Millî Eğitim Bakanı Nabi Avcı, seçim bölgesi olan Eskişehir’ de öğretmenevinde katılımcılarla bayramlaşırken başörtülü bir öğretmenin başörtü sorununu çözdükleri için teşekkür etmesi üzerine başörtüsünün provoke edilmesinden ve eğitim kurumlarına çarşaflı gidilmesinden endişe duyduğunu söyledi. Bakanın Yozgat’ ta ’’TC’ nin her yere yazılması bize itibar kazandırmaz. Bazı yerlerden kaldırılması itibar kaybettirmez. Türkiye, muz cumhuriyeti değil. Yazılacak yer var, yazılmayacak yer var!’’ demesinden sonraki bence son dönemde yaptığı en yerinde açıklamaydı. Zira çeşitli şehirlerde hatta bazı üniversitelerde başörtüsü provokasyona uğratılarak hemencecik çarşafa dönüşmüş ve bakanın endişesini haklı çıkarmıştı. Ben de bakana sonuna kadar katılıyorum. Millî Eğitim’ de şu anda tek endişemiz, çarşaf! Emin olun ki başka hiçbir endişemiz yok! Bakanlıkta her şey sütliman…

Öğretmenler arasında kırtasiye yardımı olarak bilinen eğitime ve öğretime hazırlık ödeneği ağustosun son haftası hesaplarımıza yatmadı mı? Yeni başladığımız eğitim/öğretim yılının başına kadar eş durumu mağdurları tıkır tıkır atanmıyor muydu? 2011’ den bu yana erken kadro mağdurları özlük ve ekonomik haklarından mahrum kalmadılar. 2004’ ten beri uzman öğretmenlik yılan hikâyesine dönmedi. Andımız kaldırılmadı. Andımız’ ın kaldırılması için Diyarbakır’ da İl Millî Eğitim Müdürlüğü’ ne kimse yürümedi. Arif Nihat Asya’ nın güzelim Bayrak şiiri halen daha okul kitaplarını süslüyor. 4-B statüsünde öğretmenken başka bir eğitim/öğretim bölgesine çeşitli sebeplerle yer değiştiren ya da kadroya geçen sözleşmeli öğretmenlerin hak ettikleri yolluklar yasal faiziyle ödendi. Bakanlığa hiçbir öğretmen dava açmıyor. Türkiye’ de öğretmenlik okuyup da atanamamış tek bir aday yok. 327.000 bekleyen öğretmen adayı var, diyen yalan söylüyor. Şimdiye kadar öğrenim özründen kimse mağdur olmadı, yeter ki bir yerlerde lisansüstü eğitime başlayın. SBS ve dersaneler kaldırılacak, dendi ve kaldırıldı. Şimdiye kadar hiçbir sendika başkanı akil insan olmayı kabul ederek hükûmet inisiyatifindeki bir listede yer almadı. Mülâkatlarda bağzı sendika üyelerine yüksek, bağzı sendika üyelerine düşük sözlü sınav puanları verilmedi. Teknik eğitim personeli ve kurumları sorun nedir bilmiyorlar. İl içi, il dışı ve özür grubuna bağlı yer değişikliklerinde tamamen yönetmelik ve kılavuzlara bağlı kalınıyor. Tayin işlemlerinde asla torpil olmuyor, o eskidenmiş. Memurun iş güvencesi ağızlara pelesenk olmuş değil! Toplu sözleşme masasında her şey istenildiği gibi görüşülüyor hatta o kadar hızlı görüşülüyor ki iki günde bitiveriyor. Ek-ödeme mağduriyeti yaşamadık. Ülkemizde öğretmen maaşları OECD ülkelerinin birçoğunun üzerinde... Ek-dersin bizi ihya ettiğini söylemeye bile gerek yok! 3 yıldan beri Görevde Yükselme Sınavlarında gözetmen olmaktan artık gına geldi. Taşra Yöneticileri Yönetmeliği skandal yaratmadı. Bakanlığın yayınladığı hiçbir yönetmelik davalık olmadı. Millî Eğitim’ de 4-C sadece ilkokullarda var sınıf olarak: 4-A, 4-B, 4-C gibi… Rotasyon garabeti yaşamadık, rotasyon nedir bilmiyoruz bile. Öğretmenler o müthiş emekli ikramiyelerini almak için gün sayıyorlar. Emekliliği geldikten sonra 1 gün daha çalışan öğretmene henüz rastlamadım. Alan değişikliği skandalı yaşamadık, herkes istediği alana geçebiliyor. Öğretmene verilen tatil ve bayram yardımlarının miktarını çok buluyoruz. Kurucu okul müdürlükleri çok adil dağıtılıyor. Görevlendirmeler liyakat esasına göre yapılıyor, adayın sendikası görevlendirmelerde hiç etkili olmuyor. Yurt-Kur personelinin fazla mesai sorunu yaşamıyor. 104 devlet, 71 vakıf üniversitesinde sadece bilim üretiliyor. Akademik personelin bilim üretme dışında zannediyorum ki başka bir sorunu yok. Asistanlar 50-D sebebiyle işten çıkarılma korkusu yaşamıyor. Millî Eğitim’ de iki yılda bir sistem değişmiyor. Bakanlık o kadar sistemli hareket ediyor ki ’’Acaba bugün ne olacak?’’ şeklinde kaygılanmıyoruz. Millî Eğitim’ de ötekileştirme yaşanmıyor, mobbing yok hatta fırsat eşitliği var! Baskı, adam kayırmadan bahsetmiyorum bile. Şahit oldum, diyen yalancıdır!

Tıkır tıkır çalışan saat gibi olan bakanlıkta sistem öyle güzel işliyor ki hiçbir sorun yok. Tek sorunumuz çarşaf! Hatta bu çarşafı gözümde o kadar büyütüyorum ki gece rüyalarıma çarşaflı kadınlar giriyor, nöbetçi öğretmenler koridorlarda çarşaflı öğretmen kovalıyorlar. 

Yücel ÖNDER
Türk Eğitim-Sen
Esenler İlçe Başkanı