Adana’ da dün bir imam, Alevi vatandaşın selasını dinî tercihi nedeniyle okumadı. Alevi, Sünni herkes öfkeli! Sosyal medyada tepkiler çığ gibi büyüyor. Bahsettiğimiz kişi, 4688 sayılı Sendikalar Kanunu’ nun ‘‘Hizmet Kolları’’ başlıklı 5. maddesinde tanımı bulunan 11 hizmet kolunun sonuncusu olan ‘‘Diyanet ve Vakıf Hizmetleri’’ iş kolunda görev yapıyor. Yani 657 sayılı DMK’ ye tabi bir devlet memuru… Hal böyle olunca arkadaşlar soruyor, sosyal medyadan sorular geliyor ‘‘Bunun cezası var mı, varsa nedir?’’ diye. Elbette var, devlet memurlarının disiplin hükümleri 657 sayılı DMK’ nin 7. bölümünde ayrıntılı şekilde açıklanmıştır. 

Bilmeyenler için not düşelim: 1702 sayılı kanun geçen sene mart ayında yürürlükten kaldırıldı. Bazen 1702’ ye bakıp konuşanlar oluyor, artık öyle bir kanun yok! Şimdi Alevi vatandaşın selasını okumamanın cezası var mı, yok mu ona bakalım:

Kanunun ‘‘Disiplin Cezalarının Çeşitleri ile Ceza Uygulanacak Fiil ve Haller’’ başlıklı 125. maddesinde ‘‘Uyarma’’ disiplin yaptırımının (e) bendinde ‘‘Devlet memuru vakarına yakışmayan tutum ve davranışta bulunmak’’ hükmü bulunuyor. Aynı madde ‘‘Aylıktan Kesme’’ başlıklı (C) bendinin (ı) fıkrasında da geçiyor: ‘‘Hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak’’ İmamın selayı okumaması; devlet memuruna yakışmayan tutum, davranış olup memurluğun itibar ve güven duygusunu zedelemiştir.

‘‘Kınama’’ cezasının tanımlandığı (B) bendinin (a) fıkrasında ‘‘Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında görev mahallinde kurumlarca belirlenen usûl ve esasların yerine getirilmesinde kusurlu davranmak’’ deniliyor. Aynı madde bir önceki bentte yani ‘‘Uyarma’’ cezasının (a) bendinde de geçiyor: ‘‘Verilen emir ve görevlerin tam ve zamanında yapılmasında görev mahallinde kurumlarca belirlenen usûl ve esasların yerine getirilmesinde kayıtsızlık göstermek veya düzensiz davranmak’’ Aynı hükmün ‘‘Aylıktan Kesme’’ başlıklı (C) bendinin (a) fıkrasında da tekrar edildiğini görüyoruz: ‘‘Kasıtlı olarak verilen emir ve görevleri tam ve zamanında yapmamak, görev mahallinde kurumlarca belirlenen usûl ve esasları yerine getirmemek’’ Yine aynı şekilde imamın selayı okumaması, göreviyle ilgili ihmaldir.

‘‘Kademe İlerlemesinin Durdurulması’’ başlıklı (D) bendinin (ı) fıkrasında ‘‘Görevin yerine getirilmesinde dil, ırk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ayrımı yapmak, kişilerin yarar veya zararını hedef tutan davranışlarda bulunmak’’ deniliyor ki imamın yaptığı da tam olarak budur: İnsanları inançlarına göre ayırmak…

‘‘Devlet Memurluğundan Çıkarma’’ başlıklı (E) bendinin (g) fıkrasında ‘‘Memurluk sıfatı ile bağdaşmayacak nitelik ve derecede yüz kızartıcı ve utanç verici hareketlerde bulunmak’’ denilmektedir.

Şimdi gelelim değerlendirmeye: 

Bu imam, disiplin cezası almamış ise kademe ilerlemesinin durdurulması cezasıyla infaz edilmelidir. Tabi mezkûr kanunun son kısmındaki ‘‘Geçmiş hizmetleri sırasındaki çalışmaları olumlu olan ve ödül, başarı belgesi alan memurlar için verilecek cezalarda bir derece hafif olanı uygulanabilir.’’ hükmü düşünerek kademe ilerlemesinin durdurulması cezası; 1/8 veya 1/30 aylıktan kesme şeklinde uygulanabilir. 

Eğer imam efendi, daha önceden disiplin cezası almış ise o zaman durumu yaş… Şöyle ki: 125. maddenin son kısmında yer alan ‘‘Disiplin cezası verilmesine sebep olmuş bir fiil veya halin cezaların özlük dosyasından silinmesine ilişkin süre içinde tekerrüründe bir derece ağır ceza uygulanır. Aynı derecede cezayı gerektiren fakat ayrı fiil veya haller nedeniyle verilen disiplin cezalarının üçüncü uygulamasında bir derece ağır ceza verilir.’’ hükmüne göre ‘‘Kademe İlerlemesinin Durdurulması’’ başlıklı (D) bendinin (ı) fıkrasına istinaden suç işleyen cami imamına bir üst ceza olan ‘‘Devlet Memurluğundan Çıkarma’’ cezası uygulanmalıdır.

Yücel ÖNDER 
Türk Eğitim-Sen
Esenler İlçe Başkanı