Geçtiğimiz günlerde 12 askerimiz şehit edilmiştir. Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Mekânları cennet olsun. Son on günde ise 1700 yerde yangın çıkmış, ormanlarımız küle dönmüştür. Türk milletine geçmiş olsun diyorum.

Devlet vatandaşından gerçeği niye gizler?

Devlet yetkililerinin vatandaşlara gerçeği söylememesi vatandaşına hakaret değil de nedir?

Nasıl ki yalan söyleyen karşısındakini enayi yerine koyup onu kandırdığını sanmakta ise devlet yetkililerinin vatandaşına yalan söylemesi de odur.

Bu düpedüz bir hakarettir. Türk milleti bu hakareti asla hak etmiyor. Bu hakareti şahsım olarak asla kabul etmiyorum. Ben enayi de değilim. Sizden daha akıllı, sizden daha vatanperver, sizden daha namuslu, daha dürüst olduğumu iddia ediyorum. Kimse beni enayi yerine koymasın, koyduğunu sanmasın. Bu ülkenin bir vatandaşı olarak gerçekleri bilme hakkım da var.

Her bir beyanatı açık açık sorgulama hakkım da var. Kimse benden her açıklamayı benimseyeceğimi, kabulleneceğimi de beklemesin. Bir vatandaş olarak demokratik terbiyenin gereği olarak, demokratik sorma, sorgulama, anayasal bir hak olan düşüncemi ifade etme hakkımı kullanarak soruyorum: 12 askerimizi kim şehit etti? Ormanlarımızı kim yaktı?

Yetkililerin açıklamaları bana hiç inandırıcı gelmiyor. Neyi, neden ve kimden gizliyorsunuz?

Bu açıklamalara herkes inanırsa beni inandıramazsınız. 12 asker metan gazından nasıl zehirlenip?

Bunun ilmî bir izahı mümkün mü?

Türk Silahlı Kuvvetleri, gerilla savaşı konusunda dünyanın en deneyimli silahlı gücüdür. 42 yıldır düzensiz ordu ile mücadele etmektedir. Mağarada metan gazına maruz kalıp 12 şehit verecek kadar acemi, beceriksiz, tecrübesiz mi?

Bu tür açıklama, her şeyden evvel, vatandaşlara hakaret olduğu kadar Türk Silahlı Kuvvetlerine de hakarettir. Ne vatandaşımız ne de Türk Silahlı Kuvvetlerimiz bu hakareti asla ne hak etmekte ne de kabul etmektedir. 12 askerimizin PKK terör örgütünce şehit edildiğini milletten neden saklama gereği duyuyorsunuz?

Herkesi inandırsanız beni asla inandıramazsınız. Buradan açıkça milletin düşüncesine tercüman olarak ifade ediyorum ki bu şehitlerimiz metan gazından değil, PKK tarafından şehit edilmiştir. Milyonlarca duyarlı vatandaş da buna böyle inanmaktadır.

Ormanlarımızı kim veya kimler yaktı?

Son on günde resmî açıklamalara göre 1700 yerde yangın çıkıyor. Bu yangınların 200 tanesi eş zamanlı çıkmakta. Bu kadar kısa bir zaman diliminde bu kadar çok yangının bir anda çıkması, 200 tanesinin de eş zamanlı olması eşyanın tabiatına aykırıdır.

Bu açıklamalar kime inandırıcı gelebilir ki?

1700 yangın faili meçhul. Göstermelik 8-10 kişi yakalanıp o da salıverilmekte. Hani siz geçen yıllardaki orman yangınları sonrası, vatandaşlara, "Ormanlarımız yangınlara karşı dronlarla gece gündüz gözetlenmektedir." açıklamaları yapıyordunuz?

Ne oldu o dronlara?

Dronlar yakanları tespit edemedi mi? Etti de siz mi gizliyorsunuz?

Yoksa dronlarla kontrol ediyoruz açıklamalarınız da mı aldatmacadan ibaretti?

Bu kadar yangının PKK'nın "Ateşin Çocukları" tarafından yakıldığı iddia edilmekte. Basında yer alan bu habere karşı hangi açıklamanız var?

Türk milletinin kahir ekseriyetinin bu kadar çok yangının bu kadar kısa bir sürede kasıt olmadan çıkmayacağı inancına ben de katılmaktayım. Bu yangınları çıkaran, bu kadar vatan evladını şehit eden, yavrularımızı babasız, anaları eşsiz, ataları yavrusuz bırakan terör örgütü PKK değil de kim veya kimler?

En azından bir vatandaş olarak bunu bilmek benim hakkım, sorumluların da failleri bulup adalete teslim etmek, bana da bu millete de bunu açıklamak vazifeleridir.