KİM YENİLDİ KİM YENDİ?

Eski ve Yeni Elitler:

Eski elitler, yakın geçmişe kadar çok uzun yıllar parlamenter siyasete fazla aldırmadan etkinliğini sürdürmüştür. Ancak parlamentoda erki eline geçiren yeni sosyal güçleri kabul edemediği ve fakat bu güce ulaşacağını vaktinde tahmin bile edemediği için artık mevzii kaybetmiştir. Diğer taraftan yetersiz muhalefet nedeniyle eski siyasilerin çöküşü devam ederken yeni elitler muhkem konaklar inşa etmektedir.

Ayrıca yeni sosyal güçler, dünyayı yakından okuyanları iyi dinleyerek yeni işbirlikleri geliştirdiler. Bu manada, cemaatler ve tarikatlar arka planda hiçbir zaman olmadığı kadar merkezde yer alabilmiş ve karar vericilerden olabilmiştir.

Gelinen noktada millet olarak “Şükür-Hakka Teslimiyet-Yanlışı Sorgulama” üçlüsünde tenakuza düştük. Gerçek zenginliğin “çok şeye sahip olmak değil az şeye ihtiyaç duymak” olduğunu unuttuk. Böylece, ahireti birinci planda tuttuğunu söyleyenlerin dünyalık peşinde daha fazla koşar olması saygı gördü.

Ali Ata Bak:

Eğitim sistemimizi iyi kuramadık. İşin anahtarının ilkokulda öğrencilere verilen fişlerde olduğunu unuttuk. Milletler ölçeğinde birkaç örnekle taçlandırmak istiyorum bu savı.

Almanya: “Üretim ve yaşam disiplinle başlar.” (Almanya’da üretilen motorların kalitesini ve orada yetişen Türk futbolcularının disiplinini düşünün…)

İngiltere: “Geçmişini bilmeyen, geleceğini tayin edemez.” (İngilizlerin diplomasideki ve ajitasyondaki başarısı ile dünyayı nasıl dizayn ettiğini düşünün…)

Japonya: “Yaşamak için üreteceksin.” (Japonların Hiroşima sonrası üretim kapasitesindeki çığ misali artışı ve Japon malı denilince akla kalitenin geldiğini düşünün…)

Türkiye: “Ali ata bak.” (Caddede yürürken ganyan bayilerindeki Ali’leri ve bal tutan parmağını yalar sözünü, kul hakkından çokça bahsedenlerin bile rahatlıkla kullanabildiklerini düşünün…)

Küreselleşme:

Küreselleşen dünyada geleceğin daha büyük acılara gebe olduğu iddiası var. O ki küreselleşme kısaca, “sıkışan merkez kapitalizmin kendisine yeni üretim ve tüketim sahaları açma çabasıdır”, yarınlara bu gerçekle hazırlanılmalıdır.

Aileler de etkileniyor bundan, küçük-büyük şirketler de, siyasi partiler de, ülkeler de…

Gelişmiş ülke reel sektörlerinin rekabet gücünü kaybettiği anda kriz doğar. Ve doğal olarak bunun yansımaları, rövanşı, hatta intikamı olur. Ki kuşlar yuvadan uçamadan yolunabilsin.

Olaylara bir de bu pencereden bakalım.

Es-selam olsun, vesselam olsun, has-kelam olsun inandığı mefkûreye uygun yaşayanlara. [email protected]

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yavuz Koca Arşivi