
ORDU MİLLETTEN POLİS DEVLETE
İtibar Politikası
Televizyonu ne zaman açsam her kanalda polis dizisi... Artık bıktım. Neredeyse her gün bir tane yayınlanıyor, aynı gün yayınlananlar var hatta Arka Sokaklar gibi klasikleşenler bile… İşte bunlardan bazıları: Kanıt, Adanalı, Gece Gündüz, Güzel Çirkin, Dedektif Biraderler, Ah Polis Olsam, Parmak İzi, Karanlıkta Koşanlar, Çemberin Dışında, Dedektif Memoli, Karakol, Şefkat Tepe, Komiser Nevzat, Karakolda Ayna Var, Korkusuzlar, Behzat Ç, Ateş Barut ve Polis, Galip Derviş...
Polis dizilerinin izlenme oranlarına baktığımızda ilk 10’ un içinde yer aldıklarını görüyoruz. Yani polis dizileri yaklaşık 8-10 milyon kişiye ulaşıyor. Aileleriyle birlikte hesap edersek bu rakam ülke nüfusunun yarısına denk gelir.
Polise İtibar, Öğretmene İktidar!
Yanlış anlaşılmasın: bizim ne polisle ne askerle ne de başka meslek gruplarıyla alıp veremediğimiz var. İsterlerse on tane daha polis dizisi yapsınlar ama burada bazı durumlar yanlış lanse ediliyor. Polis; dizileriyle çok çalışan, güvenilir, cefakâr, gerekirse canını bile tehlikeye atacak kadar gözüpek, sempatik olarak betimlenerek toplumun gözünde yer ederken öğretmen; dayakçı, az çalışıp çok tatil yapan, çok maaş alan, vasıfsız, ahlaksız, sahtekârmış gibi addediliyor ki bunlarla ilgili diziler de yapılmıyor değil: Arka Sıradakiler, Bizim Okul, Pis Yedili, Öğretmen Kemal, Hayat Bilgisi gibi… Bu diziler eğitim, öğretim ve öğretmenin gerçek sorununu yansıtmaktan uzak olduğu gibi okulları, öğretmenleri tamamen pembe tablo içinde tasvir ediyor. Hatta bunlardan son dönemde sükse yapan Bizim Okul gibisi de mesleğimizi karalıyor.
Ordu-Milletten Polis Devlete...
Noluyor, ordu-millet değil miydik biz? Polis devleti mi oluyoruz yavaş yavaş? Genelkurmay Başkanı’ nın bile müebbet hapse çarptırıldığı ülkemizde birileri neden ısrarla polis dizilerini ve hatta filmleri sürüyor piyasaya? Politik zorlama ya da yaltaklanma mı yoksa tesâdüf mü?
Çifte Standart
Hükûmetin neredeyse her bakanının, başbakanın, hükûmete yakınlığıyla bilinen kimi kişilerin zaman zaman öğretmenler hakkında yaptıkları tahkir düzeyine varan açıklamalar; öğretmen dizilerinin misyonunu tamamlamak için mi? Öğretmenler üzerinden yürütülen itibarsızlaştırma politikasının amacı acaba öğretmenlik mesleğini toplum gözünde itibarsızlaştırıp öğretmeni birtakım haklarından yoksun bırakmak olabilir mi? Talim ve Terbiye Kurulu kitapları en ince ayrıntısına kadar incelerken okul dizileriyle karalanan öğretmeni, dolayısıyla MEB’ i neden görmezden geliyor? Devlet, bir iş kolunda çalışan memuruna itibar yüklemesi yaparken diğer iş kolunda çalışan memurun itibarını neden ayaklar altına alıyor? Öğretmenlerin çifte standarta maruz kalmasının sebebi ne? Millî Eğitim Bakanı 850.000 çalışanına neden sahip çıkmıyor? Öyle ya, bunlara ne gerek var? Olur böyle vâkâlar, Türk polisi yakalar!
Yücel ÖNDER
- - - - -
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.