Cemaatin önde gelen isimlerinden Halil Bilecen tivıtırda İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya’ da CHP; Manisa, Balıkesir, Erzurum, Adana’ da MHP’ yi destekleyeceklerini; siyasal İslam’ a yani 12 yıldır iktidar yaptıkları AKP’ ye 81 ilin hiçbirinde oy vermeyeceklerini; partisine bakılmaksızın her ilin en güçlü adayını destekleyeceklerini açıkladı. Zaten kulislerde konuşulanlar da bu minvâldeydi. Siyasal İslam olarak nitelendirdikleri AKP’ ye en büyük darbe ancak böyle vurulabilirdi. Çünkü AKP, 36 ilde birinci parti değil. SP 3, BDP 5, diğer partiler 7, CHP 14, MHP 22 şehirde ikinci parti konumunda... AKP, 30 ilde ikinci parti; cemaatin 17 Aralık tavrını ve direktifleri düşünürsek AKP şimdiden 30 şehri kaybetmişe benziyor. Diğer partilerin ikinci sırada olduğu 51 şehirde de AKP 30 Mart’ ta ecel terleri dökecek.

17 Aralık’ tan sonra cemaatin amacının ne olduğu da günyüzüne çıkmış oluyor. Öncelikle cemaat, oy oranını gizlemek için MHP, CHP adaylarını destekleme kararını aldı; diye düşünüyorum. Yani sadece CHP’ ye ya da sırf MHP’ ye oy verseler 29 Mart 2009’ la karşılaştırıldığında 30 Mart yerel seçimlerinde cemaatin oy potansiyeli ortaya çıkacaktı ki bence cemaat de oy gücünü tam olarak bilmiyor.

Yurt genelinde farklı partilerin desteklenmesinin nedeni cemaat içinde CHP’ ye ya da MHP’ ye asla oy vermeyecek damardan gelen zihniyetlerin de var olmasıdır. Cemaat bunu bildiği için MHP ve CHP’ ye oy vermeyi siyasal İslam’ a darbe vurmak olarak gösteriyor, akıllıca bir hamle…

Cemaatin emrivaki açıklamasına bakılırsa 30Mart’ ta yaklaşık 10 farklı parti desteklenecek. Burada tarafını belli etmeme amacı güdüldüğü aşikâr... Çünkü yukarıda da açıklamaya çalıştığım gibi sırf CHP ya da MHP desteklenseydi cemaat 17 Aralık’ ta siyasal İslam’ a vurduğu darbeyi kendine vurmuş olacaktı, gayet mantıklı bir hamle yaptılar.

Saydığım amaçlar sonuçları itibarıyla düşünülürse eğer 30 Mart’ ta cemaat AKP’ ye oy anlamında istediği darbeyi vurabilirse cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce parti bile kurabilir. AKP’ nin 29 Mart’ ta ulaştığı % 38.8’ lik oy oranında, tahminim, cemaatin % 8 ya da 10 puanlık bir katkısı oldu. Bu oylar % 23.1’ lik CHP’ ye, % 16.1 alan MHP’ ye ve 29 Mart’ ı dördüncü sırada bitirip % 5.7 oy alan BDP’ ye dağılacak. Ancak cemaatin hassasiyetleri düşünüldüğünde BDP’ ye kayacak oy oranının çok ama çok az olacağını tahmin ediyorum. Seçimi % 5.2 ile beşinci bitiren SP’ ye BDP’ den daha fazla oy kayacaktır, öyle görünüyor.

Cemaatin parti kurma sürecini hızlandıracak tek etken, yukarıdan gelen oy emrine tabanın yeteri refleksi göstermesi olacaktır. Son dönemde kemikleşmiş 4 partili siyasî hayatımız 30 Mart’ tan sonra çeşitlenerek devam edeceğe benziyor.

Yücel ÖNDER