ve beraberlik içinde dünyanın karşılaştığı bu en büyük felaketi de atlatacağız.

Aydınlık günlere ulaşacağız.

Yüreğimizdeki iyilik duygusu ile.

Umudu yitirmeme zamanı.

Şimdi bu ülke ve acısını yüreğimizde hissettiğimiz her birey için, bu dünya için daha iyi bir insan olma zamanı.

Çekilen acıları, uykumuzda bile, acının damla damla kalbimize aktığını asla unutmayacağız, ta ki acımız erdeme, verilen sözler gerçeğe dönüşene kadar.

Biz her zaman güçlüklerden geçip zoru başarmış bir ülkeyiz.

Birlik ve beraberlik olduğu sürece en imkansızı da başarırız.

Zıt taraflarda olsak bile felaket karsısında hemen tek millet, tek yürek olur, inandığımız şeyler için savaşırız.

Ama adil savaşırız.

Edep, haysiyet ve saygı ile…

Gönüllülükle, hiç karşılık beklemeden, özellikle de bencilliklerini, egolarını bir kenara bırakıp samimiyetle yardıma koşan her birinize her birimize ayrı ayrı gönül borcum var ve yürekten teşekkür ediyorum...

Allah'a giden yol, bir başka insanın yüreğinden geçiyor.

Onun acılarına ortak olmak, düştüğünde kaldırmak, onun gözyaşlarını silmekten geçiyor...

Çantanız işte böyle doluyor.

Bir gün hak vaki olduğunda çantanızın götürebileceğiniz tek şey olan iyiliklerinizle dolu olması dileğimle.

Serpil Güleçyüz

Eğitimci-Yazar